İlahi bakış açısı
Taehyung, sevdiği kadına geleceğini söyleyen mesajı attıktan sonra bütün işlerini bırakmış ve kendini onun kapısının önünde bulmuştu
Kapıyı çalmasından birkaç saniye sonra ise kapı açılmıştı
Taehyung karşısında sevdiği kadını gördüğünde içini her zaman olduğu gibi büyük bir huzur kapladı ama sevdiği kadın için aynısını diyemezdi
Roseanne'in gözünden yaşlar akıyordu ve gözleri kızarmıştı
Roseanne ağlamış mıydı? Onu kim ağlatabilirdi ki, kim buna cesaret ederdi?
Taehyung bu soruların cevabını her ne kadar merak etse de önceliği her zaman Roseanne olmalıydı o yüzden önce elini kapıdan içeri uzatarak Roseanne'in akmaya devam eden göz yaşlarını sildi, daha sonra ise içeri geçti ve ellerini kadının ince beline sararak sıkıca sarıldıSevdiği kadının neden ağladığını merak ediyordu ama önce onu iyi hissettirmesi lazımdı ve sarılmak böyle durumlarda her zaman işe yarardı
Taehyung o anda bir şey fark etti, ilk defa sevdiği kadınla sarılarken birbirleriyle duygularını paylaşarak sarılıyorlardı, daha önce ki sarılmaları aslında bunun yanında gerçek bir sarılma bile değildi
Ama böyle ne kadarda huzurluydu, sevdiği kadının elleri onun boynuna sıkıca sarılıyken oda ince parmaklarıyla kadının belini tutuyordu
Uzun bir sarılmanın ardından ikisi de içeriye geçmek için adım attı ama Taehyung gördükleri ile duraksadı
Roseanne'e verdiği beyaz güller yerde kırık cam parçalarıyla birlikte duruyordu
"Roseanne burada ne oldu?"
Roseanne Taehyung'un sorusunu duyunca yine ağlamaya başlayacakken Taehyung onu kolunun altına aldı ve saçlarını okşamaya başladı.
"Ağlama lütfen ağlama, sen ağlayınca paramparça oluyorum, yapma bunu bana güzelim."
Roseanne yaşlı gözleriyle birlikte Taehyung'a minnetle baktı ve cevap verdi
"Jeongguk ile kavga ettik."
Taehyung bunu duyduğunda kendini fazlalıkmış gibi hissetti ama sevdiği kadına hiç bir şey belli etmedi
Gecenin devamında ise Roseanne Taehyung'a Jungkook ile olan kavgasını anlatmıştı
Roseanne konuştukça Taehyung kendini daha fazla fazlalık gibi hissediyordu ama yinede buradaydı işte kollarında sevdiği kadın vardı
Ona tavsiye veriyor ve suçlunun Jungkook olduğunu söyleyip Roseanne'i rahatlatmaya çalışıyordu
Suçlu gerçekten Jungkook muydu?
Hayır Taehyung bile bunu söylerken buna inanmıyordu.
Ama Taehyung ne kadar kötü hissederse Roseanne'i o kadar sıkı sarıyordu
Sanki içini iyileştirebilecekmiş gibi
Oysa Roseanne iki adamıda iyileştirmek yerine öldürüyordu
Ancak hala hiç bir şeyin farkında değildi
Aslında Roseanne'de biliyordu Jungkook'un suçlu olmadığını ama söyleyememişti yanındaki adama
Roseanne aklındaki düşünceleri söyleyemeden ve Taehyung'un gereksiz yakın temaslarına anlam veremeden, manipüle olduğundan habersiz bir şekilde uykuya daldı
Taehyung Roseanne'in uyuduğunu fark edince onu kucağına alıp odasına götürdü ve sevdiği kadını izlemeye başladı
O kadar güzeldi ki, bebek sarısı saçları, pürüzsüz cildi, ay gibi beyaz yüzü, dolgun dudakları, sincaplara benzeyen yanakları, kemersiz burnu, kadın her şeyiyle mükemmeldi, kusurlarıyla bile
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My love gone - vrosékook
FanficAğlamak istiyordum Söylemek istiyordum, Jungkook'a aşık olduğumu ona ihanet ettiğim için kendimden nefret ettiğimi, asla Taehyung'a aşık olmadığımı haykırmak, ve koşup Jungkook'un güvenli kollarına atlayıp hıçkıra hıçkıra ağlamak istiyordum Ama yap...