Kuroo evine adımını attıktan sonra yine içini bir hüzün kapladı, nedensizce.
Her zamanki gibi odasına gitti, yatağına uzandı ve uyumayı denedi uyusada bu hep aynı rüyayla sonlandı;Rüyasında henüz 10 yaşındaydı, doğum gününü kutluyorlardı. Babası birden kafasına doğru bir silah çıkarıp her seferinde orada kendini öldürüyordu, her seferinde oğlunun doğum gününü mahvediyordu.
Yine aynı rüya veya kâbus yüzünden uyandıktan sonra salona doğru ilerlemeye başladı.
Bugün uyku dahi haramdı ona.
Uykusunda dahi rahat yoktu ona.Babası öldükten sonra defalarca kez ona benzer insanlar ve hayaletini görmüştü bu hayalet şeyini ilk gördüğü gün 9 gün önceydi; Gece geç saatlerde uyandıktan sonra açık olan kapıya doğru bakmaya başladı, orada babası onu izliyordu korkmuştu ama babasını görmek onu öyle bir rahatlamıştı ki ölmesini umursamamıştı bile. Babası son kez ona gülümseyip kapıdan çıkmıştı.
Kuroo ilk hayal gördüğünü sanmıştı ama uyanıktı, kendini cimciklemişti uyanık olduğuna emin olmak için.
Evet o uyanıktı ve az önce babasını görmüştü.
Babasını görmesine karşın odasından çıkıp teker teker evdeki odalara banyolara ve mutfağa bakmaya başladı
Yoktu, hiçbir yerde yoktu babası.
Nefesini dışarı verip odasına döndü tüm gece uyanık kaldı belki babası gelir diye, olurda onu yine görseydi bırakmayacaktı doya doya sarılacaktı ona. Ne kadar beklesede tekrar öyle bir görüntü görmedi
ama, babasının o minik gülümesemesi yüreğini ısıtmıştı.
Bu 'hayalet olayı'nı annesine veya Kenma'ya anlatmamıştı,gerek duymamıştı çünkü.
Bunu söylerse ne tepki vereceklerini de merak ediyordu. Kahve makinesine bir tane kahve kapsülü koyup ardından altınada bir bardak koydu ve kahvesinin olmasını bekledi.
Telefonu yanında olmadığından dolayı dolabı açıp biraz göz gezdirdi.
Her şey vardı abur cubur, hazır yemek, içecekler ve bunun gibi bir sürü şey, dolabı tekrar gözden geçirdiğinde hiçbir şey yememek istedigini anladı ve dolabı geri kapatıp eski yerine döndü.
Psikolojik destek almak istemişti ilk zamanlarda, babasının ilk öldüğü zamanlarda fakat Kenma'nın olması bunu gereksiz hale getiriyordu. Gün içinde en azından daha iyi oluyordu onu görünce.
Seanslara gitse bunun kadar etkili
olmayacağını çok iyi biliyordu bundan dolayı bu isteğini silip, Kenma'yla daha fazla vakit geçirme isteğini yazmıştı aklına.Ama Kenma da bir yetişkindi onunda işleri vardı,her zaman kendisiyle ilgilenemezdi.
Bununla beraber kendisinin de işleri vardı, babasının ölümünden sonra resmen odasından hiç çıkmamıştı -yani çıkmıştı ama iki dakika sonra odasına geri çekilmişti-
Artık kendisininde işe gitmesi lazımdı para kazanması, şu an yeterli parası olsa da kafasını dağıtabileceği bir işe girmesi lazımdı.
Kahvesi olduktan sonra odasına geri gitti uykusu olmadığından dolayı Laptop'unu alıp bir film açtı
Film 61 dakika olduğundan dolayı film bitince yine sıkıntıyla yerinde haraket etmeye başladı.
Yine ayağı kalkıp çalışma masasına ilerleyip nedensizce bir şeyi aramaya başladı. Küçük bir jilet bulmuştu, bu ne zamandan beri oradaydı?
Ne zaman aldığını hatırlayınca avucundaki jileti biraz bastırmıştı parmaklarıyla, anlık hissettiği acıyla avucundaki jileti fırlattı.
Baktığında avuç içini kesmişti. Bilerek olmuştu bu ama canını acıtması bu şeyden dönecekmiş gibi hissettirdi.
Kararlılıkla nefes verip baş parmağı ve işaret parmağıyla geri aldı. Bileğine baktı buraya yapsa çok belli olurdu gözlerini aşağıya indirdi.
Bacaklarına yapsa o kadar belli olmazdı aslında fakat nedense bacaklarına yapmak istemiyordu bunu, tekrar gözleri bileğiyle buluşunca gülümsedi ilk minik bir çizik attı sonra, bundan biraz daha derin olan ve en sonunda en derin izi bıraktı bileğine.
Bundan memnun olmuşcasına sırıtarak akan kanlara baktı,bu şey oldukça iyi hissettiriyordu. Sonunda uykusu geldiğinde yatağına döndü, yanan masa lambasını da kapatıp uyumayı bekledi.
_____
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mən aşıq olmişam
RandomKenma: Off belani sikicem hinata yine numarami tuvalet kapilarina mi yazdın