I'm Right Here | Taekook

17

"Taehyung iyi misin birtanem ben çok özür dile.." Jungkook sözünü tamamlayamadan karşısında gördüğü manzarayla olduğu yerde kalakaldı. Taehyung tamamen dağılmış bir yüz ifadesiyle kendisine bakıyordu. Düşündüğü gibi ağlamaktan ya da tiksinmekten de çok uzaktı bakışları.

Taehyung tüm muhtaçlığını ve ihtiyaç dolu bakışlarını yöneltmişti kapının önünde duran bedene. "Jungkook sana ihtiyacım var." Bir cümle. Jungkook'un içeri dalması ve Taehyung'un dudaklarına tekrar yapışması için tek bir cümle yeterli olmuştu.

Bu kez karşılığını da alıyordu öpüşlerinin. Dudaklarından taşan öpüşme Taehyung'un önce çene hattını sonra da boynunu öpmesiyle devam etti. Bu sırada Taehyung'un elleri siyah saçları arasına dalmış yön veriyordu hareketlerine.

"Lütfen çok zonkluyor." Sızlanarak konuştu esmer olan. Jungkook bebeğinin sözlerini işittiği anda başını gömdüğü gerdandan kaldırdı. Bir hamlede Taehyung'u ters döndürüp birkaç adım geriledi. Şimdi esmer olanın sırtı kendi göğsüne, kendi sırtı ise banyonun fayansına dayalıydı.

Jungkook bir kolunu Taehyung'un ince beline dolayarak sabitledi esmerin bedenini. Diğer eli ise beli lastikli pijamadan ve zevk suyuyla ıslanmış penye baksırdan içeri daldı aynı anda.

Taehyung penisinin üzerinde hissettiği sıcak elle titredi. Hali hazırda sertleşmiş olan penis, zevk sıvıları yüzünden kaygandı da. Jungkook elini iç çamaşırından geri çıkartarak tek hamlede hem pijama hem de baksırdan kurtuldu.

Tekrar kavradı esmer olanın organını ve başını ensesinden boynunun yanına doğru gömerek minik öpücükler eşliğinde çekmeye başladı. "Jungkook lütfen nazik ol alışkın değilim buna." Taehyung'un uyarısı üzerine otokontrolünü arttırdı büyük olan.

"Kendini bana bırak bebeğim, sana iyi hissettireceğim." Taehyung duyduğu söylerle başını esmerin omzuna doğru geriye bıraktı ve ona güvenmeye çalıştı. Jungkook'un elleri orta hızda bir ritim tutarak çekmeye devam ediyordu kendisini.

Penisinin baş kısmı kendini bırakmış olduğu adamın avuçlarına her dokunduğunda hassaslıkla seyriyordu vücudu. "Çok güzelsin Taehyung, seni çok seviyorum birtanem." Jungkook'un kendisini telkin eden minik fısıltıları ve öpüşleri de aldığı zevki katlıyordu.

Birkaç dakikanın ardından daha fazla dayanacak gücünün kalmadığının farkındaydı. Belinde kendisini sımsıkı kavrayan elin baskınlığı, boynunda hissettiği öpücükler ve penisini çeken sıcacık eller karnının kasılmasına, bacaklarının titremesine ve kalçalarını olabildiğince arkasındaki bedene itmesine neden oluyordu.

"Jungkook çok yakınım-ah dayanamıyorum." Sözlerinin üzerine hareketlerini arttırdı Jungkook. Kendini Taehyung'a daha sıkı bastırdı, kollunu daha da sıktı, öpücüklerini şiddetlendirdi ve elini hızlandırdı. Zevkten gözlerinin kaymasına engel olamayan beden, kollarının arasında tir tir titremeye başlamıştı şimdi.

Çok geçmeden Taehyung, yüksek şiddetle inleyerek ve titreyerek Jungkook'un ellerinin arasına bıraktı kendini. Elinin hızını çok yavaşlatsa da durmayan Jungkook, bebeğinin tamamen rahatladığına emin olana kadar devam etti hareketlerine.

Orgazmın beyninde yarattığı uyuşukluk hissi ve kaslarının tamamen rahatlamasıyla Jungkook'un kolları arasında yığıldı Taehyung. Tüm dünyayı sis perdesinin ardından görebiliyordu. Sesler ve renkler tamamen bulanıktı. Hayatında ilk defa böylesi güçlü bir orgazm yaşamıştı üstelik herhangi bir penetrasyon dahi olmamış olmasına rağmendi bu hali.

Jungkook'un kulak arkasına bıraktığı öpücükler eşliğinde yere oturdu yavaşça. Jungkook'un küveti doldurduğu ve kendisini güzelce temizlediği anlar da bulanıklığını koruyordu aklında.

-끝-