şunu söylemek isterimki ben çok iyi bir yazar değilim normal hayran kurgu yazıyorum yazım hataları olabilir noktalama işaretlerini pek kullanmam
mantık hatası olabilir olursa yazarsınız bende düzeltrim bir sonraki bölümde neyse başlıyalım._______________________________________________
"ella'nın annesi ella'yı bir süreliğine büyüyle
gelişimini durdurmuştur. Her ne kadar
7 yaşında olsada aslen 2500 yaşındadır ella'yı
doğa annenin ormanına bırakacaktır.
nedeni ise ella dünyadaki ve doğaüstülerin
en güçlüsüdür. doğaüstü'lerde bir
efsane olarak bilinir hikayelerde anlatılır ama aslen gerçekmi yalanmı bilinmez
herkes ella'nın yani efsanedeki kızın görünüşünü nasıldır merak ederler."_______________________________________________
1990 yılındayız
sophie ellayı yani kızını doğa annenin ormanına bırakmak için hazırlanır ve geceyi bekler. Saat 00:10 klaus kızına bakmak için odasına gider odaya girdiğinde kıyafetler dağılmış cam paramparça olmuştur acele ile aşşağı iner.
"sophie mikaelson ve kızım nerde!"
rebekah elijah kol hemen salonda belirir
rebekah kendini belli edercesine "ne yani sophie ve ella yokmu sophie ellayı götürdümü" dedi klaus başını evet anlamında oynattı "elijah ve kol hadi hadi gidelim şu ikisini arıyalım ki bizden önce diğer cadılar bulmasın" "hey bende geliyorum" dedi rebekah klaus onayladı ve aramaya başladılar.
onlar ararken bizde sophie'ye bakalım
sophie ellayı doğa annenin ormanına getirmişti parlak bir hafif çukur olan bir yere nazikce bırakıp "merak etme ellam doğa anne sana iyi bakıcaktır" dedi sophie kızının saçlarını kokladı ve son bir defa öptü ellayı. sophie kızına öyle bir üzüntü ile baktıki sanki bir daha göremiycekmiş gibi.
sophie bennet cadıların sesini duyduğu gibi kızına son bir defa bakıp "seni seviyorum ellam umarım iyi olursun" dedi ve vampir hızıyla ordan uzaklaştı koşarken ayağı küçük bir taşa takıldı ve yere kapaklandı tam kalkıp koşacakken mikael onu tuttu ve havaya kaldırdı o sırada klaus ve diğerleri gelmişti klaus gördüğü ile dona kalmıştı mikael sophie'yi boynundan tutup havaya kaldırmıştı ve diğer bennet cadıları ise büyü yapıp sophie'ye acı çektiriyolardı.
"mikael bırak sophieyi hemen yere bırak yoksa sonun olurum"
mikael başını oğluna çevirip "evet klaus sen benim sonumu getirebilirsin ama küçük sophie ise bir şey yapamaz ÇÜNKÜ O GÜÇLERİNİ KÜÇÜK KIZINA AKTARDI SIRF YAŞAMASI İÇİN" klaus bunu duyup sophie'ye baktı"sen neden bunu yaptın sophie neden o kız ölebilirdi senin ölmene gerek yoktu" diye bağırdı klaus diğeleri şaşırdı "saçmalam klaus o senin kızın senin bir parçan sonuçta" dedi diğer katıldı elijaha
miakel bağırdı üçüsüne "artık çok geç öldürün kızı" dönüp dedi cadılara bennet cadıları büyü fısıldamaya başladılar en son bir büyü yapıp sophie'yi öldürdüler.klaus sophie'yi yanına gitti ağlıyordu koskoca klaus mikaelson bir kız için ağlıyordu sophie'yi kucağına aldı ve mikaela döndü ve "bu iş burda bitmedi" vampir hızıyla malikaneye gittiler klaus sophie'yi nazikce tabuta yerkeştirdi ve freya'yı çağırıp büyü yaptılar tabut bir daha açılmamak üzere.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DOĞA ☬ KIZI'NIN GÖZYAŞLARI
Fanfiction*siz hala bu kitabı okuyonuz mu la SLDLWPSŞWŞDPWPDPWO neyse ama çok mantik hatası var* "o küçük yaşta tek başına ormanın içinde yapayanlız bırakılmıştı. kırmızı saçları ve mavi gözleri ile etrafa sanki güneş ışığı saçıyordu. O kadar narin yapıya sah...