Bu bölüm 1044 kelime yıldızlamayı unutmayınız.🥺😾 yoksa;
İki haftadır gördüğüm asker aklımdan çıkmıyor her hatırladığımda kalbime ufak bir sızı bırakıyordu. Ona portresini resmedip kürk mantolu madonna kitabımı yollamıştım.
Beni merak ediyor muydu yoksa sadece resmini çizip gönderen biri olarak mı düşünmüştü. En sevdiğim kitabımın yanımda olması o zaman sadece şans mıydı yoksa kader mi? Kitabı merak edip okumuş muydu? Okuduğum kitaplarda sevdiğim yerlerin altını çizip küçük not kağıtları ile sayfaları işaretlemeyi çok seviyorum.
İçime derin bir nefes çektim. Geçen hafta kontrolünü aksattığım için acile gitmek zorunda kalmıştım ve belki de onu görme hakkımı kaybetmiştim.
Üzerimde siyah şişme mont, içimde mor swet, altımda siyah kargo pantolon, siyah konserve ayakkabılarım ve kafamda siyah şapka olduğu yetmiyormuş gibi üzerine bir de swetin şapkasını çekmiş boş sokakta yürüyorum.
Sırımdaki çantayı elimle destekleyerek omuzumdan kaymasını engelledim. Sivasın soğuk havası bedenimi soğuktan donduracak kıvama getirmişken kendimi iki hafta önce aklımı esir alan kafeteryaya attım.
Profitereol ve sütlü şekerli kahve söyleyip önüme döndüm. Gözlerimle müşterileri aradım ne yazık ki aradığım kişiyi görememiştim. Çantamdan bilgisayarımı alıp kompozisyon çalışmamı yapmaya başladım. Dil öğrencisi olarak ingilizce ve ispanyol dili edebiyatı okuyorum.
Önüme gelen kahvemden bir yudum alak iki elimi bardağa sıkıca sarmış kızarıp uyuşmuş parmaklarımı ısıtmaya çalıştım. Bilgisayarda parmaklarımı hızlı biçimde oynatarak yazımı hızla tamamlamaya çalışıyor arada gozlerimi etraftaki masalara çevirerek bekledigim kişiyi bulmaya çalışıyordum.
Geçen bir saatin ardından içimdeki heves buruk bir üzüntüye bıraktı. Bilgisayarda ödev yapmaktan sıkılmıştım, gözlerim ağrımaya başladı.
Çantamdan çıkardığım Kuyucaklı Yusuf kitabının başlangıçta bulunan boş sayfasını açtım ve kimi çizeceğimi karar vermek için tekrar kafamı kaldırdım ve kapıdan içeri giren gurupla kalbim hızla çarpmaya başladı.Altı kişilik erkek grubu geçen hafta oturdukları yere yerleşirken gözlerim esmerin üzerindeydi. Deri ceketini çıkarıp, oturduğu sandalyenin arkasına astı. Bu soğuk havaya rağmen giydiği beyaz tişört vücuduna oturmuş kaslarını zeus tanrıçası gibi önümüze sunuyordu.
Gözlerimi üzerinde fazla tutmadan kitabın boş sayfasına kaba taslak oluşturmaya başladım. Onlar siparişlerini beklerken Esmer, cebinden çıkardığı paketten bir dal sigara alıp kalın dudakları arasına koyup ateşledi.
İçine çektiği dumanla gözleri kısılmış elmacık kemikleri belirginleşmişti. Çizdiğim portrede dudaklarının arasına sigara yerleştirip bu şekilde çizmeye karar verdim. Askeri tıraşlı saçlarını, çizik kara kaşlarını, kahvenin en koyu tonu olan gözlerini, belirgin çene hattını içine çektiği nefesle çenesinde belirginleşen gamzesini, en ince ayrıntısına kadar işledim. Onun kusursuz suratını ne olursa olsun hiç bir ressamının tamamlayamayacağını düşünüyordum kendim de dahil.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İMKANSIZ AŞK [BxB]
Roman pour AdolescentsAşk imkansız mıdır? Platonik olup soyleyememek mı daha çok acı veriyordu yoksa hasta kalbine aşık olmak mı ağır geliyordu?