• fernando muslera,one

1.2K 34 4
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


kahvaltıyı hazırladım,muslera'nın antremanda kullandığı spor çantasına gerekli olan birkaç eşyayı ekledim,mutlaka her sabah içtiği o acı kahvesini de hazırladım.

ve.. tamam! her şey hallolmuştu. muslera ise beş dakika önce uyanmış ve duşa girmişti,onun aşağı inmesini bekliyordum.

ben muslera'nın kişisel asistanıydım. yaklaşık altı aydır onunla beraber çalışıyordum,nerdeyse çoğu kişisel işleriyle ben ilgileniyordum. bazen gerekli kaldığımız durumlarda onun çevirmenliğini bile yapıyordum.

ben mutfakta onu beklerken,muslera altındaki bornozla ve ıslak saçlarını kuruladığı havluyla merdivenlerden iniyordu. tamam,bu adama hayran kalmamak mümkün değil.

"günaydın." dedi gülümseyerek.

"günaydın." diye karşılık verdim.

"neler yaptın?"

"kahveniz hazır,buyrun." dedim ona fincanı uzatırken. o kahvesini yudumlarken bende devam ettim.

"spor çantanız hazır,kahvaltınız bahçede. marketten alınması gereken birkaç şey vardı,onları temin ettim. bu günkü programınızı çıkardım,kahvaltınızı ederken inceleyebilirsiniz. yoğun bir gün değil."

"peki,teşekkür ederim."

arkasını döndü ve bahçe kapısına doğru ilerlemeye koyuldu,ama benim söyleyeceklerim henüz bitmemişti.

"bir şey daha var.."

"neymiş o?"

"ben işten ayrılıyorum efendim."

anında olduğu yerde durdu,arkasına dönüp çatılmış kaşlarıyla bana bakıyordu. derin bir nefes aldım,bunu yapmam gerekiyordu.

"istifa mektubu hazırlamaya gerek duymadım,birkaç günlük programınızı hazırladım efendim. başka bir kişisel asistan bulana kadar sizi idare eder diye umuyorum. burdaki birkaç eşyamı toparladım,eğer yapmamı istediğiniz başka bir şey yoksa size veda edeyim."

uzun bir süre sessiz kaldı,sadece gözlerime bakıyordu. bana doğru birkaç adım attı,içimdeki gerginlik onun bana yakınlaşmasıyla daha da beni rahatsız ediyordu.

"birincisi,şu resmi konuşma saçmalığından vazgeç,hoşuma gitmiyor. ikincisi,işten ayrılıyorum ne demek? umarım sadece bir şakadır. üçüncüsü,ben izin vermediğim sürece işten ayrılamazsın."

bu egoist tavırlardan öyle usanmıştım ki,koluma taktığım çantayı sert bir şekilde mutfak tezgahına vurup derin bir nefes aldım.

"birincisi,siz benim patronumsunuz ve sizinle resmi konuşmak durumundayım. ikincisi,hayır bu bir şaka değil ve gerçekten işten ayrılıyorum. üçüncüsü,siz kimsiniz ki sizden herhangi bir şey için izin alacağım?"

"neden?" diye sordu ciddi bir tavırla.

"çünkü ben,canınız istediğinde altınıza alıp sevişebileceğiniz,canınız istemediğinde hiç yokmuş gibi davranabileceğiniz basit bir kadın değilim. kendinize başka bir sürtük bulsanız iyi edersiniz,artık bu duruma katlanmayacağım."

hiçbir şey söylemedi,sessiz kaldı.

"rahat rahat yatıp kalkabileceğiniz başka bir asistan bulun lütfen,zira ben sizin sürtüğünüz değilim. hoşcakalın." dedim ona bir elimi uzatırken.

uzun bir süre tepkisiz kaldıktan sonra,sanki bir şeyi onaylar gibi başını aşağı yukarı salladı ve elimi sıktı.

sanırım göz yaşlarımı serbest bırakmamak için harcadığım çabaya saygımdan,arkamı dönüp bir an önce o evden ayrılmaya koyuldum.

ona veda etmek çok zordu ve bu kararı kolay vermemiştim. neden mi?

çünkü beni sadece sikmek isteyen patronuma aylardır deli gibi aşıktım. ama artık buna son verme zamanı gelmişti.






kaptan..

bunun da devamı gelir.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 18, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

futbol oyuncuları,one shotHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin