Sanırım şu an yaklaşık yedi ila sekiz yaşları arasında, saçları orta derecede uzun ve her zaman dağınık bir şekilde toplu.
Hep aynı şeyleri giyiniyor, beyaz bir lakos ve gri bir pantolon
Ten rengi hafif kumral, gözleri derin bir kahverengi ve saçları ise..onlar en koyu kahverengi olabilirler..
İlk okula gidiyor o, ikicinci sınıfta!
Bir tanecik arkadaşı var, ve o bir erkek! Ama bu onun için bir sorun değil..
En çok onunla gülüp eğleniyor! Tabi zorbalık gördüğü zamanlar hariç..
Arkadaşının ismi Tolga...
Okuldalar, onlar öğlenci! Hava kapalı.sınıflarnın perdeleri çekili ve lambaları yanıyor.
Tolga ve o yan yana duvar kenarının en arka arasında oturuyorlar.
Dersleri hayat bilgisi. Atatürk hakkında bir yazı yazıyorlar defterlerine.
Sonunda zil çalıyor ve tüm sınıf o uzun destan yazısını yazdıktan sonra yorulduğu için bir anda kalemleri fırlatıyorlar!
Herkes yorgun, ve herkes söyleniyor.
Tolga ve o da söyleniyor elbetteki! Birbirlerine bakıp gülüyorlar arada sırada.
Birden Tolga defterini ona doğru gösteriyor büyük bir heyecanla!
Kız şaşrıyor! Ancak hemen kendini toplayıp deftere bakıyor..
Defterde kocaman ve süsülü püslü bir şekilde kendi ismi yazıyor SELLA...
Gülüyor ve hızlıca meydan okuyor.
-hah! Ben senin ismini çok daha güzel yazarım!!
Hemen önüne tekrardan çekiyor defterini ve dilini hafif bir şekilde ağzının yanından çıkartarak, bütün dikkatini toplayarak yazmaya başlıyor..
Yazı bittiğinde hızlıca gösteriyor
-bak! Bak! Seninkinden güzel oldu bence! Sence de güzelmi?
-oha! Harbi çok güzel yazmışsın!? Benimki de o kadar fena değil ama şimdi yaaani! Hakkını yememek lazım değilmi?
-pekla pekala haklısın sen de gerçekten çok güzel yazmışsın ama hala benimkinin tarafını tutuyorum ben!
Koca bir kahkaha patlatıyor ikiside...
Sonra bir anda oğlanın arkadaşları geliyor.
Onlar üç kişi, tolgayı alıp götürüyorlar ve o hiç itiraz etmiyor..
Yine yanlız başına kalıyor, ancak defterindeki isme bakarak kendi kendine gülmeye ve hatta kıkırdamaya devam ediyor!
Okul bitiyor, ve her zaman yaptığı gibi tek başına okula çok yakın olan evlerine doğru yürüyor.
Etrafına bakınıyor bir süre..
Baktığı her tafafta babası veya annesi ile yürüyen çocuklar..
Bir ses duyuyor aniden! Hızlıca kafasını o tarafa çeviriyor!
Bir baba, kızına meraklı bir şekilde bu gün okulda neler yaptığını soruyor!
Kız ise hiç vakit kaybetmeden heyecanla anlatıyor!
"Neden babam da böyle değil?"
Düşündü sella, ancak cevap bulamadı.
Bir süre sonra eve vardı. Binaya girdi ve merdivenleri hantal bir şekilde çıkmaya başladı, acelesi yoktu ne de olsa...
Sonunda eve varmıştı! Biraz yemek yiyip mutfakta ödevlerini yapmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayıp Beden
RandomO yalnızdı, ve kırgın.. Onun bedeni kayıptı, ancak hala burada!? Onun evi çok sessizdi, ve çok gürültülü! ⭐-⭐-⭐-⭐-⭐-⭐-⭐-⭐-⭐-⭐-⭐-⭐-⭐-⭐-⭐-⭐-⭐-⭐ Ana karakterimiz olan sella çektiği ekonomik, ailevi, çevresel, ruhsal ve daha birçok sorununu bir ilk olar...