Halkın diline Cennet Sokakları tabiriyle geçen bu kasaba ahşap evleri ve her evin bahçesindeki beyaz çiçekleri ile halkı tarafıdan sevilen bi yerleşim yeridir. Kasabanın sevilen genci Vern yaşlılar,ayyaşlar ve çocuklar tarafından kahraman olarak gözükür. Vern kasabada okul imkanları olmadığı için ve ayyaş babası yüzünden ilkokul üçüncü sınıfta okulu bırakmak zorunda kalır ve kasaba yakınlarında büyük bir hotelde işe başlar. Vern çalıştığı otelde 17 yaşında işten ayrılır ve kasabaya döner, kasabada amcasının restoranında işe devam eder. Vern 21 yaşına kadar biriktirdiği parası ile araba almaya karar verir ve kasabanın yakınından geçen bir trene biner, şehre doğru yola çıkar para çantasını sıkı sıkı tutarak uykuya dalar ve ertesi sabah uyandığında kendini new york tren garında bulur, trenden iner. Tren garının restoranına karnını doyurmaya giderken esmer çirkin bir adam mavi gözlü,güzeller güzeli,kumral kızını elinden tutarak zorla trene sokmak istiyordu. Vern bir kıza bakıyor bir babasına bakıyor hiç bi şey diyemeden yoluna devam ediyordu çünkü, Vern karıncayı bile incitemeyecek, mütevazi, yakışıklı, güzel vicudlu bir erkekti. Sonunda lokantada bir masaya oturup yemeğini yedikten sonra araba galerisine gider, kıpkırmızı bir 1996 model ford mustang beğenir ve alır. Yeni arabasıyla kasabaya doğru yola çıkar ertesi sabah kasabaya vardığında bütün dükkanlar açılmış, yaşlılar evlerinin önünde oturmuş, yoldan geçerken hepsi Vern'e bakıyordu. Vern evinin önüne geldiğinde babası yeni uyanmış evin balkonunda oturuyordu arabayı görünce çok şaşırdı Vern arabayı park edip babasının yanına oturdu, babası -Araban güzelmiş kaç dolar bu? Dedi. -Orasını boşver baba param bitmedi.
Diyerek uyumaya geçtiğini söyleyen Vern arabanın anahtarını salonun duvarındaki çiviye asarak yatağına gitti. Babası kasaba şarapçısının dükkanına gitti, üç saat sonra eve döndüğünde Vern hala uyuyordu babası arabanın anahtarını alıp biraz gezmek istemişti arabayı çalıştırıp kasabadan uzak bir yere gidip düz bir yola çıktı hız yapmaya başlamıştı yoldan çıktığını fark edeneyen babası anında önüne çıkan ağacı fark etti ve ağaca çarpmamak için direksiyonu bir yöne kırdı, hemen solundaki küçük kanyona yuvarlandı küçük bir baygınlıktan sonra kendine geldi ve anahtarı alıp eve doğru yola çıktı, akşam olmadan eve ulaşmıştı, Vern daha uyanmamıştı anahtarı yeniden duvara astı ve yatağına yattı. Akşam saat 4 gibi uyanan Vern mutlu bir şekilde yataktan kalktı ve bahçeye doğru yöneldi fakat arabası olduğu yerde yoktu, şaşırdı ve babasının yatak odasına gitti anneside babasıda uyuyordu, babasına sessizce sordu
-Baba arabam nerde?
Babası sızmıştı bi şey demedi. Vern hemen kasaba şerifliğine doğru koştu şerife durumu anlattı şerif ve Vern başka bir arabayla Vern'in arabasını aramaya çıktılar heryere baktılar arabayı bulamadılar bakmadıkları tek bir yer vardı, küçük kanyon. Vern ve şerif kanyona gittiler. Vern arabadan iner inmez kanyonun kenarına doğru koştu işte ordaydı, hemen bir vinç çağırıp arabayı çıkarttılar ve kasabaya gittiler. Vern son kalan parasını tamirciye verdi. Şerif araba hakkında soruşturma açtı, Vern eve döndüğünde babası kalkmıştı durumu anlattı ve babası şaşırmış gibi yaptı. Tam bir hafta sonra görgü tanıklarına göre kaza yapan kişinin Vern'in babası yaptığı ortaya çıktı, Vern çok sinirlenmişti arabayı tamirciden yapılmış bi şekilde alıp eve geçti babasına hiç bi şey söylemedi içine attı ve uyumak için yatagına gitti. Ertesi sabah kalktığında evlerinin yanında bir kamyon vardı dışarı çıkıp kamyona baktı, kamyondan eşyalar iniyordu anlaşılan biri taşınıyordu Vern gidip selam verdi kamyon şoförü ve eşya taşıyan hamallar selamına karşılık verdi ama Vern'i sinirlendiren bi şey vardı evi kiralıyan esmer çirkin adam selamına karşılık vermedi, Vern adamın yanına gidip ismini sordu adam asık bir suratla
- ismim Hadwin dedi
Vern bir an adamı biryerden tanıdığını sandı
-Yardıma ihtiyacınız olursa yan evdeyim. Dedi.
Hadwin;
-İhtiyacım olmaz.
Vern bu adamı hiç sevmemişti tam giderken evden bir kız çıktı, bu o kızdı
Vern adamı ve kızı tren garında görmüştü hatırladı, gidip selam vermeye kalmadan adam
-Geç içeri! Diye kıza bağırdı.
Vern evine geçip üstünü giyindikten sonra amcasının lokantasına gitti ve işe yeniden başladı, akşam oldu ve evine geçerken kızın babası sarhoş olmuş sallana sallana evine geçiyordu. Vern cebinden anahtarı çıkarıp evinin kapısını açtı içeri girdi, aradan 30 dk sonra yan evden sesler geldiğini duyan Vern aldırış etmedi, sesler kesilince kapının önüne çıktı ve o kızı gördü, biraz bekledikden sonra kızın kapının önünde ağladığını farketti, Vern yanına gitti konuşmak istedi.
-Merhaba.
Kız hala ağlıyordu.
Vern üsteleyerek;
-Yardımcı olmak istiyorum. Dedi.
Kız;
-Babam. Diyerek ağlamaya devam etti Vern;
-Bekle burada. Diyerek içeri gitti, salonda kutular vardı, banyoya doğru yöneldi ve kapıyı yavaşça açtı yerde kan vardı, hemen perdenin arkasında kırmızı sıcak suyun içerisinde kızın babası, Vern şaşırdı ve koşarak kızın yanına gitti, kız hala ağlıyordu yanına oturdu ve omzundan tutarak
-Ağlama. Dedi.
Kız, gözlerini silip Vern'e baktı ve
-Teşekkür ederim.
Vern;
-Sana söz veriyorum ki seni bu durumdan kurtaracağım...Devamı bölüm ikidedir...