《•Coup De Foudre Amoureux°Jaywon•Sunsun AU•》

. . _ _ _ ._ _ _ _

"Günaydın, nasıl hissediyorsun?" Niki'nin sorusu Sunoo'nun bozulan sinirlerini daha çok bozmuş olmalıydı ki elini tuttuğu arkadaşı için olan endişesini saniyelik olarak unutup "Mükemmel hissediyordur amına koyayım." demişti. Yüz yüze konuşmalarda son derece nazik olan birisinin bu şekilde ani çıkışması odadakileri daha çok gererken Jungwon seslere uyanmış ve Jake'in kolunun üzerine uzandığını fark edip hemen kafasını kaldırmıştı. Oturduğu sandalyeden kalkıp Jake'in açılan gözlerini görünce doktor çağırmayı düşünse bile Sunghoon çoktan bunu halletmişti. Odaya giren doktor beyin sarsıntısı olmadığından emin olmak için kontrolleri yaparken "Evet beyin sarsıntısı olduğunu düşünmüyorum, yine de tam kontroller için alçıların çıkmasını beklemeliyiz." dediğinde Jake'in "Ne kadar burada kalırım? Ödevlerim birikirse nanay." demesiyle birkaç saniye bekleselerde Niki gülünce diğerleri de gülmelerini tutamamıştı. Arkadaşları bu durumda bile ödev düşünüyordu. "Birkaç haftaya taburcu olursunuz." Doktor bile Jake'in bu sorusuna gülmüştü, hatta odadan çıkarken de gülmeye devam ediyordu.

"Ben yaparım ödevlerini." Heeseung'un dediğine minnet dolu bir bakışla karşılık veren Jake ardından gelen "İyileştikten sonra kantinden ne istersem almaya sen gideceksin, bir ya da iki hafta boyunca. Ne kadar acınası olduğuna bağlı." cümlesini duyunca yüzünü buruşturmuştu. Heeseung'un gülen yüzünden güç almışçasına "Ben de istediğin abur cuburları istediğin zaman alırım." diyen Sunghoon ile ondan da bir karşılık bekleyen Jake gözlerini kıstığında Sunghoon "Sen de benim fizik projemi yaparsın." dediğinde Jake gülmesini tutamamıştı. Fizik onun için çocuk oyuncağıydı.

Sunoo "Sana tatlı yapıp getirdim, al ye. Ve hayır içine babamın çekmecesinde bulduğum uyuşturuculardan katmadım." dediğinde Sunghoon ve Heeseung şokla ona bakmıştı. Jungwon ve Niki, Jake'in oturmasına yardımcı olurken Jake'in gözleri odayı turlamıştı.

Odada aradığı kişiyi bulamayan Jake Sunoo'ya bakarak "Bu seferliğine demek istedin herhalde?" dediğinde gülerek kendisine uzatılan kabın içindeki kurabiyelerden ağzına atmıştı. Onu güldürmek için yapılan bu şakalar hissettiği gerginliği üzerinden atmasında büyük rol oynuyordu. Vücudunu hareket ettirmek bile ona büyük bir acı veriyordu.

"Ne yani kaç yıl önce yaptığım bir hatayı yüzüme mi vuracaksın?" Sunoo'nun isyanından sonra Niki, Heeseunglara dönerek "Bir keresinde babasının çekmecesinden bulduğu tozları, kabartma tozu diye keke atmış. Bize yedirmişti, e tabi biz de hastanelik olduk. Tabi baya olay çıkardıktan sonra. Anlarsınız ya, kafamız uçmuştu resmen." dediğinde Sunghoon ve Heeseung korkulu gözlerle Sunoo'nun Jake'e uzattığı kurabiye kabına bakmıştı.

Sunoo "Ağrı kesici niyeti de görür." dediğindeyse ikisi de yutkunmuştu. İkisinin bu tepkisine gülmeden edemeyen Jungwon Jake'in sırtına yastık koyduğu sırada "Jay nerede, onu göremedim." diyen Jake'e omuz silkip bilmediğini belli etmekle yetinmişti.

"Baban uyuşturucu satıcısı mı?" Sunghoon'un sorusu ile hepsi duraklayınca kendini bırakan ilk kişi Niki olmuştu. Arkasındaki ziyaretçi koltuğuna kendisini bıraktığı gibi gülmeye başlamıştı. Sunoo da gülmesini tutma gereği duymadan Sunghoon'a bakarak "Polis." demişti. Heeseung arkadaşının saflığına şok içerisinde yaklaşırken Jungwon gülecek gücü kendisinde bulamıyordu. Jake de gülmesini tutmaya çalışıyordu çünkü güldüğünde her yeri çok acıyordu. Sunghoon ise kendisine gülerek bakan Sunoo'nun gülüşünü mest olmuşçasına izliyordu. Arkadan Niki'nin gürültülü kahkahaları gelse bile zaman öyle yavaşlamıştı ki etrafınaki sesler yok olurcasına kulaklarında uğuldamaya sebep olmuştu. Kendisine bakarken gülmesini hiç bu kadar istediğini hatırlamıyordu. Önceden de istiyordu ama bu manzarayı gördükten sonra daha çok isteyeceğinin tasdikini kalbi çoktan yapmıştı bile.