Keyifli okumalar
Ω
Yurdun rahatsız yatağında bir o yana bir bu yana dönmekten çok sıkılmış şekilde yatakta dikeldim. Tam o sırada içeri jimin daldı elinde poşetler vardı. "Beyler bakın ne getirdim?", dedi. Heyecanlı heyecanlı elindeki siyah poşeti sallarken, içinde cam şişelerin sesi geliyordu.
Jin yattığı yataktan hemen dikeldi. "Bira mı lan o?",dedi. Heyecanla ağzının suyu aktı akıcaktı jimin başını onaylar şekilde salladı.
"Onları içeri sokmayı nasıl başardın" diye sordum, jimin kendini beğenmiş bir tavırla "Tatlım jimin bugünler için yaratılmıştır hala öğrenemedin mi?",dedi.
Ve biraları poşetten çıkarmaya başladı,
kafasını kaldırdı. "Ee hala ne bekliyorsunuz gelin", jin sanki bunu bekliyormuş gibi yataktan fırladı ve biraların yanında oturdu.Bende yataktan kalkıp yanlarına oturdum, Jimin açtığı biraları önce bize verdi kendi içinde bir tane aldı. Biramdan büyük bir yudum aldım. Acı tadı boğazımı yakıp geçti, uzun zamandır içmemiştim iyi hissettirmişti. 2,3,5 derken üçümüzde işin dozunu biraz kaçırmıştık. Jimin yerde yarı baygın telefonuna bakıyorken bir anda dikeldi, başı dönmüş olucak ki bir süre bekledi sonra konuşmaya başladı.
"Abicim bakın burda Ne yazıyor." diyerek, telefonu bize çevirdi başım aşırı döndüğü ve bilincim yerinde olmadığı için "Ne yazıyor?",Diye sordum jimin telefonu kendine çevirerek okudu.
"Paralel evrene geçiş", dedi. Gözlerini büyüterek bunu söylediği anda Jin ve ben birbirimize bakarak kahkaha atmaya başladık. Jin, "Ney ney paralel evrene geçiş mi" dedi. Kahkahaları arasında ikimizde hala gülüyorduk, jimin ciddi bir tavırla "Abicim düşünsenize Harry Potter evrenine falan gideriz", dedi. "Lütfen deneyelim" diye ekledi. Çocuksu heyecanla "Bana gerçekten inandığını söyleme", diyerek dalga geçtim. Jimin "Lütfen denemekten zarar gelmez Harry Potter evrenine falan gidersek sihir yaparız", dedi jiminin saçma ısrarlarına dayanamayıp kabul ettik. Üçümüzde olmayacağından zaten emindik.
Birbirimize yaklaşıp jiminin okuduğu talimatları yerine getirdik, ellerimizin işaret ve orta parmaklarıyla bir üçgen oluşturup jiminin telefondan okuduğu cümleler tekrar ettik, "Unë do të shkoj në një univers tjetër dhe do të jem i lumtur atje". Birbirimize bakıp gülmeye başladık. Gülmelerimin arasında, "Ooo jimin-aah bak Harry Potter sana el sallıyor" dedim. Boş duvarı göstererek, jimin "Dalga geçme inanmıştım ya olsaydı o zaman görürdüm ben seni", dedi. Kafamı "He he" dercesine salladım.
Jin, "Bu kadar saçmalık yeter beyler biraz daha devam edersek sabaha bok kalkarız yatalım" dedi.
Hepimiz jin'e uyup yataklarımıza geçtik, aşırı mayışmıştım tam uykuya dalmak üzereyken jiminin "Keşke Harry Potter görebilseydim" demesiyle güldüm. "Belki rüyanda görürsün jimin-aah", dedim ve gözlerimi kapattım.
Selam kısa olduğunun farkındayım ilk kez bir fic yazıyorum yanlışlarım varsa affola yazdıkça bölümleri uzatacağım uzun zamandır üstünde düşündüğüm bir fic umarım beğenirsiniz :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You Me And The Stars|Taekook
ChickLitYurtta 3 arkadaş sarhoşken yaptığı paralel evrene geçiş metodu ile kendilerini hiç bilmedikleri bir yerde bulur. Yan çiftler; Namjin Yoonmin