pijama keyfisi.

19 5 0
                                    

Ayşeden..

Beni kapiya kadar getirdi ve ben gözden kaybolana kadar bekledi. Gerçekten utanmıştım, insanlara yük olmaktan nefret ediyorum. Borcumu ne şekilde olursa olsun ödeyeceğim. Buarada iki kat kaldi eve ulaşmama. Bu merdivenlerden daha şimdiden bıktım. Tabi telaştan bunlara haber de vermedim ben inşallah polise falan haber vermemişlerdir. Kapiyi usulca çaldim ve üç saniye geçmeden kapi açildi karşimda endişeli bir adet elif kizgin bi adet nida sinirli bi adet sinem mevcuttu. Üçüde ayağima odaklaninca hepsi endişeye kapildi. ' ne oldu sana', ' ayağin neden sargili', ' bu saate kadar neredeydin?' gibi çesitli sorular sordular. Benim aksime onlar bomba gibi zindelerdi bense sadece pijamalarimi giyip yatmak istiyodum, pantolonum falan hep kandı. Kızlara olanlari anlattim, ayagimi kestigimi, sonra bayildigimi, tunanin beni buldugunu, hastaneye goturdugunu , telefonumun şarjinin bittiğini falan herşeyi anlattim. Sonra elif beni odaya taşidi pijama sabah çikardigim pijamalarimi giymeme yardim etti son olarak yatagima yatirdi alnimdan öpüp sıkıca sarildiktan sonra kızlarla film izleneye gitti. Gider gitmez elif gözlerimi kapattim kendimi uykunun kollarina attim.

21 saat sonra..
Ayy nasılda yorgun hissediyorum. Bi bardak su içiyimde tekrar yatiyim heralde saat sabah alti falan guneş yeni yeni doğuyo galiba.. Laan elif yok tv karşisinda mi uyudu yoksa bunlar, oy kiyamammm yada kıyarim. Gidimde hepsini uyandiriyim. Yataktan kalktim topallaya topallaya salona girdim oha kimse yok! Lan bunlar bi başina haber bile vermeden nereye gittiler sabahin koründe. Nerde benim telefonum?
Ohaaaaaa saat 19.45 mi? Ben bu saate kadar nasil uyudum? Nie beni uyandirmadilar? Bilmiyo mu bunlar ben evde tek basima korkarim. Salak kafam bide diyom güneş daha yeni yeni doğuyo. Güneş resmen batmak üzere. Listede ilk elifin numarasini gördüm hemen ara tuşuna bastim
Dıt dıt dıt " uyandin mi knki" diye sordu mal. Etraftan bi sürü ses geliyodu. " nerdesiniz siz? Bilmiyo musunuz tek başima korktugumu birakmişsiniz evde bi başima beni." diye triplere girdim. " bebeğim ya kiyamadik, mışıl mışıl uyuyodun, geliyim seni de aliyim sahildeyiz, oturuyoruz öyle bunaldik evde evde." bu davete icabet etmek gerek harbiden bunaldim biraz deniz havasi iyi gelir banada. " tamam kaç dk ya gelirsin?" diye sordum " 20 dk ya" sesi civil civildi. " tamam cabuk ol" deiyerek telefonu kapattim. Direk banyoya koştum. Saçimi yikadim hafif bi makyaj yaptim sonra da nemli saçlarimi kuruttum. Pijamalarimi çikarttim, acaba ne giysem hava cok sicak bol bi şhort giydim siyah yanlarinda beyaz adidas amblemi ve çizgileri vardi diz kapagimin üzerindeydi. Adidas şhortlara bitiyorum resmen rengarenk bi koleksiyonum var. Neyse, üstunede ve yaka beyaz sade bi kisa kol giydim saçimi at kuyrugu yaptim ve telefon çaldi. Mukemmel zamanlama. Parmak arasi terliklerimi giydim aşagi doğru topallamaya başladim. Aşagida elif merdivenlere oturmuş telefonla oynuyodu. Beni görünce koluma girdi.
" nasil oldu ayağin knki" hala sesinde endişe vardi.
" yok knki şimdi cok daha iyi merak etmeyin" dedim. Ona baktiğimda gözleri parliyodu. Anladim " ne oldu enesle,bi gelişme oldu mu?" diye sordum. Onlarin ilişkisi cok komikti. Şimdi bunun abisinin ütüpaket atolyesi vardi bu elifte oraya arada yardima gidoyodu. Bi gün bunlara mal getiren atolye degisti yerine başkalari mal getirmeye başladi, evet tahmin ettiginiz gibi enesler mal getirmeye başladi. Bu da geliyo okulda bize ballandira ballandira bize anlatiyo yok çok tatli çok efendi çok terbiyeli aşkin gözü kör tabi :D bu gidiyo abisinin telefonundan bunun numarasini aliyo arada whatsap profiline bakmak için. Gel zaman git zaman hadi bunu işletelim dedi okulda. Bende tamam dedim ama kontörümüz yok hacı. Napak? Ödemeli atak. Hani çocuk efendi ya terbiyeli ya bizde tamam dedik. Abi çocuk bize öyle küfürler etti ki hala hatirladikça kızariyorum. Bu bize küfür edince pisikopat elif daha da bi hoşlandi kendi kim oldugunu anlatti. Başta biraz atar gider yapti ama sonra oda eliften hoşlanmaya başladi simdiyse sevgili gibiler elifin ilki işte. Biz üniversiteye gelirken bu da askere gidicekti, ne zamandir soramiyodum.
" usta birliği açiklanmiş ayşe " gözleri parliyo insallah antalya değildir. Ama uzak bi yerde olmasin. Bu kesin yanina gitmek isticek. Tek mi gidicek. Kesinlikle hayir hurra ayşe süş peşime, ayşe giserde nide sinem durur mu, durmaz. " neresi " diye sordum korkuyla.
" mardinn" dedi sevine sevine. Neee? Mardin mi? Ben başimi alip nerelere gidem.
" ysaa.s.s mardine mi gidecegiz?" diye sordum, yürürken. Olumlu anlamda başini salladi. "İki hafta sonra cuma aksam çikicaz pazar uçakla söncez"
Dedi. Bi kadar rahat konuşmasi beni şaşirtti. Sanki pazara elma almaya gidiyoz.
" hadi sana dondurma aliyim bekle burda" dedi cevap vermeme izin vermeden beni yolun ortasinda birakti gitti. Öküz. Kafami yan tarafa çevirdiğimde bi araba son hız üstüme geliyodu ve ellerim titriyodu. " ahhh" diye tiz bi çiğlik attim çunki kasli bi kol beni sertçe tutup cekti ve yere düştüm. " üstüne gelen hızli bi araba gördüğün zaman kaldirima çikmalisin ufaklik. Öküzün trene baktiği gibi bakarsan böcek gibi ezerler" diye tısladi karşimda ki sarışin iri çoçuk. " ayağim " dedim inildiyle tekrar kanamaya başlamişti çnki kaldirimin sivri yerine çarpmistim. İçimden Allahim çok şükür tuna burda degil beni bu halde görse yerlerdesin diye dalga geçerdi büyük ihtimal. Sarışin cocuk iki kolumdan tutup ayaği kaldirdi buz mavisi gözleri tamamen duygusuzdu
" ölmezsin korkma " diye dalga geçti. Tam o anda elif geldi " ayşe" diyerek yanimiza geldi ikimizin arasina girip koluma dolandi. İyi misin dikişlerin mi koptu acaba hadi hastaneye" diye taramali tüfek gibi konusmaya basladi sert bakislarini arada sari çocuga atmayi ihmal etmedi tabiki. Odunlarin efendisi tek kelime etmeden arkasini dönüp gitti. Mal ya gerizekali defol git işşallah daha da seni görmem diye kendi kendime konusurken elifle kizlarin yanina geldik ve ben kendimi sonunda yere attim. Elif herkese sen / ben dondurmalari dagitti banada ilerlede maraş külah dondurma satan adamdan dondurma almaya gitti. Bn bakkal dondurmasi yiyemiyorum. Yaklaşik yarim saat sonra geldi elif " aptal adam ya iki saattir dondurmayla oynuyo işsiz herif" diye söylendi . bense sadece elinde ki dondurmaya odaklanmiştim acaba ne zaman bana vercek. " al knki " dedi sonunda. Almaz miyim. " canim kardeşim benim kurban olduğum sağoll" diye yağ cektim. Kizlar tutturdu denize gircez ayaklarimizi islatcaz, benim ayak bileğim kesik diye giremem dedim onlarda vaz geçtiler ama düşünmeleri yeter çok heves ettiler diye " siz gidin bende sizi izlicem hadiii, ben halimden memnunum dondurmami yicem" diyerek ikna ettim bunlar gittiler ben kaldim tek hava karanlik ama en azindan etraf karabalik. Gelene geçene bakiyorum bi yandan da dondurma yiyorum bi kahkaha sesi duydum ama böyle çok içten gelen bi sesdi arkaya bakma ihtiyaci duydum. Bembeyaz inci gibi dişleri apaçik ortaya çikmişti. Esmer teni tamamen çiplakti altinda turuncu bi mayo vardi nerdeyse 3 numara olan saçlari yüzünü daha da ortaya çikarmisti. Esmer olmak insana en fazla bu kadar yakışır. Evet bu tunaydi. Beni görünce benim olduğum tarafa yöneldi. Allahim sana geliyorum, yarı çiplak bu çocuk ne bok yemeye yanima geliyo biri bu çocuga ahlak kurallarini öğretmeli, hemde hemennnn. Yanima gelince nefes kesen gülüşüyle " ooooo küçük bela mıknatısı, burnunu sokacak bela bulamadin mi?" benimle alay etmesi bile kalbimin ritmini değiştirmişti.
" bi iyiylik yaptiğin zaman onu hemen unutman gerekir. Kimse bunu sana ogretmedi mi?" dedim, sesim büyük ugraslar sonunda istediğim gibi umursamaz çikmişti.
"İyilik yaptiğim icin söylemedim ki ciddi anlamda soruyorum seni ne zaman görsem başin bela da" sini ni zimin girsim bisin bilidi,,, vidi vidi vidi. Alt üstü üç kez gördü.
" abartma üc kez sadece" dedim karşi cikarak ama o bakişlarini arkama yöneltti bende bakışlarini takip edip baktigi şeyi aradim. Anammm bu beni arabanin altina girmekten kurtaran sarişin cocuk. Bunlar nie böyle kötü kötü bakışıyo daha da önemlisi sarışın çocuk nie bana doğru geliyo...
" başini belaya sokmadan dirabiliyo musun?" dedi ama bakışlari benden çok tunayı kesiyodu ama arada beni de kesiyodu. Ama bakışlari beni soyuyo gibiydi sanki acaba çiplakken nasil görünüyosun gibi soruyodu. Töbest." abartma sadece bi kere gördün beni." dedim. Bu millete ne oluyo ya.
" bir mi?... İmmm hayir iki kez ilkinde elinde bi market arabasiyla dört nala koşuyodun?" oha bi da nerden çikti. Alt dudagini isirdi ve beni baştam aşagiya iki kez süzdü, gercekten beni rahatsiz etmişti bu yaptigi. Allahtan açik seçik giyinmiyordum. " neyse sonra görüsücez" dedi sırıtarak.
" ben almıyım, sen kendi kendine görüşürsün." dedim en gıcık ses tonumla. O ise yamuk bi gülüşle bana karşilik verdi ve arkasini donup gitti. Tuna bana sert sert bakerken " özürlü falan mi bu? " diye sordum. Soruma cevap vermek yerine " boş zamanlarinda ki hobin başini belaya sokmak falan mi?" diye sordu. Aslinda ben boş vakitlerimde boş boş otururum ama arada böyle talihsizlikler oluyo demek istedim. Ama demedim. Diyemedim.

Okuyanlara en içten dileklerimle teşekkur ederim.

BİR ÜNİVERSİTE HAYALİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin