Sabah büyük bir enerjiyle uyandım. Bu gün 1 maçımız vardı. Kahvaltıya inerken brian 'ı gördüm gülerek yanıma geliyordu allam ne kadarda tatlı
-Naber , dedi.
-iyi sen
-iyi bnde
Imm şeyy ben telefon numaranı alabilirmiyim ?
Bi dakkaa lannğğ şimdi bu meteor benden telefon numaramı mı istedi bn yanlış duydum galiba. Gülerek , bilmem alabilir misin dedim. Elimdeki telefonu ona uzatıp telefonunu aldım. Numaramı yazdıktan sonra kaydedip ona verdim. Telefonumu aldıktan sonra "Görüşürüz " diyerek ilerledim. Kahvaltıdan sonra formaları giyerek spor salonuna gittim.OMG!! Brian' ın maçı vardı. Oturup izlemeye başladım. Bi ara göz göze geldik çocuğum sen maçtayken nasıl trübüne bakıyon ben maçtayken kendimi unutuyom. Top brian' a geldi sıçradııı ve mükemmel bir gol attı. Trübün alkış sesleriyle doldu taştı. Bana göz kırpıp savunmaya döndü. Bazen sadece kale olmak istersin :)) onların maçından sonra sıra bizim maçtaydı brianın izliyeceğine adım gibi emindim. Tab2 maçı izledi
ve bnde gol attıktan sonra ona göz kırptım. Bak bak ekşına bak :)))) maç bittikten sonra soyunma odasına gittim. Üzerime askılı salaş t shirt altıma kot şort giyerek kantine doğru ilerledim. O arada telefonuma mesaj geldiğini gördüm kimin attığına baktım Brian !!! Küçük çaplı şok geçirdikten sonra mesajı açıp okumaya başladım " Tebrikler " yazıyordu. "Teşekkürler , bu arada golün çok güzeldi ;) " yazıp gönderdim. Çok geçmeden bir mesaj daha geldi. "Sağol, nerdesin kantinde bi şeyler içelim mi " yazıyordu.İçimden her ne kadar come on baby !! demek gelsede "Olur zaten bende tam kantinin önündeyim" yazıp gönderdim. 2 dakika sonra karşıdan bana doğru gelen Brian ' ı gördüm. Bu çocuk böyle tatlı olmayı nerden öğrendi ?? Pekiya annem böyle pasta yapmayı nerden öğrendi ??? Kafamda deli sorular :))) 2 tane ıce tea alıp masadan birine (masaya değil sandalyeye oturduk laa fesatlar) oturduk. Biraz konuştuktan sonra Almanya' ya ilk gelişim olup olmadığını sordu.
- evet ilk kez geldim, dedim.
- Burası çok güzel bir yer istersen seni gezdirebilirim.
- Bide bunu hocalara söyle bir yere gitmemize izin vermiyorlar.
- Bende seni kaçırırım o zaman ;))
Bir kahkaha patlatarak " ben senle kaçmak istiyor muyum sor bakayım" dedim
-istemiyorsun yani
- tab2 isterim ama biraz zor dedikten sonra Kantinden kalktık ve sınıfa çıkmaya başladık. Şu an resmen çıkıyorduk 😂😂Sınıfın önüne geldiğimizde ikimizinde elleri kapının koluna gitti. Ben hemen elimi çekip pardon dedim. Asıl ben pardon diyerek güldü. Bu gün için teşekkürler , görüşürüz diyerek sınıfa girdim. Bu gün bütün olanları En ince ayrıntısına kadar Zaraya anlattım.
-Kızım bu çocuk kesin seni seviyor
- Saçmalama zarağğ
- saçmalanmaz saç taranır :)))) sjsjsjs
Zaranın bu iğrenç espirisinden sonra kulaklığımı takıp bu gün olanları düşündüm. Bu çocuğa aşık olamazdım zaten Almanya da sadece 4 hafta kalıcaktık. Bidaha anca rüyamda görürdüm. O sırada telefonuma brian dan mesaj geldi. Hemen açıp okudum. " Ekşın yaşamaya var mısın ?? Yazıyordu tövbee bu çocuk niyeti bozmuş napçak sikçek herhalde abovv allaha emanet göte mukayyet gençler.
- Ne gibi bi ekşın , yazıp gönderdim. Çok geçmeden bir mesaj geldi.
- Almanya turu ??
- evet ama nasıl
- sen hazırlan ben geliyorum
- olur başka bi isteğiniz var mı beyefendi?? Biraz bekledim ama cevap gelmedi. Bu çocuk bildiğin görüldü yaptı sana o mavi tiki bi sokarım avatar gibi dolaşırsın ortalarda valla. Hazırlanıp beklemeye başladım. Biraz sonra
"Geldim cama çık" diye mesaj attı. Şuna bak ya resmen emir veriyo. Cama çıktığımda bana bakan birini gördüm ama karanlıkta kim olduğu belli olmuyordu kesin Brian dır ablanız çok zekii :)))
-Hadi atla, diye mesaj attı valla kafayı kırdı bu çocuk.
- Saçmalama burası çok yüksek
- 1. Kattasın
- iyi tamam atlıyorum ama tut
Dedikten sonra birden cesaretimi toplayıp atladım. Brian beni tutamayınca yere düştük daha doğrusu o yere ben onun üstüne düştüm. Şu an Duman-Elleri ellerime şarkısının çalmasını istedim.
Elleri ellerime
Gözleri gözlerime ooo
Saçları saçlarıma karışan bir sen olsan. Gözlerimin içine bakıyordu biraz daha kalkmazsam çocuk nefessizlikten ölcek. Kendimi toparlayıp ayağa kalktım ve önden önden yürümeye başladım.
- Zayıf gözüküyosun ama şu an öyle olmadığını anladım diyerek gülmeye başladı.
- Beceriksiz olan sensiz beni tutamayacağını nerden bileyim ??
Bi an elimi tutup beni yere doğru çekti. Ne olduğunu anlamadan eliyle bizim coşkun hocayı işaret etti. Sanırım hoca lavaboya gidiyordu ama bizi görmemişti. Ayağa kalkıp hızlıca arabaya doğru koştuk. Ellerimiz hala birleşikti OMG!! Arabaya geldiğimizde ellerimizin birleşik olduğunu anlayıp pardon diyerek çekti. Arabası gerçekten çok güzeldi. İyide 17 yaşında değilmi bu çocuk nasıl ehliyeti varr??
Arabaya bindikten sonra hiç konuşmadık. Konu bulmaya çalışıyordum ama bulamıyordum zaten olanlardan sonra konuşmaya bile utanıyordum. Acaba nereye gidiyorduk. Merak edip sordum
- Nereye gidiyoruz ?
- Biraz sabır et prenses
PRENSES ? WTF o.O
Ben şok ben iptal ben wefad
Bu bildiğin yavşıyo bana eve flan atmasın bu kısacık şortla tövbee ekşın dediği bu olmasın abovv. Ben bunları düşünürken araba yolun kenarında durdu. Sahile gelmiştik. Araban inip Brian 'ın arkasından gittim. Bir banka oturdu bende yanına ve konuşmaya başladı
- Almanya'nın en güzel yeri işte burası ben ne zaman sinirlensem ne zaman mutlu olsam hep buraya gelirim bana huzur verir. Dedi
Hemen Brian ' ı dinleyip hemde üşüyordum. Brian bunu fark etmiş olmalı ki ceketini çıkartıp sırtıma doladı. Ama üstünde kısa kollu vardı şimdide o üşüyecekti. Biraz daha oturduktan sonra dayanmayıp ceketi ikimizin sırtına doladım ve "üşümeni istemiyorum" dedim.
- Sen üşüme yeter bana prenses , diyerek ellerini belime doladı. Bende kafamı omzuna dayadım. Sabaha kadar böyle durabilirdim. Bana huzur veriyordu. Sanırım onu gerçekten seviyordum. Gitmemiz gerek prenses diyerek belimdeki ellerini çekti. Bende ayağa kalkarak " gidelim o zaman prens ;) " dedim.
Oda ayağa kalktıktan sonra elimi tuttu ve arabaya doğru ilerledik. Arabaya bindikten sonra Brian!!! Diye cırladım.
Teleşlı gözlerle noldu dedi.
- Anahtarı almadım sınıfa bidaha nasıl gireceğim
- oovv bunu tamamen unuttum
- Napıcaz ??
- Tamam sakin ol ben bi şeyler düşünücem.
Okula geldiğimizde hemen arabadan indim. Brianla beraber onların sınıfına doğru ilerledik. Sınıfa geldiğimizde
- Sen bekle ben uyku tulumumu alıp geliyorum, diyip sınıfa girdi. Biraz sonra elinde uyku tulumu ve bir kaç ceketle çıktı.
- Maalesef 1 tane uyku tulumum var prenses
- Nerde kalıcaz ?
- En üstteki katta kimse kalmıyor orda uyku tulumunu serip bir yerde yatarız sabahta erken uyanır hocalar görmeden kendi takımınla kahvaltıya inersin
- tamam diyip en üst kata çıktık. Uyku tulumunu serip ikimizde tulumun içine girdik. Sığmıştık ama birbirimize çok yakındık. Dudaklarıyla dudaklarımın arasında 2 parmak vardı. Ellerini belime doladı ve sarılarak uyuduk. Sabah uyandığımda hala sarılır pozisyondaydık. Uyandığımı fark etmiş olacak ki günaydın prenses diyip yanağıma bir öpücük kondurdu. Çok utandım aq sjsjsjjs sarılıp uyurken sorun yok öpünce mi utanıyon
Off iç ses bi sus şu romantikliği bozma
- Sanada günaydın diyip bende yanağına bir öpücük koydum. Ayağa kalkıp tulumu topladık. Artık gitmem lazım dedim. Son bir defa sımsıkı sarıldıktan sonra görüşürüz güzelim dedi ve ilerlemeye başladım. Kahvaltıya indiğimde bizim kızların bazıları daha gelmemişti. Zara' yı görünce koşarak yanına gittim.
- Kızım nerdesin ya her yerde seni arıyorum dedi
- Burdayım işte, sonra herşeyi anlatıcam önce bi kahvaltımızı yapalım dedim.
YENİ BÖLÜM !! UMARIM BEĞENİRSİNİZ :)))
![](https://img.wattpad.com/cover/40784113-288-k641940.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Almanya meteoru
ChickLitHentbol turnuvasında aşık olan aptal bir kız ve bütün kızların dikkatini çekebilcek kadar yakışıklı olan çocuğun hikayesi