Jisoos:
Hey, merhaba!Jeongcheol:
Sen kimsin?Jisoos:
Hoong Jisoo,
Ama sen bana ''Daddy'' ya da
''Joshua'' diye seslenebilirsin.
Uhm, hatta
''Daddy'' demeyi tercih edersin?Jeongcheol:
Pardon?
Anlamadım da,
Sen Hong Kong kralı falan mısın?Jisoos:
Hayır,
Çinli bile değilim!Jeongcheol:
Ah, bu umrumda değildi?
Her neyse,
Biraz ağlamak için,
izin istiyorum.
Beni affedin.Jeonghan, son mesajı aldıktan sonra boğazını temizlemek için öksürdü, içinde garip bir his uyandı ve az önceki olaydan ötürü ise ne hissedeceğine dair tam olarak bir fikri de yoktu. Telefonunu tekrar eline alıp Twitter hesabına girdi. Kullanıcı adının hala "Jeongcheol" olduğunu fark etti ve kalbinde bir değişiklik isteği doğdu. Kararlı bir şekilde kullanıcı adını "Jeonghan" olarak ayarladı. Güncellemesini kaydetmek için parmağını kaydırarak bekledi. Ardından telefonunu yatağın üzerine bıraktı, gözlerini ise boş duvara dikti. İçindeki tanımlayamadığı duygular birbirine karışıyordu sanırsam...
-
Merhabalar,
Daha öncesinde okumuş olduğum bu hikayeyi ingilizceden türkçe'ye sizin için çevirdim, eser bana ait değildir. Orijinal haline ise @jihoonfiqs hesabından ulaşabilirsiniz.
İyi okumalar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
text message ;; jihan
FanfictionHong Jisoo, kalbi kırık olan Yoon Jeonghan'a mesajlar gönderir...