My sweet bully /minsung/

1.1

Ertesi gün, kendimi Minho'nun benim için hazırladığı her şeye zihinsel olarak hazırlarken okula hazırlanıyordum. Yeni keşfedilen gücünü ne pahasına olursa olsun kötüye kullanacağını açıkça belirtmişti

"Bu sözleşmeden çıkmanın bir yolu olmalı..."

~~~

Dışarı çıktığımda güneşin ışığı kör ediciydi. Sokağa doğru yürürken görmek isteyeceğim en son kişiye çarpmıştım. Daha spesifik olarak, göğsüne çarptım, bariz bir şekilde yumuşak darbe ile netleşmişti bu

"Hey!" Minho bana dik dik bakarken burnunu kırıştırdı

"Minho? Burada ne yapıyorsun?"

Baştan beri bu kadar duygusuz olmak istememiştim ama sersemlemiş sabah beynim bunun ağzımdan çıkmasına izin vermişti

'Bekle ya... Nerede yaşadığımı nereden biliyor?! Beni mi takip ediyor yoksa başka bir şey mi?

"Vay canına, kaba. Her şeyden önce, bana karşı daha kibar olmalısın"

"İkincisi-- Birkaç şeyi daha açıklığa kavuşturmak istiyorum"

"Dün gece bunu çok yapmadın mı zaten?"

Şimşek hızında, Minho'nun eli yakamdan tutmak için uzandı ve agresif bir şekilde beni ileri doğru çekti

"Kapa çeneni ve dinle!"

'Tabii paşam başka arzun kocacım' teslim olurcasına ellerimi kaldırdım

"Güzel" beni aynı kabalıkla bıraktı. Biraz tökezlemiş ve tekrar dengemi geri kazanmıştım

"Artık okulumuzun yakışıklı ve en popüler çocuğu olduğumu biliyorsun"

'Ona göre...'

Minho yaptığım ifadeyi gördü ve başka bir sinirli bakışla bana vurdu

"İstediğim her erkeği istediğim zaman elde edebilirim"

'Yine ona göre'

"Bununla birlikte, bu çiftin sözleşmesi çok eğlenceli olabilir gibi görünüyor. Bu yüzden, denemeye hazırım. Kendini fazlasıyla kutsanmış say bence"

"Nasıl olduğunu anlamıyorum Minho"

"Çünkü Han... Benim isteğim olmasaydı, şu anda burada olmazdın bile"

'Başımın üstünde tutmaya devam edecek, değil mi?'

"Her neyse" dedim gözlerimi devirerek

"Her neyse? Minnettarlığını böyle mi gösteriyorsun?" Minho parmağıyla göğsümü sertçe dürttü

"Hadi Han. Biraz saygı göster ve bana düzgün bir şekilde teşekkür et"

kendi kendime usulca homurdandım

'Etrafta kimse yok. Onu bir kez eğlendireceğim'

"Teşekkürler"

Bana ters ters baktı "Zayıf ama kabul edeceğim. Şimdi gel"

Elini bana uzattı "Beni okula bırak. Herkes bizi birlikte görecek ve benim olduğunu bilecek"

"İyi"

'Bekle bir dakika. Bu benim şansım!'

"Bir şartla"

Minho bana tek kaşını kaldırdı "Pazarlık yapacak bir nedenin olmadığını biliyorsun, değil mi?"

"Biliyorum. Ama yine de deneyeceğim"

Minho sabırsızca bana bakarken kollarını kavuşturdu

"İyi, devam et"