" 04 "

45 6 0
                                    

#Jeonjk
Kim olduğunu öğrendiğimde
Rezil olmaya hazır ol küçük

🍁

İşin bitti Yun kesinlikle, küçücük odada sığamaz hale gelmiştim. Eğer cidden öğrenirse beni o okuldan attırmak bile isteyebilirdi. Cidden ne yapıyordum ben küçük ergen Yun hevesini alıyordu. Endişeden odamda 10 adım attığıma emindim.

Çalınan kapı sesiyle saçma düşüncelerimden ayrılmıştım. Gezi olacağı zaman, bir şekilde onu kendime daha da yakın tutmalıydım. Uzak duramazdım, bu benim doğamda yoktu. Kötü şeyleri kendime çeken bir mıknatıs olsamda, seviyordum bunu, kapıyı açtığım gibi kapatmaya yeltenmiştim.

Evet yeltendim. Karşımdaki bedenin ayağını koymasıyla kaşlarım kalkmıştı. Ne yapmaya çalışıyordu bu

" kes şunu Mark evimden çık "

" o kız sadece bi kere olan bir şey bunu sende biliyorsun, Yun seni önemsiyorum bunlar hiç umurunda değil mi? "

Bedenini bedenime yasladığında, yüzümü elleri arasına almıştı. Mark benim için bitmişti. Bay jeon geldiğinde ya da gelmeden önce hep bitmişti. Ellerini ellerimle ittirmemle bedenini daha da çekti üstüme, biliyordum sorun çıkaracaktı. Tam da şimdi yapmam gerekeni yapmıştım. Tokat atmıştım, o güzel yüzünü dağıtmak istemezdim ama sınırımı zorlamamalıydı.

" beni aldatmış olman hiçbir şeyi değiştirmiyor, ya güzelce bu evden gidersin ya da Mark, abim işini bitirir ben dokunmadan HEMEN ÇIK EVIMDEN DEFOL "

" Şuan abin yok, nerede Kim Taehyung o abarttığın abin nerde hangi kızla yiyişiyor, peki baban nerde Yun "

O piç sırıtışına titreyen ellerim bir kere daha vurmaya kalktığında eliyle bileğimi kavramıştı. Gözlerime bakarken korkman için yemin eden irisleri beni sadece güldürmüştü.

Duvara yasladığı bedenime sanki daha önce benimle birlikte olmamış gibi süzmüştü. İleri gidemezdi, ama bir şeylerin öcünü almayı severdi.

" Eğer dokunursan işini eve gitmeden bitiririm "

" komiksin biliyorsun değil mi? Sana bu özgüveni ben verdim. Sana dokunamam sanıyorsun sence daha önce dokunduğum bedene dokunamam mi? Sevgili abicin yok sadece sen ve
ben "

Bunu demesiyle atabildiğim en yüksek çığlığı atmıştım. Ağzımı kapatmasına izin vermeden bacak arasına attığım tekmemle kapıya koştum. İlk defa uzun saçlarıma lanet etmiştim bugün, saçlarımı tutmasıyla acıya rağmen bağırmaya devam ettim.

Arkamda duran bedeniyle saçlarımı kavradığı gibi eliyle ağzımı da kapatmıştı. İğrenç dudakları bir zamanlar benimle dans ederken, şimdi tiksinmeme sebep oluyordu. Dudaklarını gezdirirken boynumda ağlamaya başlamıştım bile

" Yun kek kabını getirdim. Evde misin? "

Bağıran sesle birlikte ağzımı kapatan elle çığlık atmaya çalışıyordum. Mırıltılar eşliğinde gitse bile etrafıma bakındım. Sağımda gördüğüm annemden kalma bibloyu ayağımla tekmelemem sonucu yerde paramparça olmuştu.

" Yun iyi misin? YUN "

İçimden dualar ederken arkamdaki beden yüzünden çırpınıyordum.

Bay jeon kapıyı tekmelemeye başlamıştı. Mark arkamdan ayrılıp, önüme geldiğinde boynuma yapışmıştı. Nefes alışımı durdurmaya çalışırken kulağıma eğildi.

" bu burda bitmedi "

Boynumu aniden bırakmasıyla nefesimi düzeltemeden yere çökmüştüm. Ağlamalarım, üstüne peşinden koşmaya kalksamda bedenim buna izin vermiyordu. O çoktan gittiğinde anlamıştım arka kapıdan çıktığını. ayaklarımı kendime çekerken ağlamalarım şiddetlendi.

Aniden kapı kırılmasıyla yaş dolu gözlerle karşımdaki bedene baktım. Beyaz gömleğiyle karanlığımı aydınlatan ışığım olmuştu. Üzerime doğru koştuğunda önüme çöktü.

" M-ark g-eldi o beni boğmaya çalışt-"

Ağlamalarımın şiddeti yüzünden kekeliyordum. Hıçkırıklarımı durduran bana sarılan bedeni olmuştu.

𝐇𝐞𝐚𝐯𝐞𝐧 𝐑𝐚𝐢𝐧 彡 𝕵𝖏𝖐Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin