Aqua-hчunhσ | Testing

Bu da Ne Böyle?

M: Bir Ankaralı olarak ikinci Deniz görüşüm oluyo
F: Doğrudur.
M: Doğru zaten
F: Tamam?
M: Ee? Nerde üstümüzü değişiyoz?
F: Bi otelden 2 kişilik oda ayırdım. Orda oturcaz işte değişirsin orda.
M: Ne ara ayırdın?
F: 'o' ara
M: Hehe tamam

Çok ciddi(!)bir konuşmanın ardından vardılar otele.

F: 234. numaralı anahtarı alabilir miyim?
Çalışan: Tabii ki. Buyrun

M: Felix bi browni yapsan da yesek mi?
F: BROWNİ Mİİ
M: Eveet!
F: Ama evde malzeme yoktur k-

Felix buzdolabını açtığı zaman gözlerine inanamamıştı.

M: Felix?
F: Vay be buraya bizden önce gelenler DNA'larını bırakmış.
M: Ahah. Ne?
F: Gelde bi bak aw

Minho koltuktan kalktı ve mutfağa doğru yürüdü.

M: Bakim

Minho buzdolabındaki saç, büyük ve geniş kavanozun içindeki kırmızı adı bilinmeyen bir şey ve içki şişelerini gördü.

M: Cinayet mi işlemişler lan burda?! Kapat şunu leş gibi kokuyo..
F: İy.
M: Cidden iy. Şikayet falan edelim burayı yılda bi temizliyolar herhalde.
F: 5 yıldızlı otel lan bura
M: 5 yıldızı verenler bot falan herhalde?

Minho ve Felix, evin en ince ayrintisina kadar çektiler. En sonunda otel adının bulunduğu tabelayı da çekip sosyal medyada paylaştılar.

M: Olum şimdi başımıza belayı almayak
F: Ne belası?
M: Bilmem
F: Neyse giyin hadi çıkalım hem hava da serinlemiş
M: Ben böyle çıkarım ya

Felix Minho'nun dizlerine kadar olan şortu ve beyaz t-shirtini gördü.

F: Cidden mi? Üstün giyinikken mi gircen denize?
M: Deniz kim
F: Ne?...
M: PAUHAUSHS şaka yapıyorum. Ne var, orda çıkarırım üstümü?
F: Kasların dikkat çekmiyo ahhahah
M: Hmm gözlerin öyle söylemiyor ama
F: Ee çıkmıyor muyuz?
M: Konu büküyon yine
F: Ayakkabılarını giy.
M: Tamam be.

Minho tam diğer ayakkabısını giyerken Felix hızlıca asansörün kapısını kapatmaya çalıştı.

M: Lan Bekle!

Minho hızlı bir şekilde koştu ama kapı kapanmıştı bile.

M: Argh! Lanet şey seni!