Aşağılanmanın verdiği eziklikle yolda yürüyordu kız. Saçı başı ıslak, elbisesi yapış yapıştı. Kolunun üzerinde derin bir yara vardı. Deli gibi kanayan yarayı eliyle kapamasına rağmen, soğuk yarayı cızlatıyordu. Bir yandan ağlıyor, yağmurla birlikte gözyaşları kızın rimelini deli gibi akıtıyordu.
Kız biraz yürüdükten sonra telefonunu eline alıp birini aramak istedi, ama arayacak kimsesi yoktu? Anne babası bile.
Kız bunun uzerine telefonunu çamtasına koydu ve karşısına ilk çıkan küçük bi büfe gördü. Biri yerleri süpürüyordu. Dükkan henüz kapanmamıştı. Herkes gitmiş, birtek birtane çalışan kalmıştı.
Kız bunun verdiği umutla büfeye doğru ilerledi. İçeri girdi ve yerleri süpürmekle uğraşan kıvırcık saçlı , uzun boylu , yakışıklı çocuğun meraklı bakışlarıyla karşılaştı.
"İyimisiniz?" dedi çocuk merakla.
"Yardım edermisin? Kolum kanıyor... Üşüyorum."
Çocuk elindeki viledayı bırakıp hemen kıza oturması için sandalyeleri gösterdi. Kız sandalyelere oturunca çocuk hemen ilkyardım çantasını getirip kızın yarasına derinlemesine bi pansuman yapıp yarayı sargıbeziyle kapadı.
"Şimdi daha iyimisiniz?" dedi endişeli şekilde.
"Evet, sağol." dedi hala ağlamayı ihmal etmeyen kız.
Oğlan başını gülümseyerek salladı ve viledanın başına geri döndü. Müşterinin özeli diye ne olduğunu sormaya cürret edemedi.
Kız hala çok sesli olmasada biraz hıçkırarak ağlıyordu. Oğlanın içi acıyordu. Viledayı hızla yerine bırakıp kızın önüne oturdu.
"Hey. Ne oldu size?"
Kız , kıvırcık saçlı oğlana ağlayan gözlerinin ardından baktı. Sanırım umut doğmuştu.
~Birkaç saat önce.~
Ashley'in (kızın) ağzından
Okulun düzenlediği partiye bende katılacaktım. Parti bu akşamdı. Ve hoşlandığım çocukta partiye geliyordu. Bunun yüzünden extra özen göstermem gerekiyordu kendime.
Heyecanla dolabımdan elbisemi çıkardım. Sade giyinmeyi seviyordum. Gösteriş ve süslülük bana göre değildi. O yüzden oldukça sade bir elbise seçmiştim.
(Elbise)
Elbisem her ne kadar gelinliği uyandırıyor olsada gayet hoşuma gitmişti. Beğenerek almıştım. Elbisemi gülümseyerek üstüme geçirdim. Güzel olmuştum.
Heyecanla kıyafetimi anneme ve babama göstermek için harekete geçdiğimde, aklıma annem ve babamı geçen ay bir araba kazası yüzünden kaybettiğim aklıma geldi. Hala atlatamamıştım anlaşılan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GARSON <<finnwolfhard>>
FanfictionOğlan viledayı yerıne bırakıp ağlayan kızın yanına oturdu. "Neyiniz var?" Ağlayan kız ıslak gözlerinin ardından kıvırcık saçlı çocuğa baktı. Sanırım umut doğmuştu... (FİNN WOLFHARD KURGUSU!)