Akşam tıkırtı sesleri duydum. Ama aldırmadım. Belki annemdir diye yatmaya devam ettim. Ama annem sabah bana toplantıya gideceğini ve eve geç döneceğini söyledi. Babam da yurt dışında olduğu için evde tektim. Tıkırtılar devam ederken, yataktan kalktım ve kulağımı kapıya yasladım. Sesler kesilmişti. Belki de dışardan geliyordur diye yatağıma yöneldim. O sırada şiddetli bir şekilde şimşek odayı aydınlattı. Yorganın altına girdim ve tam uykuya dalacakken alt kattan çocuk gülme sesleri geldi. Kalbim fırlayacak gibi çarparken hemen yatağımın yanındaki komodine baktım ama telefon yerinde yoktu. En son mutfağa gidip kendime atıştırmalık bir şeyler alırken orada unuttuğumu anladım. İçimdeki ses, yorganın altına girip annemi beklememi söylüyordu. Ama onu dinlemedim ve yataktan kalktım. Yavaş adımlarla kapının yanındaki ışığın düğmesine bastım ama açılmadı. Harika, bunlar yetmiyormuş gibi bir de elektrikler kesilmişti. Alt kattan çıplak ayakla koşma sesleri geliyordu. Titreyen ellerimle kapıya yöneldim ve kapının kulubunu yavaşça çevirdim. Kapıyı araladım ve kolidora bir göz attım. Kimseler yoktu. "Anne sen mi geldin?" Diye bağırdım. Ama ses gelmedi. Korkum her geçen saniye daha da artıyordu. Merdivenlerden tam inerken koşma ve gülme sesi geldi. Ve bir kapının kapanma sesi. Ayaklarım titriyordu. Merdivenin sonunda durdum ve gözlerimle etrafı taradım. Hiç birşey yoktu. Koşar adımlarla mutfağa gittim ve telefonumu aramaya başladım. Tezgahın üzerinde bulduğumda biraz rahatladım. Telefonumu elime aldım ve düğmesine bastım ama açılmadı. Şarjı bitmişti. Zamanında şarj etmediğim için kendime lanet ettim. Çekmecelerde mum aramaya başladım. Mumu bulduktan sonra üst dolaplardan çay tabağı aldım ve mumu yaktım. Mumun sıcak sıvısını çay tabağına döktüm ve mumu oraya sabitledim. Arkamdan yine çocuk gülme ve koşma sesi geldi. Hemen arkama döndüm ve tam o sırada mutfağın kapısı kapandı. Çok korkuyordum. Mumu aldım ve yavaşça kapıya ilerledim. Belki burda annem gelene kadar bekleyebilirdim ama istemiyordum. Yavaşça kapının kulubunu çevirdim ve kapıyı sonuna kadar açtım. Bodrum katının kapısı şiddetle kapandı. Yavaşça kapıya doğru yürüdüm. O sırada sesli bir şekilde şiddetli şimşek çaktı. Bodrum kapısının kulubunu açtım. Mumu biraz ileri tuttum ama sadece 4 tane merdiveni aydınlatabilmişti. 4 basamak indim ve yine o sesi duydum, gülme ve koşma sesleri. "Kim var orada?" Sesim titremişti. Ama geri çekilmedim aniden kapı kapandı. Hemen kapıya doğru koşmaya başladım. Ne kadar zorlasam da kapı açılmadı. Hemen merdivenlere döndüm. Sanki o karanlıktan biri çıkıp ayak bileğimden tutup beni sürüklicekmiş gibi hissediyordum. Arkamdan sıcak bir nefes, "kör saklanbaç oynamaya ne dersin?"dedi ve elimdeki mumu söndürdü.