Chiara
"Ah devam et!"
Daha da hızlanması başımı döndürecek cinstendi. Dudakları dudaklarımı bulunca şevhet ve tutkuyla öpüşmeye başladık. Eli bacağımdan sürterek göğüsümü avuçlayarak büyük elinin içine aldı.
Üstümdeki hakimiyeti beni kışkırtırken bir anda kucaklayarak yatağa yattı, şimdi üstte ben vardım.
Elleri kalçalarıma koyarak zevkten boğuk çıkan sesi ile "devam et güzelim" derken elleri kalçamı daha hızlı haraket ettirmeye başladı.
İnlemelerim bütün odayı doldururken sona yaklaşıyordum. Daha hızlı zıplarken boynumdan bir an çekip göğüslerimizin birleşmesini sağladı.Şeytanı bir gülümseme ile elleriyle boğazımı sıkarak daha çok zevk aldığımda artık nirvanaya varıyordum kesik nefeslerim arasından " Daha hızlı..."
Çığlık çığlığa boşalırken o Şeytanı bir şekilde gülümsemeye başlamıştı. Rahatlamış bir şekilde göğüsündeyken başımı kaldırarak gözlerine baktım. Nefeslerim düzenlenirken bir anda anlayamadığım bir hızla kendimi altında buldum.
Kulağıma eğilirken fısıltıyla "Rahatlama sırası bende güzelim. Daha yeni başlıyoruz."
Isabel
Gözlerimi açtığımda başımın dönmesiyle gözlerimi geri kapattım. En son yaşananlar aklıma gelince aniden gözlerimi açıp etrafa baktım. Nutkum tutulmuştu.
Siyahın hakim olduğu bir odadaydım. Korku, kalbimi hızlandırırken hızla yataktan kalktım ve başımın dönmesi ile yatağa tekrardan oturdum.Vampirler gerçekti. Ve üstüne üstlük o vampirlerden biri beni kaçırmıştı. Aklım çok karışıktı ama bunun bana bir faydası olmayacaktı benim buradan çıkmam lazımdı.
Sakin adımlarla kapıya yürüyerek kapı koluna titreyen ellerimle yavaşça kavrayarak açtım. Etrafa baktığımda buranın devasa bir malikane olduğunu gördüm. Etraf karanlıktı. İyice gerilerek odada yanan mumlardan birini elime aldım.
Yavaş ve temkinli adımlarla merdivenden inerken etrafta bir çıtırtı bile yoktu. Merdivenin sonuna geldiğimde yan tarafta büyük bir salonun olduğunu gördüm. Az ilerisinde ise dış kapıyı. Koşar adımlarla oraya koştuğumda kapı tam önümdeydi. Zaferle gülümseyerek elimi kapıya tam atarken ensemde sıcaklık hissettiğim an çığlık atmam bir oldu.
Elimdeki mum yere düştüğünde sönmüştü. Arkaya dönücek cesaretim kalmamıştı. Soğuk elini belimde hissetiğimde ani bir refleks ile yüzüne tokat attım. Elim acımıştı elimi ovalarken yüzüne baktım .Bunu beklememiş olucakki hafif başı yana düşmüştü. İşte şimdi sıçtım. O korkuyla arkasına geçip koşarken ayağıma takılan halı ile yere düştüm.
Kafamı kaldırdığında yüzünde anlamlandıramadığım bir ifade vardı.
Korku dan arkaya doğru sürünmeye başladım. "Lütfen, lütfen zarar verme çok özür dilerim."