muhtemel aşk

2.Doruktan

Selam. Ben Doruk atakul. Yakışıklı, eğlenceli tüm kızların düştüğü bir erkeğim.

Tamam kabul ediyorum abarttım.Baya zengin bir aileyiz.Tek çocuğum.Bu baya iyi birşey değil bence. Sürekli uğraşıp kavga edeceğim, her ne olursa olsun arkasında durup koruyacağım bir kardeşimin olmasını isterdim.Bence kardeşinin olması eğlenceli birşey.

"Doruk hadi oğlum"
Evet yine her zaman ki gibi kahvaltıya geç kalmıştım ve annem 15. kez beni uyarıyordu. Daha fazla onu kızdırmak istemediğim için aşağı indim.

"Nerdesin sen annen kaç saattir bağırıyor burda"
"kaç saattir baba "
"Doruk dalga geçmeyi kes. Otur şu masaya birşey konuşmamiz lazım seninle"

Ellerimi sanki suç üstü yakalanan bir suçlu gibi yukarı doğru kaldırdım

"Tamam tamam birşey demedim. Hayırdır bir gerginsiniz birşey mi oldu "
"Konuşucaz gel"

Herkes yemek masasına oturdu.Bugun baya gergindi ikisi de. Kötü birşey olduğu kesindi.

"Evet sizi dinliyorum ne bu gizemli halleriniz "

Annem boğazını temizledi.
"Ay Akif bence sen söyle"
"Ne oluyor.Aha yoksa evlatlık falan miyim ben "
"Doruk! saçmalama istersen oğlum.Baban söyleyecek şimdi ne olduğunu "

Bu sefer babam boğazını temizledi.Birisi artık ne olduğunu söylemeliydi çünkü sabırsızlanıyordum.

"Oğlum senin bir beşikkertmen var ve evlenmeniz lazım artık "

Ne?

"Bir dakika şaka falan mı bu ? Ne evlenmesi ne beşikkertemesi dalga mı geçiyorsunuz benimle "
"Sakın ol oğlum.Hayir ne dalga geçiyoruz ne de şaka yapıyoruz. Evleniceksin"
"kiminle baba ?"
"Benim ortağım veli amcanın kızı Asiye ile "
"Asiye mi ? Baba o kızla birbirimizi tanımıyoruz bile "
"Evlenince tanışırsınız oğlum "

Evlenince tanışırsınız mı? Hangi devirde yaşıyoruz Allah aşkına

"Baba evlenince tanışırsınız ne demek kaçıncı yüzyıldayız ya "
"Doruk yeter. Ne kadar ısrar etsen de evleniceksin!. Bu kadar şimdi yemeğini ye"
"Ciddi olamazsınız siz ya "

Masadan kalktım.Annemin arkamdan seslendiğini duydum ama kimin umrunda.Odama gittim.Yanima bir miktar nakit para ve arabamın anahtarını aldım. Odamın kapısını açtığım da annem karşımda duruyordu

"Oğlum biraz durup dinlesen. Konuşalım lütfen gitme. "
"Anne biraz yalnız kalmak istiyorum"
"Tamam ama önce biraz konuşalım lütfen"

Annem adeta bir ahtapot gibi beni sarmıştı.Evet bu komik bir benzetmeydi ama aynı ahtapota benziyordu ben ne yapayım.Daha fazla ısrar etmesini istemiyordum bu yüzden teklifini kabul ettim.

"Tamam ama sadece senin ile konuşmak istiyorum babam gelmesin. Seninle konuştuktan sonra gidicem."
"Tamam oğlum gel otur bakalım"

Ben çalışma masamın sandalyesine o da tam karşımda duran yatağımın köşesine oturdu.

"Bak Doruk biliyorum kötü hissediyorsun a-"
"Ben kötü hissetmiyorum anne Asiye için üzülüyorum. Neden böyle birşey yapma gereği duyuyorsunuz "
"Oğlum bu çok önceden olan biten birşey sadece zamanı geldi.Hem şirketimiz için de çok iyi olucak inan bana"
"Şirket para mal mülk gram umrumda değil anne.Yeter bu kadar gidiyorum ben "

Annemin bana engel olmasına izin vermeden hızlıca kalktım ve odadan çıktım.Arkamdan nereye gidiceğimi sorduğunu duyuyordum ama asla cevap vermeye niyetim yoktu. Arabama bindim. Telefonumu elime aldım ve Berk'i aradım