yeni bölüm geldii, oy verip çokça yorum yapın çünkü mutlu olmak istiyorum. keyifli okumalar 🔮
berk'in attığı son mesajı gördükten sonra telefonunu kapatıp kenara bıraktı. berk kendi numarasını ararsa meşgul çalacaktı ama yapabileceği bir şey de vakti de yoktu.
gözyaşlarını da durduramamıştı zaten. hiç sevmiyordu bu durumu. berk'e karşı duygularını yönetememeyi, aklıyla değil kalbiyle hareket etmeyi ve o kalbin bütün bedenini ele geçirmesini, dur da diyememeyi sevmiyordu. aynadaki görüntüsüne bakıp silmekten yorulduğu gözyaşlarını bıraktığında hemen birazdan yanına berk'in gelecek olması düşüncesine odaklandı.
ne diyeceğini de bilmiyordu. ne denebilirdi ki onca yaşanandan sonra? neden geldin? iyi ki geldin? seni seviyorum? senden nefret ediyorum? hangisi olursa olsun ne de olsa bu söyleyeceklerinden hepsi aynı kapıya çıkıyordu.
lavabonun kapısı tıklatılıp ardından usulca açıldığında berk'in olduğunu biliyordu kalbi.
"berk."
sevdiği kızın ağlayarak uzaklaştığını görmüştü zaten ama karşısında, bu kadar yakınında ağlarken görmek hala içinin sızlamasına sebepti. o gözyaşlarını görmek istemiyordu ki, gamzelerini görmek istiyordu.
sarılmak istiyordu ona tam da şuan. yine 'bana sarılır mısın?' demesini ve sonra sırtından kendine çekip sıkıca sarmayı, kıvırcık nefeslerini sevip 'geçecek bitanem geçecek' demeyi çok istiyordu. sarılamıyordu ama, aralarındaki o görünmez katı cam engel oluyordu her ikisine de. berk'in tarafında ise daha dayanıksızdı o cam, engeli kırabilmeyi bir başarabilse hiç durmadan günlerce aylarca sarardı sevdiğini.
"aybike? iyi misin sen?"
"iyiyim, iyiyim teşekkür ederim."
"yalan söylüyorsun."
bakışlarını devamlı kaçıran kızın sabitlemesini sağladığında da devam etti.
"o çocuk canını sıkacak bir şey mi söyledi sana? rahatsız falan mı etti yoksa seni?"
"hayır, hayır berk hiçbir şey olmadı. bir şeyim yok gerçekten. tolga'yla konuşmuyorum zaten artık, hiçbir şekilde. arkadaşım da değil."
bu açıklamayı yapması gerekiyor muydu bilmiyordu ama içinde bir şeyler yapmasının gerekli olduğunu söylüyordu ona.
sarılmak istiyordu. içinden geldiği gibi doya doya sarılmak. gözlerini kapatmak ve kendini berk'in kokusuna gömerek sadece onu hissederek ona sarılmak. o kadar iyi gelirdi ki şuan bu. yapamadı ama kolları yerinden kalkmadı. bunu yapamadığı için de yeniden gözleri doldu karşı bir tepki olarak. yine ağladı.
tolga'yla konuşmadığını ve iletişimini tamamen kestiğini söylemesiyle içindeki bittiğine inandığı mutluluk dalgaları hareketlenmişti yeniden. artık onunla da konuşmuyordu evet ama buna da tamamdı. onu sevmemesini kabullenebilirdi belki, başkasını da sevmeyecekse. genç kızın dinmeyen yaşlarıyla yüzü düştüğünde ona doğru bir adım atıp yüzüne, yanaklarına doğru elini götürdüğünde de ne yapacağını bilemeyen kız ona dokunmasına izin vermeden çıktı hızla lavabodan.
neden böyle bir şey yaptığını bilmiyordu, çok öfkeliydi zaten bunu yaptığı için kendine. ama başka bir yol da bilmiyordu. berk'in sesine, şefkatine, çok özlediği sevgisine onun karşısında dayanabilirdi belki ama dokunuşuna dayanamayacaktı. o an yapabileceği tek şey çıkıp gitmekti ve daha fazla düşünmeye zamanı olmadığından bunu yaptı. kendinden nefret edeceğini bile bile.
berk: gitti
yanımdan öylece çekip gitti
yüzüne dokunacaktım, istemedi dokunmamı
kaçtı benden
gözyaşlarını silecektim
sarılırdık bile belkibilinmeyen numara: ben gerçekten salağım/
tam bir salağım ben/
öyle böyle değil ama/
orada, senin tam karşındayken gidilmezdi biliyorum/
böyle bir saçmalığı da tek ben yaparım onu da biliyorum/
of berk ne yapacağımı bilemez bir haldeydim ama gerçekten elim ayağıma dolaştı/berk: ya üff seni mi bekleyip durucam ben gidiyorum
bilinmeyen numara: ya dur gitme nereye
kelimelerimi toparlamaya çalışıyodumberk: kompozisyon yarışmasına katılmıyosun bilinmeyen numara, kırık kalbim iyileşsin diye yalandan teselli vereceksin alt tarafı
bilinmeyen numara: ben teselli vereceksem bu gerçekçi olur yalandan değil
berk: her neyse
bilinmeyen numara: ve özür dilerim sevgilim/
seviyorum seni berk
HAYIR HAYIR GİTTİ Mİ O/berk: what
berk kişisi tarafından engellendiniz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
aslında | ayber
Ficção Adolescentebilinmeyen numara: sen değil, sana benzeyen her şeye ihtiyacım var berk: kimsin? bilinmeyen numara: şimdilik yolunu kaybetmiş biri diyelim ve bir de seni anlamak isteyen