Dangerous Mafia | TAEKOOK ✓

11- Ne İstiyorsunuz Benden?

.
.

-------------------------------

"Ne gülüyorsun ya gitse-"

Ellerini başının üstünde sabitlediğim gibi, daha fazla konuşmasına izin vermeyip dudaklarına yapıştım.

Ellerini ellerimden zar zor kurtarıp, omuzlarımdan tutarak beni itmeye çalıştığında, tekrar ellerini tutup, başının iki yanına duvara sabitleyip, parmaklarımızı iç içe geçirdim.

Bu sefer yerinde debelenerek benden kurtulmaya çalıştığında, kendimi bedenine bastırıp duvarla aramda sıkışmasını sağladım.

Böylece artık hareket edemiyordu. İki dudağınıda aynı anda ağzıma çekip emmemle birlikte, kısık sesle boğuk bir şekilde inlemişti.

Son kez dudaklarını öpüp geri çekildiğimde, alınlarımızı birbirine yaslayıp konuşmaya başladım.

"Beni kıskanman çok hoşuma gitti..."

Diye dudaklarının üstüne fısıldadığımda, gözleri kapalı bir şekilde durmaya devam etti.

"Kıskanmadım..."

"Kıskandın..."

"Kıskanmadım diyorum, niye kıskanacakmışım ki seni"

"Hmm pekii öyle olsun bakalım, madem beni kıskanmadın, o yüzden şimdi de gitmemi söylemezsin ve itmezsin beni..."

"Ne-"

Hızla tekrar dudaklarına yapıştığımda, birbirine kenetli olan ellerimizi ayırıp, boynuma dolamasını sağladım.

Alt dudağını ağzımın içine çekip emmemle, boynumda ki ellerini sıkılaştırdığında, bende ellerimi beline sımsıkı doladım.

Dilimi ağzının içine itip, dilini bulup ağzıma çektiğim gibi emmeye başlamamla, öpücüğüme karşılık vermeye başlamıştı.

Hâlâ öpüşmeye devam ederken, ellerimi kalçalarına koyup kucağıma aldığım gibi yatağa ilerlemeye başladım.

Yavaşça yatağa yatırdığımda, bacaklarının arasına girip öpmeye devam ettim. Elleriyle saçlarımı okşamaya başladığında, mümkünmüş gibi daha da hırslanıp, öpücüklerimi hızlandırdım.

Uzun bir süre öpüştükten sonra, dudaklarımızı ıslak bir sesle ayırıp, alınlarımızı birbirine yasladım.

İkimizde soluk soluğa kalmıştık. Kendimi yanına atıp, belinden tutup kendime doğru çektiğim gibi yüzümü boynuna gömdüm.

...

Jungkookla beraber yatakta boylu boyunca uzanırken, öylece tavana bakıyorduk. Kendisi kafasını göğsüme koymuştu. Ben ise bir elimle saçlarını okşarken, diğer elimle karnımın üstünde ki elini tutuyordum.

Evli olduğumuz halde böyle olmak garip hissettiriyordu, çünkü Jungkook'un beni sevip sevmediğini bilmiyordum...

"Taehyung..." Kısık bir sesle konuştuğunda, saçlarının arasına küçük bir öpücük kondurdum.