last letter

42 7 12
                                    

Okurken isterseniz dinleyebilirsiniz 🎶Zerrin özer-son mektup🎶

Namjoon her zamanki gibi sabah erkenden kalkmış koşuya çıkmıştı. Evinin hemen yanındaki ormanlık alandaki koşu yolunda saatlerce koşmuş ve sonrasında koşusunun bu kadar yeterli olduğunu düşünüp geri dönmeye karar vermişti.

Evine geri döndüğünde kapısının önündeki posta kutusunda bir zarf olduğunu gördüğünde Şaşırmıştı çünkü genelde kutu boş olurdu.

Zarfı kutudan alıp içeri girmiş ve zarfı masanın üstüne koyup aceleyle üstünü değiştirmek için odasına gitmişti. Günlük kıyafetlerini giydikten sonra odasından çıkıp kahvaltı yapmak için mutfağa yönelmiş ve her zamanki gibi tek başına kahvaltısını etmeye başlamıştı.

Çok sevgili eşi ise Namjoon'un kartıyla milyonlar harcamaya gidiyor ve eğleniyordu. Namjoon  Kahvaltısını bitirdiğinde salona ilerlemişti. Tv deki haber kanalından bir ses yükseliyorken bir an duraksadı.

"jongmyo tapınağının orada bir insanın yandığı söyleniyor tapınapın önündeki küller bu iddiayı doğruluyor"

Durduğu yerde bir kaç saniye daha bekledikten sonra ilerlemiş ve yan masadan zarfı almıştı. Koltuğuna otururken zarfı inceliyordu. Zarfta kimden geldiği yazmıyordu. Namjoon umursamadan yavaşça açmıştı zarfı.

İçinden bir kağıt çıkmıştı. Kağıdı açtığında bir kaç sayfanın zımbalanmış olduğunu görmüştü ve bu epey uzun bir yazıydı. İlk sayfasına bir göz atıp okumaya başladı.

Okuduğum bir kitap'da mektubun başında şöyle yazıyordu sevgilim
"beni hiç bir zaman tanımamış olan sana" ben ise şöyle başlamak istiyorum sevgilim.

"Beni tanımamış ve hiç bir zaman sevememiş olan sana... "

Yıllar geçti değilmi son bir kez daha karşındayım sevgilim.

Nasılsın sevgilim?

İyi misin bensiz?

Güzel mi günlerin?

Güzel mi hayatın?

O güzel mi hâlâ?

Ya sen sevgilim sen güzel misin hâlâ?

Beni bıraktığın gün ki gibi mi güzelliği...Güzelliğin. Yoksa zaman kalbiniz gibi yüzünüzüdemi çirkinleştirdi?

Endişelenme sevgilim çirkinleşsen bile onun aksine seni kullanmak için değil seni her halinle,o çirkin kalbine rağmen seni sevecek olan benim.

Evet tam bir aptalım biliyorum sevgilim.
kendimden nefret ediyorum ama senden nefret edemiyorum.

şu son saatlerimde bile seni sevmekten vazgeçemiyorum... neden namjoon neden vazgeçemiyorum senden?

Oysaki nefret etmemi, iğrenmemi sağlayacak onca sebep varken neden senden nefret edemiyorum?

iğreniyorum kendimden. Nefret ediyorum. Bu nefret öyle büyük ki tüm ruhumu, bedenimi sarıp sarmaladı ve bu nefret benim sonumu getiren şey sevgilim.

farkındayım hepsi senin yüzünden.

Nefretimin her yerimi sarması, kendimden iğrenmemin sebebi sonumu getiren kişi olan senin yüzünden ama o kadar çok seviyorum ki seni, bi o kadar da canım yansada, senin yüzünden olduğunun farkında olsamda, sevgim acımı hafifletir gibi olduğundan hâlâ nefret edemiyorum çünkü sen var olduğun için oluşan sevgimin beni iyileştirdiğine inanıyorum.

Namjoon sevgilim...

ben işte bu kadar aptal bir adamım.

beni hatırlayamadın değilmi hâlâ sevgilim? çünkü beni tanımamak için o kadar çok çaba sarf ettinki benim olduğum zaman dilimini dahi hatırlamak istemedin, unutmak istedin ki başardın değil mi? Ama son bir kez olsun tanınmak istiyorum sevgilim

bu son saatlerimde ne olursun, biraz olsun tanındığıma inanayım. Bunları okuduğunda ölmüş olsam bile, ölürken beni birazda olsun tanıyacak, hatırlayacak olmana inanarak öleyim.

Beni ismim ile değil Beni duygularımla tanı sevgilim belki o zaman ismimide hatırlarsın. Seninle yaşadığımız anılarda neler hissettiğimi anla, tanı beni aslında senin benim için önemini anla acılarımla, sevinçlerimle, öfkemle, üzüntümle tanı beni...

Merhaba yine bir fic ile geldim bi anda böyle bir şeyler yazmak istedim nedense ortayada böyle bir şey çıktı skdksmd her neyse şimdilik bu kadar yazdım devamını ne zaman yayınlarım bilmiyorum

Last Letter-NamjinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin