3.

628 33 8
                                    

Okurken dikkat edin benden söylemesi yani rahatsız olabilirsiniz.

.
 yani daha deminden beri o kadar yakınlardı ve aralarında sadece havlumu vardı?

songül kafasını biraz daha kaldırıp sadinin karnındaki kaslarına baktı. sadi fark edip " daha bakacaksan bir yere oturalım ayakta yorulmayalım ha?" "hığ" " diyorumki daha bakcaksan bir yere geçelim" songül kafasını kaldırdı gözlerini okyanus gözler ile buluşturdu, "ha yok geç" songül kenara çekilmişti sadi kendi odasına girip kendisini yatağa bıraktı. ne kadar songülü kaybettirmek istesede onun nefesi ile yelkenlerini indirecekti.  sadi ustünü giyinirken songül çoktan banyodaki işini bitirip mutfağa girmişti. songül üstündeki şaşkınlığı atmaya çalışıyordu. "ay biraz daha o kokuya ve kaslara maruz kalsaydım daha ilk saatte kaybediyordu. sadi üstünü giyinip songülü yanına gelmişti. ikisi kahvaltılarını yapmış çıkmışlardı. 

( bir iki gün atlıyacağım.)

sadi ile songül bir iki gün birbiriyle çok fazla olmayak şekilde kendilernin sınırlarını zorluyordu tabi bunlar küçük şeylerdi. songül bir sey düşünmüştü. 

akşam olmuş yemekler yenmişti. ikisi koltukta otururken songül "sadi film izleyelim mi?" "olur izleyelim ne izleyeceğiz." hmm titanic i seviyorum ama başka bir şey izleyelim." "tamam o zaman aklına bir şey geliyormu?" "hm evet geldi. şey izleyelim grinin elli tonu izledin mi?" "hayır daha önce hiç izlemedim. nasıl bir film bu?" " izleyince görürsün." " e o zaman ben mısır patlatıyım geliyim" songül kafasını salladı sadide hemen mutfağa girip mısır patlatmaya başladı. sadi geldikten sonra filmi başlatılmıştı. sadi be songül üçlü koltuğa oturup üzerine pikeyi örttü. o kadar sevmişlerdi ki 3'e gelmişlerdi oda bitince songül doğruldu "nasıldı film ""güzelmiş daha önce izlemediğim güzel olmuş seninle izlemek güzeldi." dedi ve tebessüm etti. songül artık planını yapmaya başlamak istiyordu. sadi hala songüle bakıyordu. songül birden kendi üzerindeki pikeyi attı. sadi songül gidecek zannetti " songül nereye" songül cevap vermeden sağ tarafında oturan sadiye baktı. gülümseyip sol bacağını sadinin yan tarafına attı. solgül sadinin kucağında oturmuştu. sadi daha ne olduğunu anlamadan songül sadinin dudaklarına yapıştı.

songül sadinin dudaklarından ayrıldı. tamda öyle bir pozisyondalar ki. sadi koltuktan iyice aşağıya kaymış ayaklarını sehpaya koymuştu. songülde sadinin tam erkekliğinin üzerine oturmuştu. bunu fark edince kendine bir şeyler demek istedi. ama diyemedi. sadi ayaklarını indirmiş bütün dikkatini karanlıkta, sadece televizyonun ve yanda duran kücük lamba vardı songülün yüzü o kadar güzel gözüküyordu ki. songül daha fazla beklemeden sainin yanda duran ellerini alıp kendi kalçasına koydu. sadi bir ellerine birde üstündeki kadına baktı. songül baş parmağını sadinin dudağına çıkardı . dudagığını okşayıp gezdiriyordu. parmağını sadinin üst dudağına bastırıp aşağıya indirdi. songül barmagıyla sadinin alt dudağını kıvırmıştı. baş parmağı sadinin dudağının içindenydi, geri çekti elini bu sefer sadinin boynuna yaklaştı, kulağına yaklaştı "sadi hadi sıksana" dedi. sadi biraz bekleyip düşündü "şimdi bu hareketleri yaptığına göre birazdan kesin kendi elleriye gel diycek ve kabul edicek kaybettiğini" diye düşünüp sadi ellerini yavaşca sıktı. biraz okşayıp biraz daha sert sıkınca songül sadinin kulağına ok yakındı . sadi sıcak nefesi içinde hissetmişti. sadinin çok net duyacağı kadar inlemişti songül. sadi bu sesi çok sevmişti. daha çok sıkmaya başladı.

songül sadinin boynundan ayrılıp sadinin yüzüne baktı. " sadi odama gelirmisin?" sadi düşündü eğer giderse galatasaray forması giyecekti " hayır songül" diyince songül ellerini çekti sadinin omzundan, ellerini sadinnin kollarına koyup" ben bi duşa gireyim ""tamam menengiç istermisin" " hayır sen kendine yap yat ben saatlerce çıkmayı düşünmüyorum. bedenimi ve ruhumu tamizlemem gerek. kendimi küçük düşürüp böyle şeyler yaptığım için üzgünüm." dedi ve sadinin ellerinden kurtulup üzerinden kalktı. songül sadi hayır diyene kadar iddayı unutmuştu. belki odasına gelirse belki hazırsa birlikte olacaklardı ama olmadı. songül ayaklandı banyoya doğru gidiyordu. sadi koltukta kalmıs düşünüyordu "lan karım gidiyo.. üzgünüm camialardakiler üzgünüm beşiktaş çok üzgünüm." sadi oturduğu yerden kalktı "songül" diye seslendi songül kapıpn önünde kapalı kapıyı açacaktı ki sadi yanına gelmişti. songülü duvara sıkıştırmıştı. belki hazırdı belki değil ama ne olursa olsun sadece onu istiyordu.

"ne oldu sadi" "songül ben seni çok seviyorum seni kırmak istemem , hala teklifin geçerlimi?" "ne teklifi?" songülün belinden tutup kendine çekti diğer eliylede songülün yanağını tuttu. kendine çekip derince öptü ayrılına "bu teklif" "songül bir şey demeden sadinin belinden tutup kendine bastırdı. ve dudağından öptü. sadi cevabı alınca banyonun kapısını açıp içeri girdiler. songülü hala öperken kapıyı kapatıp songülü kapıya yasladı. sadi nefes almak için ayırdığı dudaklara tekrar kavuştu . Şadi songül ün kıyafetin birisinden tutup yukarı doğru çektiğinde songül kollarını yukarı kaldırıp şadinin t-shirt unu çıkarmasına izin verdi. Şadi gözlerini  ve dudaklarını songulun yüzünden çekip kadına baktı. Kadın düşünceleydi "ne oldu karıcım?" Afamin seslenmesiyle adamin mavi  gözlerine bakarak " sadi belki bu bizim ilk şeyimiz ya.. o yüzden bu evde yapmasak" " sen özel olmasını istiyorsun aklından ne geçiyorsa o olsun lar için ipler ellerinde. Peki varmi aklında bir yer?" Şadinin sorusuyla gülümserken adam songulden ayrılmış onu dinlemeye başlamıştı. " Yok ama bir otele gelan gideriz. Olmaz mi? " diye adamı dinlemeye başladı. " hmm yok otel olmaz benim aklımda  var bir yer gahi hazırlan gidelim." Songul yaslandığı kapıdan ayrılıp banyodan cıktı.

Odasına gidip kapattığı kapiya yaşlandı.
Tuttuğu nefesi vererek " ah ben ne yaptım." Songul bunu derken kötü bir şekilde dememişti. Içindeki hislerine karşı demişti. Songul üstünü değiştirip hazırlandı. Belki cesaretini toplar birlikte olurlar yada ... songul düşüyo istemedi. O hazırlanırken sadi ise ssongulunarkasindan bir süre izleyip derin nefes alıp verdi. Aslında sadi hissediyordu kadının çekingen ve hazır olmadığını. Bildiği halde bu teklifi kadına sunmuş ve kabul etmişti. " senin hazır olmanı, sen ne kadar istersen ben o kadar bekliycem." Diyerek dusa gitmişti.

15 20 dakika sonra ikili şadinin kartalına binmiş gidiyorlardi. İkisi yol boyunca konuşmamış, sadi bu sessizlikten kurtulmak için sağ elini cebine atti. Cebinden çıkardığı anahtarlığı çıkarıp songüle uzattı.

Songül sadiye bakip " bu ne sadi?" Diyince " gideceğimiz evin anahtarı orası benim, bende anahtarı var sende de olmasını istedim." " teşekkür ederim ama gerek yoktu sadi" " olurmu öyle şey belki bir şeye lazım olur al sen şunu" elindeki anahtarlığı songüle verdi. Sadi elini kendi bacağına koyarken içinden " madem bugün tamamen benim olamayacaksin bende o günü beklerken seni biraz zevklendiriyim " diye geçirdi. Sadi elini kendi bacağından kaldırıp
Songulun "  şort vardı" songulun açık dizinine koydu. Songul bacağında hissettiği el ile bakışlarını ilk şadiye sonrada bacağındaki ele indirdi.

Songül şadinin eline odaklanırken sadi biraz daha elini yukarı doğru sürtüp sıktı.  Songul şadinin hareketlerine ses çıkartmıyordu.
Ama kendini sıkmak için çabalıyor dudaklarını birbirine bastırmaya başlamıştı.

Şadi songulun sesini cikartmamisinla aldığı cesaret ile biraz daha ileri gidecekti. Sadi elini dahada yukarı çıkartarak songulun bacağını sıktı. Songul hem sadinin elinden hissettiği sıcaklığı ve arzusunu hissedince kendini ona bırakmak istedi ama onda engelleyen bir şey vardı. Songul kısık belli belirsiz bir sesle " ge..geldik mı?" Dedi sadi kadının ne dediğini anlamayınca "efendim. Ne dedin?" Songül kendini biraz toparlayıp sesine dikkat ederek " diyorum ki (elini bacağındaki şadinin elinin üstüne koyup ilk sıktı sonrada tuttu) hava sıcak ya bide akşam dahada bir sıcak, sen elini koyunca biraz terleme geldi. Acaba çeker misin daha da sıcak olmasın"

.........
Son.

hayallerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin