Treaty,hyunin

Tatuaje

"Hayır yok,sen olmak ister misin?" Cümlemin ardından nefesini bırakmıştı.
"Tanımadığın birisine böyle tekliflere gelmemen lazım küçük. Ayrıca çakırkeyifsin sonradan pişman olacağın sözler söylüyorsun." Konuşmasının ardından kaşlarım çatılmıştı.

" Aklım hala yerinde,bilinçli olarak sunuyorum sana bu teklifi. Sen olmak ister misin?"

Hızlıca karşılığımı verdikten sonra derin bir nefes almış ve geri çekilmişti. Boştaki eli ile saçlarını geriye attıktan sonra suratıma bakmıştı. Herhangi bir şey demeden işine devam etmişti. Fakat bende Yang Jeongin isem bu burada bitmemişti.

O odaklanmış şekilde dövmeyi işlerken ben ise farklı bir konu açma derdindeydim. Zihnimin bulanıklığı yüzünden tam olarak bir şey düşünemiyordum. Sessiz kalmayı da istemiyordum. Şuanki durumum resmen bir karmaşaydı. Konu açmayı isteyip açamıyordum ve buda beni düşüncelerime itiyordu. Hafif sarhoş kafamla bile düşüncelere itiyordu. İ

İnsanlar kafa dağıtmak,düşüncelerinden kaçmak için içerken benim böyle bir lüksüm bile yoktu. Tamamen sarhoşken bile aklımda hâlâ düşünceler olurdu. Dışarıdan gören birisi sarhoş olduğumu bu yüzden anlamazdı.

Birden göğsümden kalkan ağırlıkla daldığım düşüncelerden karşımdaki adıma bakmıştım. O ise yarısını yaptığı dövmeye bakmıştı. Benim bakışlarımın farkında olduğunu belirten bir sırıtma peydahlanmıştı o güzel dudaklarında. Sahi,acaba dudaklarının tadı nasıldı? Aklıma dolanan düşüncelerle başımı iki yana sallamıştım.

Dudakları eski haline gelirken bu sefer konuşmak için aralanmıştı.
"Bu kadar çok mu istiyorsun seni becermemi?" Sorusu ile içten içe şok olmuştum. Bu kadar açık sözlü olmasını beklemiyordum. Nefesimi bırakıp dilimle dudaklarımı ıslatmıştım. Bakışları dudaklarımı bulurken bu sefer sırıtan ben olmuştum.
" Evet." Kısa ve netti. Uzun uzun cümle kurmak istemiyordum. Onun gibi açık olacaktım. 1 saat önce tanıştığım bu adamla açık konuşmak hoşuma gitmişti.

Cevabımı başıyla onaylamış ve geri kaldığı işe dönmüştü. Bakışlarım tavana çıkarken işini bitirmesini bekliyordum. Bakışlarım saate kaymıştı. Şuan tek yaptığım etrafımla ilgilenmekti. Hayır inceleme değildi. Vakit öldürmekti.

Sonunda dövmem biterken geri çekilmişti. Dövmenin üzerini şeffaf bir şey ile kapamıştı. Sanırım mikrop kapmaması içindi. Ayaklanırken bende dikelmiştim uzandığım yerden. O masasının başına giderken bende çıkardığım kazağımı geri giymiştim.

Yanıma geri gelmesiyle uzattığı kağıdı almıştım. Üzerinde fiyat yazıyordu. Bakışlarım ona dönerken konuşmaya başladı.
" Dövmenin olduğu bölgeyi temiz tutman gerekiyor. Herhangi bir kir mikrop kapmana sebep olur. "
Söylediklerini başımla onayladıktan sonra sadece 'tamam' demiştim. Kapıya yöneldiğimde çıkacağım sırada tekrardan konuşmuştu ve bu bir kaç saniyeliğine duraksamama sebep olmuştu.

" Yarın akşam saat 9'da Gang Bar'da ol. "

Merhabalar! Nasılsınız? Ben gayet iyiyim. Bu bölüm bir geçiş bölümüdür. Bu yüzden bölüm kısa oldu.
Sonraki bölümde görüşürüz!