Hyunjin çantasında ki anahtarı çıkarır ve kapıyı açar içeri girerler
"Şimdilik sen kafana göre takıl" der ve anahtarı sehpaya bırakır
"Peki"
"Tek mi yaşıyor acaba"
"Odam şurası sen geç istersen ben içecek bir şeyler hazırlayayım"
"Yardım edeyim mi?"
"Fena olmaz aslında"
♡♡♡♡
"Portakal suyu mu istersin yoksa soğuk çay mı vereyim"
"Portakal suyu içicem"
"O zaman al şu portakalı yap kendine portakal suyu"
"Ciddi misin? Ooofff"
"Her neyse yapacağım ancak bunu senin o şartına da ekleyeceğiz tamam mı?"
"Oyun bozanlık yapma"
"Ben mi oyun bozanlık yapıyormuşum"
"Her neyse tamam ekleriz olur biter"
Felix mutlu bir şekilde portakalları keser ve suyunu süzer ardından bardağına doldurur
"Bitti.. şimdi ne istiyorsun?"
"Sevişelim"
"Ne?"
"Duymadın mı Hyung"
"Duymamış gibi yapıcam"
"Niye"
"Öyle olması gerekiyor"
"Sevişelim..sevişelim.."
"Tekrar etmezsen sevinirim"
"Neden rahatsız mı oluyorsun?"
"Evet, uğraşma benimle"
"Ben baya eğleniyorum"
"Hyunjin sapık mısın, beni bunun için mi çağırdın eğer öyleyse defolup gidicem buradan"
"Yok yok şaka yapıyodum hemen de kanıyosun ha"
"İyi siktir et portakal suyunu geçelim odaya"
"Ne sevişecekmiyiz"
"HYUNJİN!"
"Tamam sustum, sorry Hyung"
♡♡♡♡
"Evet anladın mı şu konuyu artık gerisi sende"
"Hımhım"
"Beni dinliyor musun sen Hyunjin"
"Evet evet anladım"
"HYUNJİNN!"
"E-Efendim"
"Boşuna mı analttım her şeyi" sinirli bir şekilde söyler