Güz•[bxb]

II.Berdel

Beğenmeyi ve Yorum yapmayı unutmayın.

Sevcan Hanım'ın söylediği 'Damat' cümlesi aklıma takılı gelmişti, Neden bana öyle söylemişti.  Abim ne zaman evlenmişti ? ve Neden Elif Ablayla Evlenmişti. Annem ve arkadaşlarımla sürekli olarak telefonda görüşmüştük bir kere bahsetmemiştiler bana. Konakla dip dipe çocukluğumu geçirdiğim eve tekrar gelmek beni eskileri hatırlatmıştı. 4 yıldır yoktum burada bir çok şeyin değiştiğini görüyordum değişmeyen tek şey bu evdi. Eski odama doğru ilerledim çok özlemiştim odamı koridorun son odası benimdi. Kapının önüne geldiğimde açmak için yeltendim fakat kapının kilitli olduğunu gördüm. Annem kilitlemişti herhalde. Kısa bir süre daha durduktan sonra konağa döndüm bende. Konağın mutfağına girmeden önce salondan gelen sesler beni durdurmuştu. "Düğün hazırlıklarına başlayalım mı Ağam." Demir Ağa ve bir kaç kişi konuşup duruyordu.

"Kimin için ki düğün." Şaşkın şaşkın mutfağa ilerledim konakta çalışanlar beni gördüklerinde selam verdiler aynı şekilde selamlaştıktan sonra Anneme yöneldim. Mutfağın penceresinden dışarıya bakıyordu dalgın dalgın. "Sultanım ben geldim, ne bu dalgınlık böyle." Annem beni görünce gülümsedi yanına boş sandalyeyi çekip oturdum. "Sevcan Hanım dün bana Damat diye seslendi abimle çok benziyoruz ya karıştırdı herhalde ve Anne Abimin evli olduğunu ben neden yeni öğreniyorum o kadar telefonda konuştuk hiçbir şey söylemedin bana." Annem konuyu açmamla birlikte gözlerini benden kaçırdı bir şey söylemesi için bekledim sadece  söylediği "Okulun olduğu için gelip gitmek yorucu olur diye söylemedim." dedi.  Kırılmıştım abim evleniyordu ve benim hiçbir şekilde haberim yoktu. "Gelemesem bile telefonla tebrik ederdim Anne." Sor sorduğum sorudan kaçtığını hissetmiştim ilk başta son söylediğimle Emin oldum.

"En çok babama kırıldım hala yok ortada şehir dışına ağanın gönderdiğini söylediler hala gelmedi." Annem bana baktı "Gelecek oğlum gelecek." 

"Demir Ağa'nın düğün hazırlıklarına başlayın gibi bir şeyler söylediğine duydum kim evleniyor söyle bakalım." Annem pencereyi kapatıp ayağa kalktı hemen. "Gökhan ne çok soru soruyorsun sen."  Diğer sorularım gibi bundan da kaçmıştı bir şeyler dönüyordu lakin ne döndüğüne dair hiçbir fikir üretemiyordum. 

Mutfakta konakta olanları anlam vermeye çalıştım akşam yemeğine kadar. 

*

Akşam yemeği yenmişti annem ve abilerim hepsinin eve geçtiğini öğrendiğimde bende konaktan çıkıp eve doğru yürümeye başladım bu sırada Arabayla birlikte Emir Ağa gelmişti. ABD'ye gitmeden önce onunla birlikte sık sık konuşurduk. Hiçbir zaman bize karşı üstten baktığını görmemiştim. Arabasından inip konağa doğru yürümeye başladı beni fark etmemişti galiba. Konağa girdiğinde bende eve yürüdüm. 

"Gökhan bugün bana düğün hazırlığının kimin için olduğunu sordu." İçeriye girmeden annemin evden gelen sesini duydum. "Söyleme sakın bir şey gitmeye kalkar işleri berbat eder." Konuşan Hasan Abimdi.  "Söyleyemiyorum zaten oğul Demir Ağa'nın bugün konuşmalarını duymuş geldi bana sordu." Neydi bana söylenmeyecek olan. Bir şeylerin olduğu apaçık ortadaydı lakin benim hiçbir şeyden haberim yoktu. "Babamla konuştum bugün ve biran önce söylenmesini istedi Emir Abimi biran önce evlendirmek istiyor." Elif ablanın söyledikleri ile aklıma bir şey düşmüştü lakin olabileceğine ihtimal vermiyordum. Ailem bana bunu yapmazdı. Annem buna izin vermezdi.

Olamazdı, olmamalıydı. 

Daha fazla duramadım ve içeri girdim. Herkesin beni görmesi ile birlikte ayağa kalktı. "Oğlum." 

"Anne ne söylemeniz gerekiyor bana söyleyin yoksa duyduklarıma inanmamak inanmak istemiyorum." Annem, Abime baktı.  Abim ise bana "Lütfen bana aklımda olan şeyi söylemeyin." Hiçbiri cevap vermedi, benden bir yaş büyük olan Aslan Abim evin dış kapısının önüne geçti. Kafamdan aşağı kazanlar devrildi,  ailem beni pazarlamıştı. Ailem beni berdel için kullanmıştı.

"Nasıl yaptınız söylesenize, Anne sen söyle bu kadar çabuk mu vazgeçtin benden söylesene Anne biraz önce konuşuyordun." Sesimi yükselterek konuşmuştum. "Delirmek üzereyim demek bunun yüzünden sürekli gelemem için ısrar ediyordun Anne." Gözlerimden yaşlar süzülmeye başladığında ayakta duramayacak hale gelmiştim.

"Bende diyorum ki beni çok özlediler herhalde o yüzden sık sık gelmemi istiyorsunuz lakin şu hale bak." Hasan abim koluma girip koltuğa otutturdu beni. "Lan öldüreceklerdi oğlum beni abin ölüyordu lan, o çok sevdiğin demir ağa var ya kurşuna dizecekti beni.." Abim konuştuğunda her şey daha net bir şekilde kafama oturmuştu. "Beni öldürdünüz şimdi değişen bir şey var mı ortada söyleyin ya susmayın  söyleyin." 

Abim yanımdan biraz ilerlediğinde koltuktan ayağa kalktım. "Kabul etmiyorum Berdeli, kendi kazdığınız çukuru kendiniz örtün bu saçmalığı kabul etmiyorum." Kapıya doğru ilerlediğim sırada arkamdan bir ses duydum tetiği çekilen silah. "Bu kapıdan çıktığın an seni vururum." Hasan abim söyledikleri beni vurmuştu şimdiden bu kadar gözü dönmüştü onun. Annem abimin önüne geçti "Hasan kendin gel oğul." 

Annemin söylediğine kahkaha attım herkes bana bakmaya başladı zar zor kendime durdurduğumda Anneme baktım. "Berdel'e verdin zaten beni şimdi ölmeme engel oluyorsun aklın yerinde mi senin Anne !" 

Dış kapının açılıp içeriye Demir, Sevcan ve Emir gelmişti. Geldiğimden beri ilk defa gözlerime baktı. Her şeyin farkındaydı ve bu yüzünden bana bakmıyordu. "Bu saçmalığı kabul etmiyorum, etmiyorum, etmiyorum hiçbir şey umurumda değil. "Dışarıya doğru adım attığım sırada Hasan abim arkamdan tutup beni kendine çevirdi.

Yanağımda hissettiğim acı ile kendimi yere bıraktım, son hatırladığım ise göz yaşlarımı silen Annemdi.

..................................

Yeni bölümde görüşmek üzere...

Ulaşmak isterseniz; offgun_papi1