"Babana ulaşırsan bize haber vereceksin küçük duydun mu?Yoksa seni de suça ortak sayarız haberin olsun!"
Duymamazlıktan gelerek okula yürümeye devam ettim. Babam yüzünden bu polisler evimin önünden ayrılmıyor. Ben nereden bileceksem onun nerede olduğunu. Olayın tamamını bende bilmiyorum. Babam 3 aydır ortalarda yok. Ve bunun cezası kesinlikle bana kesiliyor. Uyuşturucu çetesine bulaştığını biliyorum. Onu da öğreneli çok olmuyor. Kapımın önünden ayrılmayan lanet polisler böyle söyledi. Ev ile okul arası çok uzak olmadığından 10 dakika yürüdükten sonra okula vardım. Asıl cehennem şimdi başlıyor. Koridorda insanların benim hakkımda konuştukları şeyleri görmezden gelerek sınıfıma gittim. Sıramın üstüne yazılan şeylere yenileri eklenmişti. Aman ne güzel.
"Hey Martina! Babanı neden saklıyorsun hâlâ ha?"
Başladık yine.
"Ona bulaşma babası uyuşturucu çetesinde seni bulup içeceğine ilaç filan atar"
Tekrar gülmeye başladıklarında artık cidden sabrım kalmamıştı. Patlamaya hazır bir bomba gibiydim.
"Baban küçükken sana da ilaç verir miydi martina ? "
Artık görmezden gelmekte zorlanıyordum.
Kitaplarımı sıramın altına koyduğumda bir paket fark ettim. Paketi elime aldığım gibi sınıftaki kızlardan biri bağırmaya başladı.
"Hey bakın babasının yolundan gidip okula uyuşturucu getirmiş!"
Bu son damla olmuştu.
Kızın üstüne yürüyüp paketi yüzüne fırlattım.
"Sen ne yaptığını sanıyorsun?!"
Arkamdan birinin saçımı çekmesiyle dengem bozulur gibi olmuştu ama hemen toparlayıp kızın kolunu ters çevirdim ve yere ittirdim. Yüzüne paketi fırlattığım kızın saçlarından tutup kafasını dolaba çarptım.
" Madem bir suçlunun kızıyım hakkını vermeliyim değil mi?"
Zaten bugün okuldan atıldığım haberini verecekleri için kaydımı sildirmek ile uğraşmadan direkt okuldan çıktım.
Eve geldiğimde kapının önünde hala polislerin beklediğini gördüğümde içimden bela okuyarak apartmana girdim.
Dairemin kapısının önünde bir paket gördüm. Üstündeki notu okudum
"-Doğum günün kutlu olsun savaşçı kızım!
-Baban"
Kutuya babama olan sinirimi çıkarmak üzere birkaç tekme atıp ezdikten sonra içeri girdim. Soğuk bir duş aldıktan sonra makarna haşlamak için suyu tencereye koyup altını açtım. Babama cidden çok sinirliydim. Beni burada bu halde bırakması bir yana, neden böyle işlere bulaştığının hesabını sormak istiyordum. Ben bunları düşünürken telefonum çalmaya başladı. Tanımadığım numara olduğu için sessize alıp telefonu kenara koydum. Israrla aramaya devam edince açtım fakat hiçbir şey söylemedim."Doğum günü kızı hediyeni aldın mı?"
Sesin sahibi babamdı.
"Umarım beğenmişsindir."
Gerçekten sinirlenmiştim ve sinirimi ona yansıtmak istediğimi fark ettim.
"Ne hediyesinden bahsediyorsun sen be? Hayatımı mahvedip defolup gittin hâlâ bana hediye diyorsun! "
"Bak kızım ben-"
"Senin yüzünden kaç gündür neler yaşıyorum ben haberi var mı!? Lafta kızım demeyi biliyorsun babalık yapsana o zaman doğru düzgün!"
Cevap vermesini beklemeden telefonu kapattım. Daha fazla dinlemek istemiyordum. Telefonu kapatıp koltuğa uzandım ve uykumun beni ele geçirmesini bekledim.
2 saat sonra
Kapının sertçe vurulmasıyla uyandım. Biri resmen kapıyı kırmaya çalışıyor gibiydi. Kalkıp hızlıca mutfağa gittim ve elime gelen ilk bıçağı aldım. Seri ama sessiz hareket ediyordum. Kapıya yaklaştığımda ise adımlarım yavaşladı. Belki aşağıdaki polisler olabilir diye düşünürken kapı tekrar sertçe vuruldu. Kapının deliğine gözümü yaklaştırdım. Tamamen siyah giyinmiş birisiydi. Erkek olduğu anlaşılıyordu fakat yüzünü göremiyordum. Biraz bile olsa kapıya yaklaşınca yüzünü görebilmiştim. Görebildiğim kadarını aklıma kazımaya çalışmıştım. Birkaç saniye daha bekledikten sonra arkasını döndü ve gitti. Tekrardan salona döndüm ve camın önüne doğru ilerledim. Camı açıp derin nefesler almaya çalışırken yukarıdan aşağıya doğru bir bağırışla beraber gözümün önünden bir beden geçti. Daha doğrusu düştü. Sokaktaki birkaç kişi düşen bedenin başına toplanırken o adamı gördüm. Apartmandan çıkıp hızlı adımlarla ilerlerken başını çevirip bana baktı. Camı kapattım ve hızlıca aşağıya indim. Adamı göremeyince düşen bedenin kimliği hakkında az da olsa bir şeyler görme umuduyla oraya doğru yaklaştım. İnsanlar etrafını sardığı için pek göremiyordum fakat erkek bedeni olduğundan emindim. İnsanları geçip yerde yatan adama baktım...
----------
Selamlarrrrr.Bölüm kısa oldu biliyorum ama böyle ufak bi giriş yapmak istedim. Alışmak için gibi düşünülebilir. Ve sonunda biraz da merakta bırakmak istedim. Belki anlamışsınızdır ama ufak bi gizem olmuş olsun.
Sizleri seviyorum. Yeni bölümde görüşmek üzere. Oy vermeyi unutmayın! Bayssss.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İntikam Aşkı
Teen FictionAynıyız ama farklıyız. Acılarımız, yaralarımız aynı. Ama uyumlu değiliz. O benim ruhumun aynasıydı, ama belki de bazı ruhlar ayrı kalmalıydı.