Minik kuş +18 BXBXBXb

1

merhabalar merhabalar

Bu benim ilk kitabım olacak birazcık heyecanlıyım ve kurgu hakkında hiç bir şey düşünmedim sadece kitap okurken ben neden yazmıyorum dedim ve pc başına uçtum

Öncelikle kendimi tanıtayım ben Melek 17 yaşındayım

...

Bu kadardı keyifli okumalar

ARKADASLAR KİTABİ İNG HESABTAN YAZMİSİM AMK KELİMELER DEVRİK OLMUS WKDBWKBDKWNDKENF İ

Ⅰ

"Annee, bu üzerinde kırılmış bardak resmi olan kolileri sanırım yere düşürdüm. İçinde kırılacak bir şey yok değil mi?" Yeni taşındığımız eve baktığımda içim çok garip hislerle dolup taşıyordu. Hayata yeniden başladığımı hissediyordum. Bu gün doğduğumdan beri yaşadığım yerden annemle birlikte taşınmıştık ve annemin de belirttiği gibi, yeni ev yeni başlangıçlar. Ama üzülerek söyleyeceğim ki birazdan benim başlangıcım başladığı gibi bitecek gibi, "ne yaptım dedin ne yaptım dedin?"

Kapıdan daha kolileri açmadan nasıl bulduğunu anlayamadığım oklavayla çıkan anneme şirince gülümseyip geriye doğru bir adım attım. "Canim annem benim söz bir hafta boyunca çiçeklerini ben sulayacağım." Acaba kaç gün sokakta yatırır beni?

"Kaç eşşek sıpası kaç, arkana bile bakma!" Annemin terlikleri bu anı beklermiş gibi kıçımla buluşurken alt mahalleye deli danalar gibi koşmaya başladım. Terlikten daha da kotu bir şey varsa o da, az sonra takla ata ata götüme girecek olan oklavaydı.

Bahçe duvarının hemen yanından geçerek oklavanın peşimden gelmediğinden emin olup soluklanmaya çalıştım. Dinlenmek için hemen arkamda ki kaldırıma anamın malıymış gibi çöküp derin bir soluk çektim içime. Yüksek ihtimalle annemin bardak takımlarından bir kaçını Allah'ına kavuşturmuştum. Ve yine yüksek ihtimalle bu gece eve gidersem annem de beni Allah'ıma kavuşturacaktı.

Ensemi kaşıyıp oturduğum kaldırımda gelen geçeni dikizlemeye başladım. Annem sakinleşene kadar eve gidemeyeceğim için biraz zaman harcamak iyiydi.

"Oğlum şuna bak lan," dudaklarımı yalayıp önümde kıvırta kıvırta yürüyen kediye memnuniyetsiz bir bakış attım. "Bir daha o kolumu durtersen çevire çevire sana sokarım." Gözlerim kedinin üzerindeyken bir grup erkeğin sesleri kulaklarıma geliyordu. Görüş açımda erkek olmadığı icin onları pek takmayıp önümde ki kediyi izlemeye devam ettim. "Bir bak diyorum, yeni taşınmışlar herhalde. Gördün mü?"

"He gördüm, şu kız mı?" Kediye kitlenen gozlerimi hareket ettirmeden aklımda dolanan sinsi planlarla, aniden pist diyerek kediyi geriye sıcratmayı amaçladım fakat kedi kırıta kırıta etrafında dönüp bir kaç adım uzağımda tam gözlerime bakarak uzandı. Garezin mi var küçük şeytan? Kedilere alerjim var benim yatacak başka yerin mi yok?

"Kız değil bence abi erkek bu, kıyafetlerine baksana erkek şortu giyen kız mi olur?"

"Sen erkek şortu giyen kız görmedin mi angut? Bunlar artık yeni moda. Hem böyle güzel erkek mi olur şu bacaklara baksana." Kediden gözlerimi çekip kaşınan burnumu kaşıyarak etrafıma baktım. Bu hayvan herifler duymam diye mi böyle sesli konuşuyorlar yoksa gördükleri kız beni umursamayacakları kadar güzel mi? Merakla oturduğum yerden kalkıp gotumde ki tozları çırptım. Burnumun ucuna kadar gelen hapşırık sövmemi istiyormuş gibi en tatlı yerinde geri kaçarken kediye el hareketi çekip sokağın diğer ucuna doğru yürümeye başladım, sesler o taraftan geliyordu.

"Oha, dünyaya melek düşmüş haberimiz yok."

"Cıvıtma hemen, buraya geliyor duyacak." Sesler daha da yakınlaşırken burnumun ucunda nöbette bekleyen hapşırıkla duvarın önünde dikildim. Evet, seslerin kaynağı bu duvarın arkasındaydı. Ben gelmeden önce duvarın üzerinde oturuyorlardı, arkaya atladıklarını görmüştüm. Dev gibiydi ikisi de nasıl gormezdim ki?

Geri zekalı olma olasılıkları çok yüksekti.

"Gitti mi sence?"

"Koca adamız dustugumuz hallere bak, Tuna bunu görse ömür boyu dalga geçer yeminle." Bir kaç yaprak ve dal kırılma seslerinden sonra kafamı kaldırıp duvarın tepesine baktım. Ayağa kalkmışlardı ve teker teker duvara tırmanıyorlardı. Benim boyum 1.59 da uzamayı kestiği için duvar gözüme çin seddi gibi görünüyordu, bu duvara tırmanan herifler en fazla Hulk olabilirdi. Gözüme giren sarı saçlarımı arkaya atıp adamların duvara oturmalarını ve daha beni fark etmeden önüme atlamalarını seyrettim. Saniyeler içerisinde önüme iki tane dana gibi herif düştü. Tahmini olarak amaçları önüme değil de yola atlamaktı fakat atlaya atlaya tam da benim önüme atlamışlardı.