10

11.8K 993 100
                                    

Genç delta, omega Jimin'den aldığı mesaj ile birlikte soluğu şehir hastanesinde almıştı.

Kurdu aldığı haberle birlikte içini öfke ve korku ile tırmalarken zar zor hastaneye gelebilmişti zira her an öfke patlaması yaşayarak onu bu hale getirenlerin yakasında soluğu alabilirdi.

Hastane girişindeki çalışanlardan Jungkook'un henüz odaya alınmadığını ve yoğun bakımda olduğunu duyunca nefes alış verişleri hızlanmış hızlı adımlarla koridorda kendi aralarında konuşan üçlünün yanına ulaşmıştı.

Jimin, Jungkook'un abisi Junghyun ve Jungkook ile birlikte hastaneye gelen Hyunbin.

Jimin, deltanın geldiğini gördüğünde dolu gözlerini deltanın heybetli cüssesinde gezdirdi.

Taehyung aldığı haberle çökmüştü. Bu gerçek inkar edilemez bir biçimde belli oluyordu.

Taehyung zorla dudaklarını aralayıp "Bir haber var mı? Nasıl olmuş?" diye sorduğunda Jimin ve Junghyun başlarını olumsuz bir biçimde sallamışlardı.

"Hyunbin onu bulduğunda bilinci kapalıymış sadece fena bir şekilde dayak yediğini biliyoruz?"

Taehyung duydukları ile gözlerini kısa bir süreliğine kapatmış ve derin bir nefes almıştı. Kendinin yanı sıra kurdu da mahvolmuştu.

Kendini kontrol etmekte zorlanıyordu.

"Nerde buldun peki onu? Hiç mi bir şey görmedin? Sikeyim, gündüz vakti kim böyle bir şey yapabilir?"  Diyerek yanındaki yabancı bedene döndüğünde alfa Hyunbin, deltanın sinirinin ona olmadığını bildiği için sesini yükseltmesine tepki vermedi ve onu sakince yanıtladı.

"Arkadaşlarımla okulun yakınlarındaki kafede takılırız biz genelde keza bugün de yine o kafedeydik ve ben sigara içmek için kafeden çıktığımda birkaç ses duydum. Sesin nerden geldiğine bakmak için yürürken önümden koşar adımlarla 5 kişi geçti açıkçası o an sese odaklandığım için yüzlerine bakmamıştım." Dedikten sonra titrek bir nefes aldı. Jungkook'u bulduğu hali gözünün önünden gitmiyordu.

"Daha sonrasında yerde baygın bir şekilde yatan arkadaşınızı buldum ve hemen ambulansı aradım. Onu bulduğumda tamamen dağılmış bir vaziyetteydi ve çok zor nefes alıyordu."

Taehyung, duydukları ile birlikte tutunacak bir yer aramış ve duvara yaslanmıştı. Aldığı nefes ciğerine gelmeden toz bulutu oluyormuş gibi hissediyordu. Nefes alıp vermekte güçlük çekiyordu.

Saçının teline bile zarar gelmesine dayamamadığı alfasına başkalarının acımasız bir şekilde zarar vermesi paramparça ediyordu onu.

Taehyung delta olmasının yanında duygularını hat safhada yaşayan biriydi.
Hissettiği en uçuk duyguların hepsi Jungkook'a aitti.

Her ne kadar Jungkook ile yollarını ayırdıklarını düşünse de gerçekte görünmez bir iple bağlı olduklarını hissediyordu Taehyung. Ondan ayrılmak mümkün değildi.

Diğer yanda Jimin, Jungkook'u yalnız bıraktıkları için kendini suçlarken Junghyun ise, onu daha sık armayıp başına bir şey gelme olasılığını düşünmediği için kendini suçluyordu.

Taehyung ise ne düşüneceğini şaşırmış gibiydi. Şu an içinde bulundukları ortamda bir suçlu aramıyordu keza asıl suçluların bu koridorda bekleyenlerin olmadığını biliyordu.

Önceliği Jungkook'un iyi olduğuna dair en ufak da olsa bir haber almaktı. Gerisini sonra düşünecekti.

Gerekirse adaleti siktir edip kendi yöntemleriyle ödetecekti Jungkook'u bu hale getirenlere.

Bloodline' Taekook ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin