ama ben onu tanıyorum

37 0 2
                                    

ona aşıktım tanrım ama o benle zerre ilgilenmiyordu neyse onu düşünmeyi bırakıcam yani... şimdilik televizyonda kanalları gezerken rosy loverse denk geldim o kız benim oppamı haketmiyor küçüğe de yazık be bölüm bitince yeniden kanalları gezmeye başladım korku filmi vardı ummm kanlı ayakkabılar korku filmine hastayım film bitince koltuğa iyice büzüşmüş bir ben vardı televizyonu kapatıp pespembe rahat odama gidip uyudum sabaha karşı kapının çalınmasıyla uykumdan uyandım kapıya koştum açmamla beraber üzerime çöken ağırlıkla yere düştüm bu sarhoş olmuş bir adet myung-daeydi kolundan tutup kaldırdım kendime yaslandırdım ve odasına götürdüm yatağına yatırdığım anda sızdı yatağın yanına oturup onu izledim ve sonra istemeyerek te olsa odama döndüm uyumuşum saat ona yaklaşırken kapı çalındı sabahlığımı giyip kapıyı açmaya gitti açınca elinde paket tutan kargocu bi çocuk vardı bana şaşkın şaşkın baktı ondan sonra myung-dae buradamı yaşıyor diye sordu bende evet uyuyor ben ev arkadaşıyım ben alayım dedim kargocu çocuk gülümseyerek paketi bana verdi imzayı atıp içeri girdim myung-daenin kapısını tıklattım ses gelmeyince içeri daldım oh no keşke dalmaz olaydım myung-dae sadece beline sarılı bi havlu ile odanın ortasında duruyodu kızararak arkamı döndüm

-bu paket s-senin i-için

kekelediğim için kendimden nefret ediyorum aishh paketi bırakıp hızlıca odadan çıktım ve kendi odama girdim neon pembe tişörtümü ve turkuaz dar paçamı giydim saçlarımı salaş örgü yaptım ve siyah eyelinerimle pembe parlatıcımı sürdüm keşfe çıkmak için arabama bindim anacım tabikisi arabam var navigasyonu açtım ve seulu turlamaya başladım akşam beşe doğru elimde onlarca paketle poşetlerle eve döndüm kıyafeteleri yerleştirdim etude houseden aldıklarımı tuvalet masasının üzerine koydum ve aşağı indim ramen yapacaktım malzemeleri hazırladım rameni pişirdim ve myung-daeye bağırdım biraz sonra geldi beraber rameni yedikten sonra ılgın konusunu anlattım iyi tamam dedi sofrayı ona bırakarak oturma odasına gittim ve secret gardeni izlemeye başladım hyun biiiiin aşkeem aşkemle bi bölüm boyunca aşk yaşadıktan sonra büyükbabamı aradım

-alo büyükbabacım

-efendim küçükhanım

-nasılsın napıyosun busan nasıl

-iyiyim oturuyorum busandada bi değişiklik yok bıraktığın günden beri aynı

-yaa büyükbaba yaaa

-hahaha tamam kızım tamam eee oralar nasıl

-harika büyükbabacım

-tamam güzelim benim bir işim var kızım sonra görüşelim

-tamam arabojiii

telefonu kapatıp uyumaya gittim yarın ılgın gelecek yarın 11 de uyandım akşam 5te ılgın gelecek kahvaltıyı hazırladım yedikten sonra saat 12 olmuştu zaten hazırlanmaya gittim kot şortumu mavi üzerinde crazy yazan tişörtümü giydim mavi ojelerimi kırmızı parlatıcımı ve siyah eyelinerimi sürdüm beyaz converselerimi giydim ve evden çıktım saçlarımı salık bırakmıştım biraz cafelerde oyalandım saat 16.40tı havaalanına gittim beklemeye başladım çok geçmeden geldi ve kocaman kucaklaştık eve geldik kapının zilini çaldık myung-dae açınca ılgın şok geçirerek elindeki valizi yere attı myung-daede şaşırmıştı noluyo bunlara şimdi ılgına şüpheci gözlerle baktım bana

-ama ben onu tanıyorum dedi nerden tanıyor ki

....................................................................................................................................................................................................

evet arkadaşlar ılgın geldi ama ılgınla myung,-dae nerden tanışıyor olabilir

ukala erkek arkadaşımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin