5. Bölüm - Yanlızlık ve Çaresizlik

60 7 76
                                    

Arka bahçemizdeydik. Hepimiz annemin anlatacaklarını dinliyorduk . Jungkook eve geldiğinden beri annemin gözlerine öyle bir bakıyordu ki bunu size göstermeden anlatamam.Bir kere bile yüzüme bakmamıştı.Bakmasınıda beklemiyordum zaten. Bana bişey olsaydı gelmezdi ama anneme bişey olması olasılığı bile ona kafayı yedirtebilirdi . 7 yıldan beri annem onu kendi çocuğu gibi sevmişti, oda annemi öz annesi yerine koymuştu.En sonunda annem yüzünde buruk bir gülümsemeyle konuşmaya başladı.

Yuna- Biliyorsunuz ki dün Tae'nin doğum günüydü, bende ona sürpriz yapmak istiyordum .

Annem hala konuşmaya devam ederken herkes bana bakmıştı, evet oda bakmıştı. Dün benim doğum günümmüş vay be ... Unutmuşum.

Yuna- İşlerimi olabildiğince hızlı bitirmeye çalıştım . Tae zaten Jungkook'un yanındaydı o yüzden eve geç geliceğini tahmin etmiştim. İşten 2 saat önce çıktım. Pastayı ve süslemeleri aldım. Eve gittiğimde tahmin ettiğim gibi Tae hala gelmemişti. Pastayı dolaba koydum ve salonu süsledim. Tae'ye dolapta sürprizi olduğunu eve gelince dolaba bakmasını söylemiştim. Dolapta pastayı görünce bende yanına gidicektim ve doğum gününü kutlayacaktık . Her şey neredeyse bitmişti sadece Tae'yi beklerken sizi arayıp bizim eve gelmenizi istiyecektim. O sırada kapının açılma sesi geldi .Ben Tae'nin geldiğini düşünüp saklandım. Adımları mutfağa doğru gitti . Bende sessizce peşinden gittim . Oda karanlıktı göremedim. Dolap açılınca bende sürpriz diye bağırarak ışıkları açtım. Ama o kişi Taem değil Minjoon'du. Konuşmasından yine madde aldığını hemen anladım ama artık çok geçti. Kemeriyle beni dövdü , tokat attı, saçımı çekti en sonunda sinirini alamadı ve ...

Annemin en sona doğru sesi titremişti. Jungkook annemi başından tutup göğsüne yatırdı.Hepimizin tüyleri diken diken olmuştu. Ben bunlar olurken aşk acısı çekiyordum. Kendime o kadar sinirliydim ki ...

Yuna- Tae'yi aradım ama açmadı aynı şekilde Jungkook'ta ... En sonunda yorulmuş olacak ki gidip yattı.
Sabah uyandığımda hala yerdeydim. Başımda Tae'yi görmem ile rahatlamıştım ona bişey olduğunu sanmıştım. Sonra arkadan o adam belirdi Tae onu dövmeye başladı bende onu durdurması için Jungkook'u aradım . Gerisini biliyorsunuz zaten...

Annem bunları anlatırken. Aklıma eski günler gelmişti ... Evet şuan babam benim yanımda anneme el kaldıramazdı çünkü o zaman ona yapacaklarımın farkındaydı . Ama eskiden yanlız ve çaresizim yapabilecek hiç bir şeyim yoktu . Geceleri annemin çığlıklarını duymamak için yastıkla kulaklarımı tıkardım . O zamanlar ben çocuktum, bişey yapamazdım. Peki ya komşularımız? Her gece bunu sorgulardım. Bir insan , bir insanın çığlıklarını nasıl duymazdan gelebilirdi ? Nasıl uyumayı başarabilirdi ? Hiç bir şey olmamış gibi o insanın yüzüne bakıp onunla nasıl konuşabilirdi ? Ama sonra anlamıştım... İnsanlar kendilerine zararı olmayan hiçbir şeyi umursamıyordu. Annemin dövülmesi onlara hiçbir zarar vermiyordu . Ama eğer ses çıkartsalardı... İşte o zaman başları belaya girerdi.

Sadece bir adam başının belaya girmesini umursamadan bir gece bizim kapıya gelmişti. İsmini bilmiyordum ama beni kurtarıcağını sanmıştım. Öyle mutlu olmuştum ki size anlatamam. Sonra babamın annemi para karşılığında ona sattığını öğrendim . O gece o adam anneme yapmadığını bırakmazken babam ağladığım için beni sabaha kadar dövmüştü. Ve ben bunları yaşarken daha bir çocuktum.Babam anneme zorla uyuşturucu aldırıp istediği gibi kullanırken ben bir çocuktum.

Sonra birinin bana seslenmesiyle başımı döndürüp ona baktım.

Jimin-Ne oldu Tae niye ağlıyorsun?

O bunu dedikten sonra ağladığımı fark etmiştim. Şuan düşünmeye dayanamadığım şeye küçükken nasıl katlanmıştım ? Aslında cevap basitti. O zamanlar hiç bir şeyin farkında değildim... Babam önüme bir halat fırlattığındada ne dediğinin farkında değildim. Ben küçücük penceresi bile olmayan odada o ipe bakarak salıncağa binmenin hayalini kurmuştum.En sonunda kendime gelip Jimin'e cevap verebildim.

Being İmpossible Makes You More AttractiveHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin