What If What We See Is A Lie?

-We're Already Done-

Kızlar birbirinin zırhıydı.
Ruby'i alt etmek için plan yapıyorlardı.
Jisoo ise Park Jane ile olan yakınlığını araştırıyordu.
aylar sonra her şey tamamdı.
Kızlar Jennie'nin annesini ve araştırmalar sonucu Jisoo'nun üvey ablası çıkan Jane'in intikamını alacaklardı.
Evet, Jane Jisoo'nun üvey ablasıydı. Annesi ve babası Jisoo daha 2 yaşındayken ayrılmıştı. Annesi babasını çok uzun zaman aldatmış, Jisoo'dan yıllarca büyük olan bir kızı bile vardı. İşte Jane bu kızdı. Jisoo ve Jennie'ye bakan oydu.
Jane için zor olmuş olmalı.
İki kardeşi vardı ama ikisi de aynı anne babadan kardeşleri değildi...
-16 ocak 2021-
Plan bu gün olacaktı. Artık özgürlüğü bulacaklardı.
...
Lisa: Başlayalım bakalım Ruby hanım
Rosé: Arıyorum.
(Rosé sesini değiştirdi)
Rosé: Ruby Kim, çok oldu nasılsın?
Ruby: Kimle konuşuyorum?
Rosé: Ayıp ettin ama nasıl tanımazsın.
Ruby: Kimsin tanıyamadım.
Rosé: Ecelin.
Ruby: Ha?
Rosé: Korkma. Korkmak için daha erken. Ecelin derken onu demek istemedim, ecelini getirebilecek biri olduğumu kastettim..
Ruby: Ateşle oynamak mı istiyorsun?
Rosé: İnan bana ateşle oynayan birisi varsa o da sensin. Attığım konuma akşam 23:00'te gel. Tutuklanmak istemiyorsan o sahte polisliğinle topladığın adamlarla gelme. Senin hakkında her şeyi biliyorum.
Rosé telefonu kapatır.
Lisa: İkinci adıma geçebiliriz.
Jennie: Bu senin son saatlerin Ruby Kim,
Huzur içinde yatma.
Jisoo: Uzatmayın da giyinin. Daha yapılacak çok şey var.
22:28
Ruby mekandaydı. Kimse yoktu. Kimsenin bilmediği bir depoya benziyordu burası. Telefonda arayan kişinin dediği gibi tek başına gelmişti. Korkuyordu ama merakı korkusunu yenmişti.
22:59
Uzaktan gelen alkış sesiyle o tarafa döndürdü yüzünü, uzaktan gelen bir kız vardı. Kızın yüzünü algılamaya çalışıyordu.
Bağırarak:
X: Geleceğini sanmıyordum be!!!
Ruby: Senin gibi korkağa benzeyenler gelmez sanıyordum.
X: Sence ben korkak mıyım abla?
Ruby: Jennie?
Jennie hafif güldü
Jennie: Bunu bildiğini sanmıyorum ama ben takma adımı yıllarca JennieRubyJane olarak kullanıyorum.
Ben, sen ve Jane.
Senden nefret ediyorum evet, ama burada açık olmalıyım. Bana ders verdin. Çok ağır bir ders verdin.
Kimseye güvenmemenin önemini anlattın. Senden nefret ediyorum. Öldürdüğün her kişinin acısını çıkaracağım senden.
Ruby: Hâlâ korkağın tekisin. Bebek numaralarına kandığımı düşünüyorsun. Önümde durman bile büyük cesaret. Ablan olabilirim ama acımam bilirsin.
Jennie: Nasıl bilmem? Bilirim annesini öldüren bir heriften beklenilmez bir sey mi ki bu?
Ruby: Neden çağırdın buraya?
Jennie: Evet işte böyle konuya hızlı gelelim, oldukça zeki bir kızsın.
Jennie: Tam 16 yıl oldu. Anneme bir söz verdim. Mutlu olacağımıza. 3'ümüz mutlu olacaktık. Annemi öldürdün, Senden daha çok değer verdiğim Jane'i öldürdün. Ama bu söz hâlâ geçerli. Mutlu olacağım..
Ruby arkadan gelen 3 kızı görünce,
Ruby: Çok mu drama izliyorsunuz siz?
Lisa: What's up love!
Rosé: Ecelin gelmişken hoşgeldin almadım küserim ama, mezarına siyah gül dikmemi istiyor gibisin.
Jisoo: Her yıl birer tane siyah çiçek dikeceğim sana. Söz.
Ruby: Anlaşıldı. Böylesine saçma bir plana gerek yoktu canınıza susadığınızı söyleseydiniz daha kolay olacaktı.
Ruby iyi bir dövüşçüydü. Hemen adım atarak yumruğunu kaldırmak üzereyken Jennie'nin elinde bir silah görür.
Jennie: Ah! Göstermeyi unutmuştum ben doğru ya! Seninle dövüşerek vakit harcamayacağım. Yeni albümüze hazırlanmamız gerekiyorda...
Söz veriyorum bu albümde sana birçok gönderme olacak ama sen yetişmeyecek gibisin onları dinlemeye...
Ruby: Mal bir hareket yapma tutuklanirsanız hapiste yatarsınız.
Jennie: Senin gibi birisini hayatta bırakınca pişmanlığın üzerinde yatacağız zaten. Bir sonraki hayatımda önüme çıkma. Abla.
[Silah sesi]
O günden sonra Ruby'nin ne izi, ne cesedi bulundu. Olay hâlâ çözülemedi.
Herhangi bir iz veya kanıt bulunmadığından kimse bir şey yapamazdı.

-To Be Continued-
-Devam Edecektir-