Okuldan eve dönüyordum... Eve dönerken kafamdan kendi kendime uydurduğum kendime ait olan "ütopya"mda hayal kurarken arkamdan arkadaşım seslendi o an kalbim yerinden çıkacak gibi hissettim çünkü kafamın içindeki ütopya'ya o kadar yoğunlaşmıştım ki gerçek dünya ile olan bağım o an kopmuştu arkadaşım sesi sabah çalan uğursuz çalar saatin sesi gibi beni uyandırdı o an biraz yüzüm kızarmış hatta ellerim titremişti utançtan ama bunu gizlemeye çalıştım sonuçta kafamı okuyabilen bir insan yok...
"x: hey araba çarpacaktı salak mısın!? Biraz önüne bak ah cidden hayatın için endişeleniyorum Hillary..."
afallayarak arkadaşıma baktım
"Oh evet teşekkür ederim fark etmedim... aslında ölsem kötü olmazdı sanırım bu günde hayatta kalıyorum"
Son kısmı düşük sesle kendi kendime söyledim
"x:bir şey mi dedin?"
"Oh hayır hayır boşver gidelim..."
O an afallamış olsam da hemen durumu dalgaya vurdum hep yaptığım şeydi sonuçta...
"Bak bak şimdi ne yapacağım prr prr kelebek uçtu uçtu kondu duvara wuuuu"
"x:çocuk gibi davranmayı bırakman gerekiyor 16 yaşındasın hatta 17 olacaksın cidden senin kadar neşeli ve alaycı biri dünyanın herhalde diğer ucunda olmalı?"
Arkadaşım kendi kendine kıkırdarken bende zorla kıkırdadım, sonuçta yapabileceğim başka bir şey yoktu kafamın içinden geçen intihar senaryolarını ona anlatamam yada ütopyamda ki olay örgüsünü, beni ya deli sanır yada ergenliği bitmek üzere olsa da bir türlü aşamayan bir avanak... sonuçta insanlara ne zaman düşüncelerimi yansıtsam hep beni yargılar hâlbuki bana hep "sen hiçbir şey anlatmıyorsun konuşmuyorsun anlat ki anlayalım" derler ama iç dünyamın yanıp sönen ışıkları hep onlara karamsar ve aptalca gelir fikirlerimi sürekli geçiştirirler ama birşey demeyince de kızarlar bu yüzden asla ne ailemi ne de diğer insanları anlamıyorum, belki de gerçekten sorun bendedir yada insanlar fazla sığ...
Günlerim çoğunlukla dalgaya vurmak ve şakalaşmak ile geçer bunların hepsi sahte olsa bile en azından etrafımda ki insanları eğlendirir (kendim rezil olsam da) kendim de onlar ile gülerim eğer ruh halleri kötü ise bir yolunu bulup iyi yaparım onları en azından elimden geldiğince sıra kendime gelince kimse benim onlara verdiğim kadar ilgi vermez ya da iki üç söz söyler geçiştirirler bende iyiyim gibi davranım açıkça kimseye yük olmak istemiyorum evet ilgi isteyen bir manyağım ama bunu kimseye belli etmem çünkü sahip olduğum insanların benim hakkımda bencil, utanmaz, hastalıklı, cimri demelerini istemem belki de kendim hakkım da düşüncelerimi başkası tarafından duymaktan korkuyorumdur, hep bir korkak olmuşumdur ve bunu göstermekten hep korktum, kısaca korkaklığından korkan bir aptalım...
...Bir gün beden dersinde öğretmen sözlü sınav yapıyordu (beden dersinde sınav bence saçma özellikle sözlü beden dersi vücut yeteneği ile olan bir şey herkesin bünyesi aynı değil herkes 5-6 tur koşamaz yine de öğretmen zorluyor ders notunu tehtit olarak kullanarak bu saçma) en son sırada olduğum için biraz beklemekten sıkılmıştım bu yüzden okulun bahçesinde ki heykelin arkasında tek başıma oturuyor yine hayatım ve geleceğim de ne olacak diye düşünüyordum en son sıra bana gelince arkadaşım bana seslendi ve bende dışarda duran kürsünün yanında ki öğretmenin yanına gittim bana beden dersi ile alakası olmayan tüm şeyleri sorduktan sonra ben titremeye, bildiğim şeyleri unutmaya başladım çünkü öğretmen beden dersi yerine bana tarih sormaya başladı (tarihim iyi sadece panik atak yüzünden bildiğim en kolay şeyleri unutuyorum nefes bile alamıyorum) en sonunda sınavım bitince öğretmen bana...