willful neglect|skk

[two]

Dazai Chuuya'nın yanından ayrıldıktan sonra Kunikida'nın bahsettiği olay yerine gelmişti ve gördüğü kadarıyla Atsushi kendini ciddi bir şekilde yaralamıştı. Kunikida ile gittikleri görevde, dokunduğu kişinin yeteneğinin beş saniyeliğine kontrolden çıkmasını sağlayan bir yetenek kullanıcısı tarafından saldırıya uğramıştı. Normalde Dazai bu görev için Atsushi'den daha uygun bir eleman olurdu fakat Chuuya ile gideceği görevin haberini alınca onunla birlikte olmayı seçmişti.

Chuuya'yla vakit geçirebilmek için iyi bir bahane olmuştu kendisine bu görev. Her zamanki gibi iyi bir iş çıkarmışlardı fakat Dazai bir şeylerin eksik olduğunu hissetmişti ve biliyordu ki bunu sadece kendisi değil Chuuya da fark etmişti. Dazai Chuuya hakkında neler hissettiğinin farkındaydı bu yüzden aralarındaki o rahatsız edici mesafeyi yaratan kişinin Chuuya olduğundan emindi, kendisine karşı eskisi gibi yakınlık hissetmediğinin farkındaydı.

Dazai bunun normal olduğunu düşünüyordu çünkü şimdiye kadar çok kez Chuuya'yı incitmişti. Bazen kendisi için iyi olacağını düşünerek ondan tamamen vazgeçmek istese de bir türlü bunu yapacak cesareti kendinde bulamıyordu. Yine de aralarındaki mesafeye rağmen Chuuya'yla hâlâ vakit geçirebiliyor olmak hoşuna gidiyordu, her ne kadar birlikte olduğu zamanlar Chuuya'yla ortalık yapmaktan yakınıp söylense de.

Dün gece Kunikida'dan aldığı aramada, Dazai durumu öğrenince aklındaki tek şey yanlarına gitmenin ne kadar acil olduğu olmuştu. Atsushi'nin etkilendiği yetenek kendisini kontrol edememesine neden olduğundan kaplan formunda kontrolden çıkarak Kunikida'ya saldırmış ve onu yaralamıştı, hayati önem taşıyan yaralar olmasa da göğsüne pençeleriyle derin kesikler açmıştı. Ayrıca bu durumdan kendisi de payını alarak ciddi bir şekilde yaralanmıştı. Kontrol elinde olmadığından kendisine bile saldırmıştı, neyse ki yeteneğinin iyileşebilme özelliğini hâlâ kullanabiliyor durumdaydı. O kadar uzun süre dayanabilmesinin sebebi de buydu zaten. Dazai'nin oraya yetişip yetenek kullanıcısını durdurmasını bekleyebilecek kadar dayanmıştı. Ardından Kunikida'nın da yardımıyla kendisini bağlamışlar ve kontrolü geri kazanana kadar beklemişlerdi. Yaklaşık bir saat kadar sonra da yeteneğinin yardımıyla iyileşmişti.

Tek sorun Dazai'nin Chuuya'nın yanından gerekenden daha erken ayrılması ve normalde yaptığı kontrolleri yapmadan gitmesiydi. Fakat görevi başarıyla tamamlamışlardı üstelik Dazai Chuuya'nın yeteneğini tam vaktinde durdurmuştu. Chuuya her ne kadar Dazai'nin onu sırf kendi eğlencesi için uzun süre yolsuzluk etkisinde bıraktığını düşünse de Dazai hiç böyle bir şey yapmamıştı. Dazai ise gerçeği Chuuya'ya söylememişti, onu sinir etmek için eline bu kadar güzel bir fırsat geçmişken neden işin doğrusunu anlatsaydı ki? Yine de gitmeden nabzını kontrol edip kısaca göz gezdirerek iyi olduğundan emin olmuştu.

Dazai Chuuya'nın her zaman iyi olacağını biliyordu, Chuuya güçlü birisiydi ve çabuk iyileşirdi, muhtemelen Arabahaki yüzünden, normal insanların iyileşmesinin haftalarca sürdüğü durumlarda Chuuya günler içinde iyileşirdi. Bu yüzden gittikten sonra Chuuya'nın üzerinde pek düşünmemişti.

Eve gittikten sonra yatağında öylece uzanıp uyumayı deneme zahmetinde bile bulunmadan kitap okuyarak ve arada tavanı izleyerek vaktini geçirmişti. Tavanı izlerken ise düşünüp durmuştu, düşüncelerinin yarısı intihar etmek ve ölüm hakkındayken diğer yarısı ise Chuuya'ydı. Bazen düşüncelerinin tamamı onunla ilgili olurdu. Chuuya'yı bir daha karşılaştıkları zaman nasıl sinir edebileceğini, sinirliyken ne kadar güzel gözüktüğünü düşünürdü. Hastalıklı zihninde dönen bu düşünceler kendisini neredeyse sabaha kadar uyanık tutmuş ve işe gitmesi gereken saatin iki saat öncesinde uykuya dalmıştı.

Sabahın ona neler getireceğini nereden bilebilirdi ki?

•••

"Liman Mafyası bizimle görüşmek istiyor." Dedi Fukuzawa konuşmasına devam etmeden önce. "Görüşme için seçtikleri yer oldukça tuhaf, ayrıca Mori senin özellikle orada olman konusunda ısrar etti Dazai-kun." Bakışlarını Dazai'ye çevirirken lafını tamamlamıştı, Dazai ise Mori'yle görüşme teklifini reddetmek için kendisini çoktan hazırlamıştı çünkü biliyordu ki reddederse Fukuzawa kendisini zorlamayacaktı. Mori'ye kıyasla onu daha çok sevmesinin sebeplerinden birisi de buydu.