wrong number

-final-

Harry, iki gündür Louis'e mesaj atmamak için kendini zorluyordu. Ve anlaşmaya uymamıştı. Onu aramaya devam ediyordu. Her sınıfa giriyor ve adını sorup sınıftakilere Louis'yi tarif ediyordu. Bulamamıştı. İki gündür her yere bakmıştı ama bulamamıştı. teneffüslerde tuvaletleri, öğretmenler odasıni hatta temizlik odasını bile arıyordu ama sonuç aynıydı. Louis'nin kendinden hoşlandığını öğrenmesi, onu garip hissettirmişti. Ve iki gündür onunla konuşmadığı için eksik hissediyordu. Louis'e olan duygularından emin değildi ama normal duygular beslemediğinden emindi. Derse girmemişti çünkü zaten dinlemiyordu tek düşündüğü Louis'ydi.
Koridorda ilerlerken saatine baktı ve dersin başlamış olduğunu farketti. Umursamadan merdivenleri indi çünkü Tarih dersini hiçbir zaman sevmemişti.
Zemin kata indiğinde sessizlik tüylerini ürpertti. Burada bir öğretmene yakalanması onun için hiç de iyi olmazdı.
Bodrum kattan gelen ayak seslerini duymasıyla kafasını o tarafa doğru çevirdi ve gördüklerine inanamadı. İnanmak istedi çünkü aşağı kata inen kişi Louis'ydi.
Hiç düşünmeden arkasından inerken yavaş yürüyordu çünkü kendisini farkederse kötü olurdu.
Aralarında uzun bir mesafe bırakmaya özen göstererek bodrum katın boş ve karanlık koridorunda Louis'yi takip etmeye başladı.
Cebinden telefonunu çıkarıp Louis'ye mesaj atmaya karar verdi çünkü artık dayanamıyordu.

harry: dersi ekmişsin

Harry, Louis'ye baktığında cebinden telefonunu çıkardığını gördü ve gülümsedi. Ardından mesaj geldi

louis: neden anlaşmayı bozdun, bana mesaj atmayacaktın

harry: bozmak istedim çünkü

louis: söz vermiştin

harry: sözlerimi tuttuğumu kim söyledi?

Louis'nin durduğunu farkettiğinde kendide durdu ve mesaj gelmesini bekledi.

louis: dersi ektiğimi nereden biliyorsun.

harry: seni takip ediyorum

Louis, cevap vermediği halde boş boş telefona bakıyordu. Harry bir süre cevap vermesini bekledi ama Louis olduğu yerde duruyordu.

harry: arkana bak

Louis endişeyle arkasını döndüğünde Harry ile karşılaştı ve gözlerini kocaman açtı. Harry bu karanlıkta bile onun mavi gözlerini rahatlıkla görebiliyordu.

Harry, Louis'nin etrafına bakıp bir şeyler aradığını farketti ve Louis'ye doğru yürümeye başladı.
Louis korkuyla " Yaklaşma bana!" diye bağırırken Harry gülmemek için yanağını dişledi çünkü Louis'yi korkutmak için ciddi olması gerekiyordu.
Louis geri geri gittikçe Harry de onun üzerine yürüdü ama hala önlerinde bir mesafe vardı.
"Daha fazla gelme, dur orada. "
Harry, Louis'nin sırtının temas ettiği duvarı görünce gülümsedi. Koridorun sonuna gelmişlerdi ve baştaki çıkıştan başka kaçacak bir yer yoktu. Bu Louis'yi korkuturken Harry'yi de eğlendiriyordu.
Louis duvarı delip arka tarafa geçmek istercesine duvara yaslanırken Harry de aralarındaki mesafeyi iyice azalttı.
Adımlarını hızlandırıp Louis'nin yakasından tuttu ve duvarla kendi arasında sıkıştırdı. Bedenini Louis'ye bastırırken onun söylediği kadar sıska olduğunu farketti. Onun sıska ve küçük olması hoşuna gitmişti.
"Uzak dur benden. "
Louis, sesinin titremesine engel olamadan konuştuğunda aynı zamanda gözleri de dolmuştu.
Harry bunu farkettiğinde amacına ulaştığını anlayıp gülümsedi.
"Benden kaçamayacağını söylemiştim."
Harry, Louis'nin kulağına doğru fısıldarken Louis onu ittirmeye çalıştı. Başarısızlığı Harry'i mutlu ediyordu.
Sağ elini Louis'nin yakasından çekti ve yumruk yapıp havaya kaldırdı.
Louis, gözlerini sımsıkı yumarken suratına inecek olan darbeye hazırlanıyordu.
Ama beklediği gibi olmadı. Boynunda bir el hissetti. Ve sonra dudaklarının üzerindeki yumuşak dokuyu.
Şaşkınlıkla sımsıkı yumduğu gözlerini açarken gözünden akan bir damla yaşa engel olamadı.
Karşısında gözlerini yummuş bir Harry Styles beklemiyordu tabii.
Harry, Louis'nin yakasındaki diğer elini Louis'nin beline indirdi ve onu kendine daha çok bastırdı.
Louis ise hala şok içinde öylece Harry'e bakıyordu.
Harry, Louis'den yavaşça ayrıldı ve suratına ifadesiz bir şekilde baktı.
"Öpüşmeyi mi bilmiyorsun? Karşılık versene!"
Harry, sitemle konuştuğunda Louis yutkundu.
Ellerinin titremesine engel olamazken ne yapacağını şaşırmıştı Louis.
"B-ben... "
Harry, Louis'nin konuşmasına izin vermeden tekrardan dudaklarını buluşturduğunda Louis tekrar kısa süreli bir şok yaşadı. Sonra ufak bir tebessüm edip gözlerini kapattı ve Harry'e karşılık vermeye başladı. İlk öpüşmesi olduğu için beceriksizdi. Ama yavaş yavaş deneyim kazanacağından şimdiden emin olmuştu.

-----

ve, final. umarım hikayeyi batırmamışımdır. final yapmayı pek beceremem de.
hikayemi okuyup, oy veren ve yorum yapan herkese teşekkürler.