Doğa Koleji

10 1 0
                                    

Babamın dediği şeyle gözlerimi ona diktim, mala bakar gibi ona bakıyordum. Tam ağzımı açıp bir şey dicekken babam sözüne devam etti.

T-Mary seni şeytanları temsil etmen adına Doğa Koleji'ne gönderiyorum.

(Doğa koleji denilen yerde melekler, kurtlar ve sirenler birlikte Eğitim görüyor. Daha önce hiç şeytan bir öğrenci gitmemiştir, zaten girişler mühürlü olduğu için şeytanların krallıklarından dışarı çıkması yasaktır.)

M-Baba ben bir okula giderek nasıl krallıkların birleşmesine yardım edicem? Hem benim derslerim o kadar iyi değil orası çok iyi bir okul beni kabul etmezler?!?-diyerek itiraz etmeye başladım. Sonra kurtların temsilcisinin oğlu konuştu (çocuğu tanımıyorum bu arada)

?-Bakın kendiside kabul etmiyor, ayrıca oraya girebilecek kadar zeki değilmiş benc-

T-Yeter. Kararımıza sizin karşı çıkma hakkınız yok...

Bundan sonra neden okula gideceğimi, orada ne yapacağımı, nerde kalacağımı falan filan anlattı.

Oraya gitme nedenim şuymuş:
Ben okula şeytanları temsilen gidip Eğitim alacakmışım. Diğer krallıklardaki kişilere zarar verip vermeyeceğime ve hareketlerime falan bakıcıklarmış. Kısacası şeytanlar değişmiş mi akıllanmışlar mı ve kendilerini dizginleyebiliyorlar mı? diye bakacaklar.

Dizginlemekten kastım, biz şeytanların kan içmeyi sevdiğini herkes bilir. Özellikle melek kanı...

Her neyse şu an odamdaki eşyaları topluyorum daha doğrusu peluş civcivimi arıyorum. Biliyorum 14 yaşına gelmişsin,hala peluşla mı oynuyorsun diceksiniz kesin ama napıyım çok tatlı ve yumşak. (Bir yıl okula erken yazdırıldığı için lise 1'e gidiyor yani diğerlerinden bir yaş küçük)

T-HADİ MARY ARABA HAZIR!

babamın aşağı kattan bağırmasıyla hızlıca bavulumu ve çantamı aldım. Son kez odama baktıktan sonra babamın yanına gittim. Babama bu ani kararından sonra sinirliydim bu yüzden biraz trip atıyor gibiydim.

Arabaya bindik ve babam söze başladı

T-Her şeyini aldın değil mi? Bir şey unutursan tekrar almak için dönmemiz zor.

M-Sanki çok umrundaymış gibi.

Gözlerimi devirdim sonra bana bakarak bir iç çekti.

T-Bak Mary bana kızgınsın,biliyorum. Aniden hayatını, okulunu değiştirmek çok zor fakat ben yapmak zorunadaydım. Krallığın geliceği için her şey. Eğer bir şeytanı tanırlarsa, görürlerse belki her şeytanın kötü olmadığını anlayabilirler.

O an içimden ya benim geleceğim diye geçirdim. Fakat gözlerindeki üzgün ifadeyi görebiliyordum, babam ne kadar dıştan sert görünsede yakınlarına hep iyi tarafını gösterirdi.

M-Anlayabiliyorum ama bu kadar ani olmak zorunda değildi. Bana fikrimi bile sormadınız.

T-Özür dilerim.

Babama hızlıca sarıldım o da bir elini sırtıma koyarak sıvazladı ve araba durdu. Arabadan indiğimde meleklerin yöneticisini gördüm. Bu arada şu an şeytanların mühürünün önündeyiz.

Yönetici geldiğimizi görünce mühüre döndü ve bir şeyler fısıldayarak elleriyle değişik şeyler yapmaya başladı. Sonra da müdürden küçük, küçük ışıklar çıkmaya başladı ve benim geçebileceğim boyutta bir yarık oluştu.

Babam git anlamında başını salladı, bende son kez ona sarılıp yarıktan geçtim.

...

Ordan sonra pek bir şey olmadı sadece bir günlüğüne güzel ve pahalı bir otelde kaldım.

Beklenmedik Aşk? Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin