belki biraz ooc
"Tsumugi!"
Sarı saçlı, ipek ince pamuk gibi yumuşak olan , koyu mavi gözleriyle ışık saçan o kız. Herkesin favori arkadaşı. Ve getirdiği her tatlı mükemmel olan o kız.
"Buyur Yui, eğer pastaysa, üzgünüm ama bu sondu. Eğer çaysa, ada çayı, az önce Mio'ya verdim."
"Hayır-Hayır, onlar değil."
"O değilse ne oldu Yui-chan?"
"Şey aslında ben-"
"MİO DUR, NOLURSUN ONLARI YAYINLAMA. HER ŞEYİ YAPACAĞIM NOLURSUN!"
Tsumugi ve Yui'nin odak noktaları artık Mio ve Ritsu'nun kavgalarındaydı. Her gün olan birşeydi ama yinede her zaman izlemesi eğlenceli olurdu. Keşke Azusa'da burda olabilseydi.
"O zaman Ritsu, benim yerine vokal yapacaksın. İtiraz yok."
"Ama-Ama!"
"Yayınlamamı mı istiyorsun Ritsu?"
"Ha! Riççan'ın başı belada."
"Haha, evet. Bu ikisi gibi bir ilişki istiyorum. Sende arada kıskanmıyor musun Yui?"
"Yui?"
Yui'nin yüzü pesbempe olmuş ne diyeceğini şaşırmış, gözleri utançtan yere bakıyor.
"Hey, Yui? Yanlış birşey mi dedim?"
"Yarasına tuz deştin Mugi!"
"Sen bi sus şimdi Ritsu. Seninle işim bitmedi."
"Ahaha, özür dilerim Miocuğum. Affet beni nolursun!"
"Şakayı kes yoksa seni keseceğim Ritsu."
"Tamam,tamam. Özür dilerim."
Tsumugi -Mugi- hala Yui'ye bakıyordu. Garip bir atmosfer oluşmuştu. Yui sonunda konuştu ve ağzından dökülen tek sözcük:
-Benimle bu akşam buluşur musun!!
Yüzü hala kızarıyordu. Mio ve Ritsu hala kavga ederken, onların sesleri arka plandaydı, onlar burda kıpkırmızı duruyordu.
-Arkadaşca mı yoksa...?
Yui kafasını 'hayır' anlamında salladı. Saçlarıyla yüzünü kapatmaya çalışıyor ve çok kötü bir şekilde beceremiyordu.
-Utanmaya gerek yok! Bu akşam bizim aile restoranında uygun mu?
-Uygun...
Sona doğru sesi alçalan Yui'nin sesinde, korku, endişe ve reddedilme korkusu vardı. Ama en azından pozitif bir sonuç almıştı. Yavaş yavaş kulüpten gidiyordu. Ta ki Mio ve tehdit edilmiş -hala devam ediyordu.- Ritsu'nun sesi ona seslendi:
-Hop, hop. Nereye öyle hemen Yui?
+Evet Yui! Bugün çalışacaktın. Yalan mıydı?
–Yalan uydurma hemen Riççan. Yarın çalışırım, gitar kaçmıyor ya?
+Ya gitarını çalarsak?
-Öyle birşey yapmayacaksın Ritsu.
+Ah be. Bidakine artık.
Yui'nin arkasından Tsumugi'de geliyordu. Mio, Ritsu'yu dövmeye odaklı olduğu için fark etmemişti. Ritsu hala bağırıyor, dilenci gibi direniyordu. Mugi ve Yui kulüpten çıkmış, eve doğru gidiyorlardı. Yoldayken Yui sessizliği bozdu.
-Hey Mugi?
+Evet Yui?
-Düşünüyordum da, evinde takılsak olur mu?..
Yui'nin sesindeki alçalma onun doğasına aykırıydı ama yapacak birşey yoktu.
-Bana uyar. Ama şuanda tüm villalar dolu...
Tsumugi kızardı.
+Bana gel AH! öyle anlama lütfen ...
Yui çok kızarmış ve elleriyle eteğinin ucunu tutuyordu. Gözlerini kapalıydı, göz kontağına kapalıydı*.
-Ah, sorun yok...
Tsumugi de kızarmıştı. Hemde nasıl kızarmıştı. Sessizlik çökmüştü, ikiside konuşmaktan utanıyordu. Yui'nin elleri eteğinin ucunu bıraktı ve Tsumugi'nin ellerine doğru yanaştı. Yui gözlerini açıp Tsumugi'nin gözlerine baktı. Gözlerine hayran kalmıştı. İçine sıcak bir his* düşmüştü. Yere doğru bakıyordu, ayakkabısıyla bakışmaktan başka çaresi yoktu. Ah, bide kardeşinin evde olmamasını dilemektende.
-Hey Mugi, soru sorabilir miyim?
Kafasını yukarı çıkartıp ona doğru döndü. İçinde olan merak yüzünden gözüküyordu.
+hm?
'Evet' anlamında mırıldandı.
-Eh, sana .... sarılabilir miyim?
Daha da utandı.
+Ah, olur!..
Kızarmış ama bu anı aslında bayadır bekliyordu. Yui elini ,Tsumugi'nin elinden aldı. Elini Tsumugi'nin beline, kafasını göğsüne, ayaklarınıda diğer kızın ayağına dolamıştı. Mugi karşılık olarak kızın arkasına ellerini doladı, Yui'nin ayağını, kendi ayaklarının ortasına aldı. Kızarıyordu ama şuan bu önemli değildi. Önemli olan şuan onları birilerin görüp görmemesiydi.
Yui'nin bırakmaya niyeti yoktu ve kesinlikle Mugi'nin de yoktu.
...
Öğlen saat 3, okul bitişi, Hafif müzik kulübü.
-Vayy! Tamda Yui'den beklenicek hareket, değil mi Miocuğum?
+Ah, ne romantik! Benim odun kafalı sevgilimde böyle birşey yapsaydı...Ah, ah...
Ritsu'nun yüzü donmuş, olduğu yerde kala kalmıştı. Aniden Mio'ya kafası karışmış şekilde baktı.
ve bende bide o storye asla bakmadim. :3
