I love your sister

|5|

Jeongin

Sabah bu sefer tam vaktinde kalkmıştım. Sanırım dün geç uyuduğum içindi. Tabii çok geç uyumamıştım ama yine de geç bir saatti. Ve birkaç gündür de erken uyuyup erken uyandığımı da varsayarsak, kesinlikle geç bir saatte uyumuştum. Saat 06.59'du. Yani direkt 7'ydi işte. Bugün yürüyecektim ama Hyunjin Hyung, Ablam ve Woo ile yürüyecektim. Woo ile yürümek harika bir şeydi. Sürekli espiri yapıyor, güldürmek için şebekleşiyordu. Bence en eğlenceli yürüyüşler onunla oluyordu. Hemen Woo'ya mesaj attım.

İnstagram konuşması

Yangconginn
WOOOOO
BUGÜN YÜRÜYORUZ DEĞİL Mİ?

Woolcano
Evet yürüyeceğiz. Geleceğim sizin eve doğru.

Yangconginn
Tamam bekliyorum ben seni hayatım

Woolcano
Bekle beni flörtüm

Yangconginn
KDKFKDPEKDKDŞKEŞEKDNDK

Woolcano
KDCLLDLEĞEKDLDKDJDKS NEYSE ben üzerimi değiştireceğim. Sonra yazayım sana.

Yangconginn
Tamam bende değiştireyim.
(Görüldü. 07.02)

Yataktan alelacele kalkıp kendimi banyoya atmıştım. Saçlarım yağlı gibi gözükmüyordu. O yüzden yıkama ihtiyacı duymadım. Yüzümü yıkadım ve nemlendirici kremlerimden sürüp odama geçtim. Giyinmek için dolabıma bakınmaya başladım. Kısa bir bakışmadan sonra pijamalarımı çıkardım ve rahat bir bol ve kırmızı bir eşofman, üstüne de rahat ve krem rengi bir hoodie giymiştim. İdare eder bir kombindi. Çantama dün yaptığım ödevleri tıkıştırdıktan sonra tarağımı masanın üzerinden alıp saçlarımı taramış, yerine bırakıp çantanın fermuarını da kapatmıştım. Dünden artan parayı da cebime sokup komidindeki telefonumu almış, onu da atmıştım cebime. Aşağıya inerken, cebimden telefonu çıkarmış, ekranın kilidini açmadan saate bakmıştım. 7 dakika içerisinde yaptığımı görünce ise gururlanmış, göğsümü kabarta kabarta merdivenlerden inmiştim. Mutfağa indiğimde ablam beni şaşırtarak çoktan kahvaltıyı hazırlamıştı. Ben kendi tabağımı ablamın yaptığı ıbıdık gıbıdık her türlü şeyle doldururken, ablam da pijamalarını değiştirmeye gitmişti. Yani sanırım. Her neyse ben yemeye devan edeyim. Tabağımdaki yoğunluk azalmaya başlarken ablam yukarıdan ayaklarını patırdata patırdata gelmişti ve elindeki arabanın anahtarı mıydı? Yanlış görüyor olamam. Bu babamın bana vermediği arabanın anahtarı mı? Bu bizim arabanın anahtarı mı? BU BİZİM MERCEDES 4MATİC'İN ANAHTARI MI? VALLAHİ DE O BİLLAHİ DE O. Tanrı'm. Tanrı'm lütfen arabayı ben süreyim. Lütfen lütfen lütfen lütfen. Zaten ablam araba sürmeyi sevmez ama, ne olur ne olmaz. Ben yağcılığımı yapayım. Aha ablam masaya geliyor. Hemen sandalyemden kalktım ve onun sandalyesinin arkasına geçip çektim oturması için. Garip garip bana baktıktan sonra oturdu. Ben de masaya yaklaştırdım sandalyesini. Bana tekrar garipçe bakarken ben ona gülümseyip tabağını aldım. Kalan omletleri koyup, kasesine yosun çorbasını koyduktan sonra -sadece doğum günlerinde veya doğum sonrası yenmesine rağmen bizim evde her dakika pişen ve ablamın bağımlısı olduğu çorbaydı bu- başka bir tabağa da pilavını ve haşlanmış bıldırcın yumurtasını yerleştirmiş, çubuklarla beraber önüne sunmuştum. Bana kısaca dönüp bakmıştı, sonra ise benim kaşığımı alıp -benim tiksindiğim fakat ablamın ne olursa olursun yapabildiği bir şekilde- çorbasını kaşıklamaya başlamıştı. Ona garip garip bakarken, o ise bana düz bir ifadeyle baktı ve ağzı dolu doluyken

Haejin
Ne?

Jeongin
Ne ne ablacığım?

Haejin
Ay jeongin ya, bu hallerin çok güzel bana hep yağcılık yapsan keşke.