Yankı, çok iyi ama çok fazla pis işlerle uğraşan birisi. Asla sesizliğinden ve sabrından ödün vermeyen aynı zamandada, zamanında yaptığı hatalardan pişmanlık duyan ama onları yapmaya hala devam etmek istemeden, devam eden iyi kalpli bir adam. Her yerde derin düşüncelere dalabilen kendine acı çektirmeyi seven şizofreni bir insan.
Yankı, yine bir gün su dağıtırken araçta derin düşüncelere dalıyor. Suyu vermek için arabadan iniyor ve arka kapıyı açarak suyu alıyor, omzuna koyuyor. Hala o kafasındaki düşüncesiyle yoluna devam ediyor.
Geldiği yer pis yıkık dökük 6 katlı bir bina. Binaya yangın merdiveninden girerek suyu hiç konuşmadan teslim ederek boş damacanaları da aldıktan sonra dışarıya çıkıyor ve arabaya tekrardan dönüyor. Yankı her zaman gövdesi dik ve başı yerde yürüyen bir insan. Boş damacanaları arkaya koyduktan sonra kapıyı kapatarak arabaya biniyor ve farklı farklı yerlere su dağıtımı yapıyorlar. Aslında Yankının asıl işi bu değil ama Yankı her işte iyi olduğu gibi bu işide iyi yapıyor.AKŞAM SAAT 17:30
Yankı işten çıktıktan sonra yürüyerek eskiden tanıştığı, otoparkta bekçilik yapan Kerim amcanın yanına gelir.
KERİM AMCA;
Nerde kaldın Yankı ? Saat kaç ? Otoparka bakmak istemiyorsan senin yerine başkasını bulayım ha !Kısık bir sesle başını yerden salayarak kaldırırken şöyle der
YANKI;
Çık, Gerek yok.KERİM AMCA;
Hadi bana müsade. Kendine iyi bak !YANKI;
Se- sendeder ve Kerim amca arkasını dönerek giderken elini kaldırarak sağa sola sallar. Yankı kulübeye geçer ve dizi izlemeye başlar. Normalde dizileri izlemez ve sevmez ama vakit geçsin diye izler. Zaman bir türlü geçmek bilmez, bu böyledir ne zaman, zaman geçsin istersin o zmn zaman hiç geçmiyor denilebilecek kadar yavaş geçer.
SAAT 20:00
Bir anda kulübenin kapısı açılır ve Bi ses yükselir:
-Geldim ! Birleştir bakalım avuçlarını
Gelen genç bir kızdır ve direkt yankının yanındaki sandalyeye oturarak saymaya başlar :
-Çerez, kuruyemiş, karpuz, peynir, Antep fıstığı tabikide bu ayrı bu benim sana dokanıyor. Ama sanada en sevdiğin börekten yaptım şekli gene kötü oldu idare edeceksin artık ve son olarkta en sevdiğin taze sıkılmış limonatadan getirdim kendimede soda. Eee nasıl buldun bu günkü menümüzü?...
-Kerim amca!?
YANKI;
Kerim amca işten ayrıld.-Siz kimsiniz ? Nasıl işten ayrıldı ? Kötü bişey mi oldu yoksa, hasta falan mı ?
YANKI;
Memleketine dönmesi gerekiyormuş.-Eham neden bana söylemedi acaba ? Herhalde söylemeyi istemedi. Biz Kerim amcayla dizi izledikte hep. Sahi Kerim amca gitti biliyordun mademise neden aldın elimdekileri ?
YANKI;
Sen verdin !?~Kız yere koyduğu malzeme çantasını yerden kaldırır ve içine tekrardan koyması için yankıya doğru içini açar ve gülümser~
~Yankı aldığı malzemeleri tekrardan çantanın içine koyar~
-Teşekkürler... Kusura bakma !
Kız son sözlerinize söyledikten sonra gözleri görmediği için kapının hemen yanına koyduğu bastonu alarak dışarıya çıkar otoparkın hemen dışına çıktığı anda yağmurun şiddetli bir şekilde yağdığını farkeder ve o sırada tek eliyle kapşonunu kapatır ve gök gürlemesini ve yağmurun sesini dinlemek için bi kaç saniye beklerken arkasından bir ses gelir ve o yöne döner;
YANKI;
Baksana...