I Need U

32 6 38
                                    





Selamlarrr!
İkinci bir kurguyla karşınızdayım. Bu tarz bir kurguyu zaten uzun zamandır yazmak istiyordum. Çok uzun bir kurgu olarak tutmak istemiyorum. Kısa yapmayı düşünüyorum. Umarım okurken duyguları size hissettirebilirim.

Oy ve yorum atmayı unutmayınnn
İyi okumalar!!

•••


saudade 🖤
Eminim öyledir.

Jungkook
Yalan söyleyeceğim son kişi bile değilsin Taehyung. Neden bana inanmamakta bu kadar ısrarcısın?

saudade 🖤
Senin hayatın yalan. Siktir git polise. Neden bana anlatıyorsan?

Jungkook
Bana zorla dokundu diyorum Taehyung. En yakın arkadaşın saydığın kişi yaptı bunu. Sana söylemeyip kime söylememi istiyorsun?

saudade 🖤
İğrenç bedenine kimse isteyerek dokunmaz Jungkook. Kendini bu kadar önemsemen ne kadar acınası. Üstelik eğer böyle bir şey varsa bile sana dokunduğu için minnettar olmalısın.

görüldü

Okuduğum cümleyle şok ve hüzünle telefona bakıyordum. Ben nasıl birisine aşıktım böyle? Gözyaşlarım telefonu ıslatırken hızla boyaların üzerinde kuruduğu parmak uçlarımla yaşlarımı sildim. Mesajı görüldüde kalmıştı ve o görüldüde kalmaktan nefret ederdi. Korkuyla hızla parmaklarımı hareket ettirdim.

Jungkook
Bana inanman için ne yapabilirim bilmiyorum ama ben herkese yalan söylersem bile bir sana dürüst olurum Taehyung.

saudade 🖤
Bırak artık bu saf ve salak ayaklarını Jeon. Sana o günden sonra bir daha bana mesaj atmanı istemediğimi açıkça belirtmiştim. Takıntılı manyaklar gibi davranmayı bırak.

Jungkook
Taehyung yalvarırım. Sensiz yaşayamam ben. Ne halde olduğumu biliyorsun.

saudade 🖤
Umurumda değil.

görüldü

Ellerim cevaplamak için harflere basamıyordu. Titreyen parmaklarımın arasından kayan telefon sertçe zemine düşmüştü. Yanaklarımda hissettiğim sıcak gözyaşları ölüm fermanımın imzasıydı. Boyaların kurumuş olduğu parmaklarımı saçımdan geçirerek çığlık atmıştım. Ağzımdan çıkan çığlıklar odada yankılanıyor, geceye karışıyordu. Tüm vücudum titremeye başlayınca hızla yerimden kalkarak derin nefesler almaya başlamıştım. Derin nefeslerim sertçe odada yankılanırken, elimin altında olan ne varsa yere atıp yerle bir ediyordum. Daha yeni yaptığım tuvallerim hızla yere düşmüş, masadan elime aldığım makasla hızla batırarak yırtıyordum. Gözlerimden sicim gibi akan yaşlarımla önümü göremiyordum.

Elime saplanan ağrıyla dudaklarımdan bir inilti fırlamıştı. Elimden akan sıcak kanla bakışlarım oraya kaymıştı. Elimin üstüne giren makasın ucuyla gözlerim titredi. Canımın acısıyla dişlerimi sıkıp makası sertçe çektim. Gelişigüzel bir kenara atarken ayağa kalktım. Bedenim oradan oraya sallanıyor, kendi hareketlerini kontrol etmiyordu.

Masanın üstüne gözüm kaydığında açık olan bilgisayarda onun gülümseyen yüzünü görmüştüm. Yavaş adımlarla oraya yaklaşmış ve bilgisayarı elime almıştım. Canımın acısını bile unutmuştum.

Wanderlust Through People | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin