Dersin başlamasına 10 dakika kala okula varmıştım. Üçüncü kattaki sınıfıma nefes nefese de olsa çıkmayı başardım.
Taehyung'un abisi Namjoon -aslında ondan bir yaş büyük ama okula geç başlamış- ve Jisoo el ele sınıfa doğru ilerliyordu. Jisoo beni görünce gülümseyip el salladı. Aynı şekilde karşılık verdim ve sınıfıma girdim.
Sırama oturup telefonumla oyalanmaya başlamıştım ki kapıdan Kim Taehyung ve elini beline koyduğu bir kız girdi. Her gün -hatta neredeyse her teneffüs- yanında başka bir kız ya da kızlar olurdu. Göt herif diye geçirdim içimden. Umarım onun gibiler bir an önce ciddi ilişki yaparlar da bana denk gelmezler.Telefonumla ilgilenmeye devam ettim. Fakat duvar kenarından gelen kıkırtılar sinirimi bozuyordu. Göz ucuyla onlara baktım. Yiyişmeye başlamışlardı ve gerçekten iğrençti. Taehyung kızın boynunu öpünce kızdan küçük bir inleme kaçtı.
Kendimi bir anda onlara "Tamam yeter bu kadar. Kimse sizin yiyişmenizi izlemek zorunda değil amınakoyayım." diye bağırırken buldum.
Kız sınıfa göz gezdirdi. Herkes bize bakıyordu. Taehyung'un kulağına bir şeyler fısıldadı. İkisi de birbirine yavşakça gülümsedi ve kız üzerini düzeltip sınıftan çıktı.
Taehyung ayağa kalkıp ifadesiz bir şekilde yanıma geldi. Şu an ikimiz de ayakta ve burun burunaydık. Kulağıma eğilip "İzlemek istemiyorsan gözünü kapatabilirsin bebeğim." dedi. Onunla bu kadar yakın olmak tuhaf hissettiriyordu. Bir adım geri çekildim. "10 kişinin göz kapatmasındansa iki kişinin defolup işini başka yerde halletmesi daha makul değil mi sence de Kim Taehyung?" dedim. Burnundan nefes vererek güldü. Yine herkes bizi izliyordu. Bir adım öne geldi. Çenemi yavaşça tutup ona bakmanı sağladı. Biraz daha eğildi. Gözleri, gözlerim ve dudaklarım arasında geziyordu. Yanaklarım yanmaya başlamıştı. Kızardığıma emindim. Bulunduğumuz durum beni yavaşça gözlerimi kapatmaya itti.
Bir süre öyle durduktan sonra bana gözlerimi açtıran şey yüksek sesle "Ne o Jennie Kim? Seni öpmemi falan mı bekliyorsun?" diyen Taehyung oldu. Üzerimdeki şoku atlatamadan yerimde dona kaldım. "Yoksa annen zengin koca aramaktan seni sevmeye fırsat bulamıyor diye diğer insanların sevildiğini görmek seni rahatsız mı ediyor?" dedi aşağılarcasına. Söylemişti işte. Sadece en yakınlarımın ve babasını annemle basan Kim Taehyung'un bildiği şeyi tüm sınıfın ortasında bağırarak söylemişti. Sınıf bana ezikmişim gibi bakıyordu. Bana gülüyorlardı. Jisoo yanımıza gelip Taehyung'a bir tokat attı. "Bu seni ne kadar bağlar sikik piç? Baban da ailesini çok sevseydi başkasıyla yatmazdı heralde! Hem senin nasıl olduğunu tüm sınıf duysun ister misin? Senin annen-" daha fazla devam etmemesi için ağzını elimle kapatıp onu susturdum. Çünkü konuşursa Taehyung da durmayacaktı ve bu rezillik daha da büyüsün istemiyordum. Jisoo'yu da alıp sınıftan çıktık. Koridorun ucundaki öğretmeni görsem de umursamadan tuvalete ilerledim. Elimi yüzümü soğuk suyla yıkayıp aynada kendime baktım. Jisoo beni izliyordu. Omzuma dokunup "İyi misin Nini?" diye sorunca tuttuğum göz yaşlarımı ve boğazımdaki can yakan düğümü serbest bıraktım. "O götelekten nefret ediyorum Soo. Tam bir piç. Babasının ve annemin suçu yüzünden benden nefret ediyor ve sürekli aynı şeyleri yapıyor. Ama benim bir suçum yok ki." diye ağlarken yere çöktüm. Jisoo da çaprazıma çöktü. "Bugüne kadar yaptığı tüm aşağılama ve zorbalıklara katlandım ama bu sonuncusu bardağı taşıran son damla oldu. Artık beni zorbalayan kişi sadece o it değil tüm sınıf hatta tüm okul olacak Soo." dedim. Bana sarıldı. Ne kadar süre öyle kaldık bilmiyorum ama iyi gelmişti. En sonunda ayrılıp birbirimize gülümsedik. "Biraz daha ağlayıp o göteleği mutlu edemeyeceğim." diyerek ayağa kalktım. Dersin bitmesine az kalmıştı zaten. "Bahçeye çıkalım mı?" diye sordu Jisoo. "Olur." dedim. Üzerimizi düzeltip beraber bahçeye çıktık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
autoritaire| taennie
Fanfictionsanirim en son asik olmam gereken kisiye asik oldum texting-düz yazi karisik