:MITALNA EVİF
Film bittikten sonra televizyonu kapadım ve Kate'e döndüm, ona baktığımı anlayınca o da bana baktı ve döndü.
F:seni sıkmak istemiyorum ama bir şeyler saklıyorsun ve bu sakladığın şey ikimizden birine bir şey yapacak diye korkuyorum. Bana söyle yardım edeyim.
K:(nefes verir) senin ölümünü gördüm. Eğer kehanet yani geleceği görseydim daha farklı görürdüm, yani kabus olduğuna emindim ama yinede senin ölümün beni etkiledi ve uyandığımda, seni rahatsız etmemek adına uzaklaştım. Banyoya gidecekken durdum ve düşündüm. O sırada sen geldin zaten.
İnandırıcı gelmese de gözleri doğruyu söylermiş gibiydi. Gülümsedim ve ona kollarımı açtım. Bana sarıldığında saçlarını okşayıp rahatlatıcı bir ses tonu ile konuştum.
F:hiç bir şey olmayacak. Bana bir şey olmayacak ve biz güzel bir hayat yaşayacağız.
Biraz daha böyle durduktan sonra sehpanın üstünde duran cep telefonum çalmaya başladı. Ayrıldık ve ben telefonun üstündeki isme baktım.
LilaHargreeves(ev)
Kate'e baktım ve tekrar telefona bakıp açtım. Kulağıma götürüp konuştum.
F:alo?
Li: Five! Naber ya? İyi misin, keyifler falan?
Kaşlarımı çattım.
F:gayet iyiyim. Niye ki?
Li:ben de iyiyim. Neyse zaten senden kibarlık beklenmez. Sevgilini de al bize yemeğe gelin.
F:sevgilim mi? Sevgilim olduğunu bilmiyordunuz ki.
Li:çok belli oluyordu. Neyse ne. Bekliyoruz. Her şey hazır. Çabuk gelin hazırlanıp.
F:peki-
Dıt dıt dıt.
Göz devirdim.
F:yüzüme kapattı.
Kate'e baktım.
F:gidelim mi?
K:sen nasıl istersen.
Dedi ve kalkıp ışınlandı. Ben de ışınlandım. Odama. Beyaz gömlek ve siyah bir takım giydim ve kravat takmadım. Tekrar salona ışınlandığımda Kate orda takımını giymiş oturuyordu. Siyah gömlek, siyah takım ve kravat takmadan gelmişti.
F:nasıl bu kadar hızlı olabiliyorsun ki?
K:takımlarımı kombinli şekilde sırayla asıyorum. Daha hızlı oluyor.
F:anladım, elimi tut da gidelim.
Elimi uzatınca elimi tuttu ve ışınlandık. Kapının zilini çaldık ve çok geçmeden açtılar. Klaus açmıştı ve direkt olarak Kate'e sarıldı. Kate'in elleri iki yanda bir elini de ben tutuyordum. Geri çekilmeye çalışsa da zarar vermemek için çok hızlı haraket etmiyordu ve bu yüzden kurtulamamıştı.
Gülüp kendime çektim.
F:sevgilimi rahat bırak Klaus.
Kl:pekala-ne bir dakika ne? Siz sevgili oldunuz ve bana söylemediniz mi yani? Ayıp ettin Kate.
K:tamam.
Diyip beni çekti Kate ve içeri geçtik. Herkes sandalyelere oturmuş masada bizi bekliyordu sanırım. Biz de oturduk ve koyu bir sohbete giriştik.
Bu sohbet sırasında Kate hiçbir şey olmamış gibi davranıyordu.
Ya gerçekten de bir şey yoktu, ya da çok iyi rol yapıyordu.
Düşüncelerim karnımın yan tarafına hafif bir dirsek yemem ile bölündü. Oraya baktığımda Kate'in bana baktığını gördüm. Ona sorar gözle baktığımda kaşları ile diğerlerini gösterdi. Onlara baktığımda ise bana baktıklarını gördüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Partner ~ Five Hargreeves
Fanfiction!!ÖNEMLİ OKU!! Merhabalar, hikayeyi düzenledim ama çok büyük düzenlemeler yapmadım, o yüzden hala ilk günkü acemiliğini üzerinde taşıyor. Bu yüzden çok yargılamayın ve sorgulamayın. Şimdiden anlayışınız için teşekkür ediyor, iyi okumalar diliyorum. ...
