Akaza X Reader

•2

~2. Bölümdeyiz simdi tutsa da tutmasa da yazmaya devam edicem
~iki üç günde bi atarim bölüm
~iyi okumalarrrr
~Bu bölüm fazla heyecan yok hemen 3. Bölümü atabilirim 😭

__Akaza'nın gözünden__

Bu iblis keser çabuk kanıyor. Güneş hala gitmediği için bir şey yapamıyorum, Hava en ufak kararsa kaçacağım, ama nerede!
    
En azından güneş kararana kadar bu aptal iblis keseri yerim.
    
Birden arkamda kasvetli bir gölge hissettim... Neydi bu?

Muzan: Akaza..!

Duyduğum ses ile irkildim. Hemen ayağa kalkıp arkamı döndüm, Muzan. önünde eğildim.

Akaza: dediğiniz gibi yaptım efendim. Ben gittiğimde Enmu zaten ölmüştü. Ardından Ateş hashirasını öldürmeye çalıştım fakat güneş açınca gitmek zorunda kaldım. Yarım kalan işi halledeceğim.

Muzan: Bu kız.. nereden buldun?

Normal aptal bir kızdı sadece. Neden merak etti ki?

Akaza: Rengoku ve ben savaşırken, büyük özgüven ile aramıza girip Rengoku'yu öldürmeme engel oldu. O olmasa daha önceden onun karnında delik açabilirdim. Bende onu bayılttım. Yemeyi düşünüyordum.

Muzan: Şuan değil Akaza. Şuan değil. Hem öldürememe nedenin bu kız değil, sen beceriksizsin. Bir işe yaradığın yok.

Son cümleleri söylerken bana doğru sert bir fırtına gönderdi. Kafamı aşağı eğmiştim. Ben üst ay 3'üm! Çok çabaladım, becerikliyim! İşe yarıyorum!
    
Biraz sonra Muzan kıza yaklaştı, saçlarını açtı ve yüzünü okşadı. Formasına baktı. Sonra gözleri açıldı ve gülümsedi.

Muzan: bu kız Kinoto!
(Kinoto, hashira gibi bir rütbe. Hashira kadar güçlü değil ama yakın, güçlü yaniii)

Dediği şeyi anlamamıştım.

Akaza: Efendim?

Muzan: Evet, Kinoto. Onu yeme. İblis yapacağım.

Güçlü olmalı.

Akaza: Peki efendim..

Muzan arkasını döndü.

Muzan: Bu akşam, güneş batınca, onu sonsuzluk kalesine getir. Zaten Enmu öldüğü için açıklama yapacağım. Bu sayede onu o sürede iblis yaparım.

Ona cevap vermemi beklemeden kayboldu. Cidden... Her şeyi bunun için mi yapmıştım? Bunu sonsuzluk kalesine götürdüğüm an Douma üstüme çullanır! Neden korumak zorundayım...
    
Ne olur ne olmaz diye kızın üniformasından kılıcını aldım, parçaladım.

__3 saat sonra Yuna uyanır__

Köşede oturmuş, beklerken kızın olduğu yerden hışırtı sesi duydum. Sakince kafamı çevirdim.
     
Kız elini beline atmış kılıç arıyordu, bulamayınca tırstı. Ona gülümsedim.

Akaza: merak etme, sana zarar vermemem söylendi. Korkmana gerek yok. Adın.. Yuna'ydı değil mi?

Kız başını evet dercesine salladı. Daha sonra kendini yere bıraktı ve oturdu.

Yuna: güneşin gitmesini mi bekliyorsun?

Akaza: hmhm..

Biraz endişeli görünmeye başladı. Sanırım güneş gidince ne yapacağız diye merak ediyor.
Yuna'nın yanına gittim ve oturdum.

Akaza: Sen baygınken aslında seni yemeyi düşünüyordum, birden Muzan-sama gelip yemememi söyleyince işler değişti tabii.
   
Bu söylediklerim onu baya korkutmuş olmalı ki benden uzaklaştı.  Ben de inadına ona yaklaştım.