Hayat sen başka planlar yaparken başından gelenlerdir.Öylece başını alıp gidebilirmisin ? Plansız , kimseyi tanımadığın diyara..Yanında çantan ve bir tek tanıdığınla. Tek bildiğim kuzenim Melihle beraber Hindistan gidiyor olduğum.Bir buçuk milyon insan ve otuz milyon tanrı arasına serbest bir atlayış gibi.Nasıl olacak Hindistana alışmak ?Nerelere gitcem ,ne giycem,neler görücem ? Yogilerle ,sadularla tanışacakmıyım ?Onlarla Ganja çiçekler sunacakmıyım? Peki ya hiç yapamayıp geri dönersem. Ya alışamazsam oradaki hayata.İşte o zaman geri dönmeyi düşünürüm. Ailemin biz sana demiştik sözlerini dinlemeye razi kalarak.İçimden bunları geçirirken uçak durdu ve biz inişe geçtik. Artık Delhideyiz. Welcome To india yazısına bakıp Melihle birbirimize gülümsüyoruz.
-iyiki geldik Beyza "diyor .Heyecandan yerinde duramayan çocuklar gibi işlemlerimizi halledip biran önce ilerliyoruz çıkış kapısından.Nameste Hindistan diyor Melih .Etrafı incelerken bize Türkiyrde söylenen Meşhur Elanur hanım yanımızda belirtiyor.Sanki kırk yıldır tanıyor gibi o kadar sıcak ki. Oda bizim gibi Türkiyeden gelip burayı seçmiş okumak için.Universty Of Delhi yani Delhi üniversitesi mezunuymus .İlk başta bize üniversite hakkında bilgi verdikten sonra Shahrukh khan ,Amitah ve Aung san su kyr burada okudular diyor.
-Hindistan da seçilmiş basarili öğrenciler okur sadece bu üniversitede .diyor
Kendiside bu üniversiteden mezun olup mimar olarak çalışıyormus .Yol boyunca Hindistanı anlattı bize.10 yıldır buradaymıs .Türkiye yi çok özlemiş ama burali gibi olmuş artık.Gözlerinden burayi ne kadar sevdiğini okuyoruz.Tük tuk denen motorlu araca biniyor ve kalacağımız yere doğru yola çikiyoruz.Yol boyu sohbete dalıyoruz.
Ne kadar kalabalık ve rengarenk bir şehir .
-Burada bildiğin düzen kavramını unut.Düzensizliğin kendine has bir düzen olduğuna alış .Böyle düşünürsen karmaşanın içindeki rahatlığı sezersin "diye tavsiye veriyor Elanur hanim.Etrafta olup bitenler izlenecek çok şey vaat ediyor.Etrafımızda kiler bizim yabancı oldiğumuzu anlamış olmalı ki bize bakıyorlar.Kokular ve müzik size Hindistanda olduğunuzu hatırlatıyor.Her yerden ayrı bir melodi her köşeden ayrı bir koku geliyor.Etrafta tütsü kokusu,baharat kokusu ve hoş olmaya kokular birbirine karısmis. Ellerine kına yaktıran kızlar ve alışveriş yapanlar var.Kalacagımiz eve geliyoruz.Elanur hanım bizimle yukarıya çıkıyor ve bizi bırakıyor.Yarın saat 10 da hazır olun diyerek.Odamıza yerleşiyoruz.Melih yataklardan birine yatarak Beyza buraya bayıldım diyor.
Kararsız bir şekilde odalari dolaşiyorum.Odanın penceresinden bakıyorum gelen çocuk sesleri ,araba kornalari birbirine karışmiş.Odayı gezmeye devam ediyorum.İki kişilik bir oda banyo,lavabo ve mutfak var birde koltuklarla mini dolap.Eşyaları yerleştiriyoruz ve 6.kattaki odamızın balkonundan dışarıya bakıyorum. Tüm hindistan ayaklar altında parıl parıl parlıyor.Fena sayılmaz diyerek içeri girince uyuyan Melihin üstünü örtüyorum.Bu kadar yorgunluğun sonucu bu olur diyorum ve bende yatıyorum . Hayatın bize ne süprizler hazırladıgını bilmeden
