Bir

118 11 6
                                    

Sabah her zamanki gibi erken kalktım, alarm yok, beni uyandırmaya çalışan sinir bozucu bir anne yok, yok da yok. Dün akşam uyuyamamış, sabah erkenden kalkmış olduğum için çok yorgundum ve yatağa yapışmış gibiydim. Evet yaz tatilindeydik ama dershanem vardı.

Telefonumu alıp saate baktım ve yine tam zamanında kalkmıştım. Kalkıp duşa girdim ve çıkınca saçımı kuruturken akşam yaptığım tostu bastırdım. Kahvaltı yapmaya başlamıştım ki telefonuma mesaj geldi. Gelen mesaj Laura'dandı.

-Victoria bu gun dershaneye gelecek misin?

+Tabii ki geleceğim
İlk günkü dramı ve eğlenceyi kaçıracak kadar aptal mıyım ben, anlımda enayi falan mı yazıyor? Hahahahahah!

Mesajıma kalp bıraktı ve ben telefonu bırakıp hazırlanmaya başlamam gerektiğini düşündüm. Odama doğru koştum ve hemen giyinecek birşeyler seçmek için dolabımı
açtım. Bir kot pantolon, beyaz bir t-shirt giydim ve kot pantolonumla aynı renkte bir şapka taktım. Aynı renk geniş ceketimi de giydim ve kombinim hazırdı.

Beni Jack alacaktı ve tamamen hazır olmaya yaklaşmışken beni arayıp aşağıda olduğunu söyledi. Ben hızlı hızlı güneş kremi, maskara ve dudak kalemi sürüp çıktım. Kapıyı araladığımda eski sevgilim Tom Kaulitz oradaydi. Bağcıklarını bağlıyordu ve zaten karşı dairede ikizi ile beraber kaldığını düşünürsek bu normal bir şeydi ama şaşırtıcı bir şekilde ilk defa kızlarla bilikte değildi. Ben içerde ayakkabımı çoktan giymiş olduğum için yüzüne bakmadan asansöre bindim ve tam asansörün aynalı kapısına dağru dudak parlatıcısı sürerken biri düğmeye bastı ve asansör daha haraket etmeden kapı açıldı ve eski sevgilim sanki beni önceden hiç tanımıyormuş gibi gülümseyerek bana baktı ve asansöre o da bindi.

Ben dudak parlatıcımı sürmeye devam edip onu görmemiş gibi yaparken beni süzüyordu ve en son parlatıcımın kapağını kapatırken konuşmaya başladım.

"Neye bu kadar bakıyorsun çok mu özledin beni?"
Sessizlik*
"Cevap verecek göt de yokki sende eski zamanlari-"

"Adın neydi?"

"Ne?"

"Senin diyorum, adın neydi?"

"Taşşak mı geçiyorsun benimle?"

Gülüşme*

Gözlerimi devirip hızlıca asansörden indim ve Jack'in arabasına doğru yol aldım.Arabaya bindim ve haraket ederken boynunu yana eymiş sırıtarak  bana bakan Tom Kaulitz'e orta parmak çektim. Ve haraket edip gidene kadar gözlerimiz birbirimizin üzerindeydi. Jack konuşmaya başlamıştı o sırada fakat gözlerim hala Tom'daydi.

"Oha lan o senin eski sevgilin değil mi?"

"Maalesef bir hafta kadar önce karşı daireme taşındı."

"Ne? Annen ile baban nasıl izin verdi buna?"

"Ne yapsaydım yani; ANNE , BABA , SAKIN O EVİ ONA SATMAYIN , O BENİM ESKİ SEVGİLİM! falan mı dememi bekliyordun?

"Tamam be niye yükseldin bir anda"

"Çünkü ondan bahsetmekten ve onun yüzünü görmekten nefret ediyorum"

"Biliyorum işte, sadece bana aşıksın bana"

"Biraz olabilir" dediğimde yüzüme karşı döndü ve "BİRAZ?" dedi, gülmeye başladık. Daha sonra bol sohbetli bir yoldan sonra nihayet dershaneye ulaşmıştık. Ben arabadan iner inmez birkaç kız etrafıma toplandı ve konuşmaya başladılar. Hepsi bir anda konuştuğu için kelimeleri zar zor birleştirebiliyordum. Duyabildiklerim şunlardı;

"Bunların hepsi yeni gelen bir son Sınıf çocuğa tutulmuş, DELİ MİSİNİZ NESİNİZ BE!"

"Kanka yeni gelen birsürü çocuk var ama o bir farklı yani"

"Çok sempatik gözüküyor"

"Sence de tarzı çok güzel değil mi?"

"Benim tarzıma benziyor bak, şapkalarımız neredeyse aynı!"

"YA KIZLAR KIZIN BAŞININ ETİNİ YEDİNİZ ÇEKİLİN ŞURDAN!" diye araya girdi Laura.

Göz devirdim ve Laura gözlerini pörtleterek konuşmaya başladı

"Gelir gelmez seni sormuş kanka!"

"Ben ne alaka ya, kimmiş ki?" Jack yanımıza geldi ve elini omzuma attı.

"İsmi Tommie miydi, neydi kızlar?" Ardından üçüncü sınıf bir kız hemen atladı "TOM!" diye bağırdı ve Jack'e anlamaz yüz ifadesiyle baktım.

"Lan bu çocuk besbelli psikopat"

"Ben öldürürüm bu-"

"Bana bak Jack, eğer olay çıkartırsan beni birdaha göremezsin." Göz devirdi ve arkadaşının yanına gitti. Ben ise yanımda Laura ve bir takım kız ile dershane'ye girdim ve gözlerim hala Tom'u arıyordu. Sonunda onu koridorda bir kız ile flörtleşirken buldum ve yanlarından  geçerken "İlginç" dedim biraz yüksek bir ses tonuyla ve yürümeye devam ettim. Son sınıfların katına gittim ve Sınıfa girdiğimde  birkaç kız ile merhabalaştım ve ortalardan bir sıraya oturdum.

"Burası boş mu?"

"Elbette öyle, oturabilirsin." Dedi ve yanıma oturdu turuncu kısa saçlı güzel kız."

Ben tırnaklarımla uğraşıyordum ki konuşmaya başladı "Yeni çocuğu çok abartmadılar mı?

"Evet hemde fazlasıyla."

"Onunla bir bağlantın falan mı var?

"Sayılır."

"Tam olarak neyin oluyor, Flörtün? Sevgilin?"

"Hiçbirisi. Sadece sinir bozucu bir eski sevgili."

"Ne, ciddi misin?" Dedi bağırarak

"Maalesef, ayrılmamızın sebebi ise-"

"Dur tahmin edeyim, aldattı dimi?"

"Aynen öyle."

"Çok sinir bozucu bir çocuk gibi duruyor."

"Öyle zaten."

...

"Şey, bu akşam club'a gidecez. Gelmek ister misin diye sormak istemiştim."

"Bilmem, belki gelebilirim."

"Tüm dershane orada olacak ama?"

Güldüm , "Tamam, mutlaka geleceğim"

"Süper! Zaten sen gelmezsen kimse gelmezdi diye düşünüyorum."

Öğretmen sınıfa girdi ve Matematik çözmeye başladım. Gün öyle böyle geçti, akşam oldu ve Jack beni evime bıraktı. Tom daha eve gelmemişti. Ben de anahtarı çıkarıp kapıyı açtım ve Maya'yı kucağıma alıp öptüm. Daha sonra içeri girip eşofman üstü geniş bir t-shirt giydim. Saçlarımı mandal tokayla üstten topladım ve tam kendimi rahat koltuğuma atacakken zil çaldı. Gelen Tom Kaulitz'di;

"Bu akşam onbirde parti var, belki seninle gideriz diye düşünmüştüm."




Block BoyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin