Jisung gelen gürültü ile gözlerini açtı yanına döndüğünde minhoyu görememişti "minho" yatağın yan tarafından kızıl kafa görüldü "efendim" jisung hafif kıkırdama bıraktı odaya "iyi misin" minho başını sallayıp kalktı "turp gibiyim"
"Turp toprağın altında olur"
"..."
Sessiz kalışına kahka attı jisung kendini iyi hissediyordu "bırak beni şimdi sen iyi misin bakim ateşine" minho anlındaki saçları çekip elini koydu "düşmüş ama biraz var aç mısın ilaç alman gerek" jisung anlındaki eli tutup indirdi "benimle böyle ilgilenmen hoşuma gidiyor şımarıyorum"
"Şımar diye yapıyorum" yanağına öpücük kondurup pencereye ilerledi içerisini havalandırması gerekliydi "üstüne bir şey giy cam açıcam" jisung uyuşuk haraketkerle yatakan kalktı "dolabınd-"
"Giyinenilirsin"
Dolaba ilerleyip kapaklarını açtı sweatshirt alıp üstüne geçirdi minho çoktan camı açmıştı "ev seninmiş gibi kullan yemek hazırlicam' odadan çıkıp mutfağına girdi jisung yanına ilerleyip tişörtünü çekiyordu "yulaf yiyebilir miyim" minho bir süre garip garip bakmıştı sorgulamicakti ne diye aldığını bilmediği yulafı çıkardı sessiz bir teşekkür duydu gülümseyip yanında duran çocuğun saçlarına öpücük kondurdu "salona geç televizyon izleyenilirsin veya ne istersen arkadaşlarını ara merak etmiş olabilirler baya aramışlar" jisung ona bu kadar ilgili davranmasına mutlu oluyordu sekerek salona ilerledi koltuğun üzerinde duran telefonu aldı
...
Minho yaptığı yulafı alıp salona girdi esrarengiz kasaba izleyen küçüğün yanına oturdu kaşığı yulafa batırıp çizgi filme dalmış jisungun ağzına uzattı "ne güzel yiyorsun benimkinide yesene" gözlerini kocaman açıp minhoya döndü "ne diyorsun minho"
"Benimkinide yesene diyorum mutfakta bir tabak daha var" jisung gözlerini devirip önüne döndü "hayır yemem" minho sırıtıp yedirmeye devam etti "eee evden neden kac-"
"Orospu wendy!"
Jisungdan gelen ani bağırmayla yerinden sıçradı "askim ne bağrıyorsun" minho onu duymadığını görünce oflayıp ayaklandı bitmiş kaseyi mutfağa koyup kendi tabağını aldı geri jisungun yanına oturdu "aç ağzını"
...
"Ya minho bu tabak neden bitmiyor" minho gülüp omuz silkti tabakta kalan son yulafı yedi "yaz tatiline girdik ne yapmayı planlıyorsun" jisung gelen soruyu cevapsız bıraktı oda bilmiyordu "ben uyumayı planlıyorum"
"Bütün tatil mi"
"Yok be deniz sezonunu açarım sonra uyurum"
"Uykuyu çok seviyor olmalısın"
"Senin kadar değil"
Jisung gelen iltifat ile yanaklarının kızardığını hissetti minho tombul kızarmış yanakları sıkmak istedi çok tatlı duruyordu istediyse yapıcaktıda ellerini tombul yanaklara koydu sıkmasıyla jisung mızmızlandı "acıdı ah dur minho"
Koltuktan devrilip yerde savaştılar zil sesi evi doldurasıya kadar devam ettiler "minho..zil " nefes nefese kalmışlardı minho kalkıp üstünü düzeltti kapıya ilerledi ve kulpu indirdi annesini görmesiyle hızla kapattı "kim gelmiş neden kapattın"
"Annem gelmiş" jisung minhonun elini ittirip kapıyı güler yüzle açtı kadın karşısındaki oğlanı süzdü "oglum neden yüzüme kapattın" minho ensesindeki saçları kaşıdı "ceyran yaptı efendim hoşgeldiniz bu arada" kadın yüzüne gülümseme yerleştirdi "hoşbuldum tatlım sen?"
"Sevgilim"
"Arkadaşıyım"
Kadın ikiliye baktı "minho arkadaşlarını evine almaz...damadım var demek" jisung minhoya baktı sırıtan suratını duvara sürtmek istiyordu kadına geri döndü devam ettiricekti "karşı olmadığınıza sevindim korkmuştum biraz" kadın jisungun koluna girdi "benim oglanda ne buldun"
"Bende anlamış değilim"
"Bebeğim ayıp ediyorsun kalbim kırılıyor" dudaklarını büzüp elini kalbine koydu annesi onları bırakıp içeri geçti "bakma öyle" minho yaklaşıp ellerini beline koydu "alim bi dudak" jisung elini dudaklarına koydu "oyun bozanlık denir buna sevgilim" jisung omzuna geçirdi "bak dünden beri aşkım bebeğim diyorsun demezmisin"
"Niye kalbin mi hızlanıyor" elini kafif kaldırıp kalbine koydu "sapık gibi elleme memislerimi" elini ittirip kollarından kurtuldu salona girerken nah çekti "jisung napıyorsun ya"
İkili kadının karşısına oturdu "sevgili olduğunuza inanamadım"
"Neden"
"O kadar uzak duruyorsunuz ki"
Minho annesine göz devirdi belini kavradığı gibi kendine çekti jisungu kulağına yaklaşıp fısıldadı "beline bayılıyorum tam elime göre" kulagına değen sıcak nefesle yutkundu"kediler gibi kızgınlıga mı girdin" kulağına gülüşü geldi minho hızla boynunu öpüp çekildi annesine baktı telefonla uğraşıyordu "hadi alim bi dudak" yediği yumrukla sustu
..................................................................................................................
Saçma bir bölümdü
Bu kitapta kaos olmicak öyle bir karar aldım emin degilim
Jisungun beline taparım🛐🛐
Minhonun ailesi var mıydı emin değilim yok dediysemde artık var🤟
