Yeni Arkadaş

106 11 4
                                    

Uyanınca yüzünü yıkamak için musluğa yöneldi. Küflenmiş musluğu açarken kafasını kaldırıp aynaya baktı. İri ve kahverengi gözlü, omuz hizasında uzun siyah ve Kıvırcık saçlı beyaz yüzlü adamla göz göze geldi. Aynada yansıyan görüntüsüyle konuşmaya başladı.
-Sana söz veriyorum Kayra. Bir gün dünyanın en güçlü insanı sen olacaksın. O gün gelince tüm insanlar sana boyun eğecek. İşte o gün Tanrıdan sonra gelen en güçlü varlık olacaksın. Sana güveniyorum. Dedi.

Yüzünü yıkadıktan sonra dolaptan iki adet çöreği gazete kağıdına sardı ve poşete koydu. Lacivert keten pantolonunu giydi. Üzerinde de beyaz bir tişörtle artık okula gitmeye hazırdı. Küçük bir şeyi unutmuştu. Omuzuna kadar gelen kıvırcık saçları küçük bir tokayla topladı. Çantasının içine çörekleri koydu ve kapıyı açıp eski gri dökülen merdivenleri çıktı. Bisikleti bıraktığı köşede duruyordu. İlerideki marketten geçerken çilekli süt alıp öyle yoluna devam etti. Tokyo sokaklarında ilerliyordu. Daha 1. sınıf tıp fakültesi öğrencisiydi. Gelecekte nefret ettiği insanların hayatlarını kurtaracaktı. Üniversitenin kapısına gelmişti. Derse 8 dakika geç kalmıştı. Koşar adımlar ile sınıfın yolunu tuttu.

Kapıyı çaldı. Nefes nefese kalmıştı. İçeride beyaz saçlı yüzü kırışık 1.60 boylarında 65 yaşlarında bir hoca vardı. Kayranın japon olmadığı her halinden belliydi. Saçları gözleri tamamen farklıydı. 1.87 boyuyla hocadan özür dilemek üzere hocaya yaklaştı. Hoca yanında küçücük kalmıştı. Tüm sınıf boy olayını anlayıp gülmüştü. Kayra da gülmek istiyordu ama hocaya saygısızlık olmasın diye tebessüm bile etmeden cam kenarındaki yerine oturdu. Ders anatomiydi. O kadar sıkıcılaşmaya başlamış ve Kayranın yine her zamanki gibi uykuya dalmasına yol açmıştı. Kafasını kaldırdığında ders bitmişti. Gözlerini açınca bay Mahizakinin yani hocanın ona kızgınlıkla baktığını gördü. Bay Mahizaki eliyle işaret ederek Kayrayı yanına çağırıp güzelce azarlamıştı. Kayra bunu takmadan çantasını aldığı gibi dışarı çıkmak için yöneldi. Kapıda Lisa vardı.

Lisa sınıfın en çalışkan öğrenci-
lerinden 1.65 boylarında kısa ve düz saçlı gözlüklü bir kızdı. Kapıda acaba kimi bekliyordu. Çünkü sınıfta kayra ve hocadan başka kimse kalmamıştı. Kayra Lisanın hocayı bekleyeceğini düşünerek hızla kapıdan geçti ve iki üç adım atmamıştıki Lisa arkasından seslendi.
- İyi akşamlar Kayra. Bugün eve birlikte yürüyelim mi? Seninle arkadaş olmak istiyorum tabi sende istersen.
Dedi. Ve gülümsedi. Kayra o kadar şaşırmıştı. Çünkü ilk defa birisi ona bu kelimeleri söylemişti.

Fakat Kayra bu zamana kadar hep yalnızdı. Onun bir arkadaşının olması imkansızdı. Kekeleyerek H-hayır dedi ve hızla adımlarla oradan uzaklaştı. Arkasına heyecandan bakamıyordu bile. Lisa' nın hiç sesi çıkmamıştı. Oda beklemiyordu Hayır gibi bir cevabı. Bahçeye koşarak çıkıp bisikletine bindi. Ve her zaman ki gibi deniz kıyısındaki küçük tepeciğin üzerindeki elma ağacının altına oturmuştu. Hala şaşkındı. Nasıl olurda birisi gelip Kayra ile konuşabilirdi. O hep yalnızdı. Gökyüzüne baktı. Ne yıldızlar ne de Ay yüzünü göstermişti. Hava daha kararmamıştı. Düşündü acaba hayır yerini evet mi demeliydi? Bilemiyordu. Ya Lisa da diğer insanlar gibi kötüyse. Kötü bile olsa yaptığı davranış saygısızcaydı. Saatine baktığında gece 11'i çoktan geçmişti. Tam beş saattir bu konu hakkında düşünmüştü. Sonuç olarak yarın gidip Lisa dan özür dilemeye karar vermişti. Ay'a veda edip evine gitti. Sabah 6:30 du uyandığında. Her zamanki gibi dolaptan yine aynı çöreklerden çıkarıp çantasına koydu. Her zamanki gibi giyindi saçını topladı ve fazladan siyah ceketini de yanına alıp çıktı. Heyecanlıydı. Lisanın yanına gidip özür dilemek zor geliyordu. Sınıfa girdiğinde dersin başlamasına daha vardı. Lisa en ön yerde kafasını kaldırıp Kayraya baktı ve bir hışımla tekrar kafasını aşağı eğdi. Anlaşılan Kayraya fazlasıyla kızgındı.

Yavaş adımlarla Lisa ya doğru ilerlemeye başladı. Elini yumruk yapmış heycanından sıkıyordu. Lisanın önüne geldiğinde, Lisa bir anda kafasını kaldırdı ve Kayranın yüzüne baktı.
-Bir şey mi oldu Kayra?
+ Ben, ben sadece özür dileyecektim dünkü olay için.
Dedi kekeleyerek Kayra.
Lisa büyük bir sevinçle çığlık atarak ayağa kalktı. Biliyordum bizim arkadaş olabileceğimizi dedi ve Kayra ya sarıldı. Tüm sınıf onları izliyordu.

Kayra öylece donup kalmıştı. Ne cevap vereceğini bilmiyordu. Özür dilemek bile ne kadar zor gelmişti ki şimdi nasıl öyle bir şey olmadığını söyleyecekti. Korkudan o iri gözleri iyice büyümüştü. Nasıl yani? Şimdi onun hayatın da bir insan mı olacaktı? işte bu imkansızdı.

Ay IşığıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin