Sehun ve Junmyeon aynı evde yaşamaya başlamışlardı bir kaç aydır...İkisi gayet uyumlu bir çiftti. Ama bu uyumları Junmyeon'un ondan sakladığı şeyi öğrenmesiyle bozuldu.
"Nişanlı olduğunu bana niye söylemedin Junmyeon?" Sehun gördüğü magazin haberinden sonra neye uğradığını şaşırmıştı. Bu haber Junmyeon'un nişanlısının Amerika'dan Kore'ye dönmesiyle yapılmış bi haberdi. Sehun bunun üzerine kalkıp şirkete gitti ve adeta Junmyeon'un odasına daldı.
"Bunu nerden öğrendin sen ?" Junmyeon soğuk kanlılıkla sormuştu bunu.
"Tüm magazin haberlerinde bu yazıyor. Bugün nişanlın dönmüş Amerika'dan..."
"Önemsiz bir şey takılma o kadar. "
Sehun çıldıracağını hissetti o an.."Nasıl önemsiz bi şey ya ? Sen nişanlı olduğun halde bunu benden sakladın. Hem beni hem de nişanlını aldatıyorsun farkında mısın?" Junmyeon'un masasının üzerindeki bibliyu aldı. Tam ona atacağı sırada vazgeçip duvara fırlattı. Biblo büyük bi gürültüyle parçalanmıştı.
"Hey sakin ol. Bu nişan olayı çok önemsiz. Ta ben 20'lerimdeyken olmuştu. Şuan 30'larımdayım ve hala nişanlıyım. Benim nezdimde pek bi önemi yok.."
"Ama benim için önemi var anlıyor musun ?"
"Dediğim gibi formaliteden bi nişandı. Takılma bu kadar. Ve lütfen sakin ol artık. Herkes bizi duyuyor. Aramızdaki ilişkiyi duymalarını istemiyorum. "
"Sakin falan olamam anladın mı ? Şimdi şuan da bu ilişki bitecek."
Bunu duyunca Junmyeon o an fazla gerilmeye başladı. Kalktı ve onun yanına gitti..."Saçmaladığının farkındasındır umarım. Saçma bi nişan için beni terkedemezsin."
Sehun artık kendini sakinleştirmeye çalışıyordu. "Haberlerde düğün tarihinizin ne zaman olacağı bile tahmin edilmeye başlamış. Ben bu kadar şeye rağmen bu ilişkiyi sürdüreceğimi sanmıyorum. Sana olan güvenim çok kırıldı. Önceden herkesten çok sana güveniyordum oysa şimdi. Ayrıca devam edemem benim bi gururum var." Bunu dedikten sonra arkasına bakmadan şirketten ayrılmış, Junmyeon'un peşinden gelmesine aldırmamıştı. Doğruca onunla kaldığı eve gidip eşyalarını toplamış sonra da eski evine geri dönmüştü. Bi süre Junmyeon'un telefonlarını açmamıştı..
Lakin Chen ve Chanyeol'ün girişimleri sonucunca akşam yemeğine davet edip ikiliyi yeniden barıştırırlar. Sehun yine birlikte yaşadıkları eve taşınır.
Sehun dans pratiği yaptıktan sonra eve gider doğruca... Junmyeon daha gelmemişti eve. Bunun üzerine ona en sevdiği yemek olan Pekin ördeği yapmaya karar verdi. Kollarını sıvayıp dolaptan temizlenmiş ördeği aldı ve bi güzelce yıkadı. Sonra üzerine sürmek için hazırladığı sosu fırça yardımıyla sürdü. Daha önce ısıttığı fırına ördeği sürdü. Ördek fırında pişerken Sehun da gidip Junmyeon'un özel olarak aldığı yıllanmış kırmızı şarabı çıkardı ve doğruca gidip masayı hazırladı. Kadehleri, tabakları, peçetleri bi güzel yerleştirdi sofraya..Geriye sadece ördek eksikti sofrada...Bi de Junmyeon tabi ki..Sehun onun ne zaman geleceğini öğrenmek için telefonunu masadan aldı ve Junmyeon'u aradı. İkinci çalışta Junmyeon telefonu açtı..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
to all the boys :: oh sehun ✓
Fanfiction"Hepiniz benim başka ünlü kadınlarla çıkan dispact skandallarından ötürü %10000 hetero olduğumu düşünüyordunuz. Evet bunlar şirketin oyunlarıydı. Gay olduğumu gizlemek için yapılan stratejilerdi. Ama bu belgeselin sonunda beni eşcinselim diye linçle...