5. BÖLÜM

192 21 12
                                    

"canında çok tatlıymış''

diyerek beni sertçe geriye doğru fırlattı

''A-ah'' canım çok yanmıştı.

--------------

Ellerimden destek alarak ayağa kalkmaya çalıştım ama karnıma yediğim tekmeyle tekrar yere düşmem bir oldu. ''sana kalkabilirsin demedim'' hafif sırıtarak baş ucuma doğru eğildi ''sanırım seninle bu yılımız iyi geçicek'' yüzüme sert bir yumruk geçirdi. ardından ardı arkası kesilmeyen tekmelerini savurdu tekmelerden bazıları yüzüme gelmişidi. 

''d-dur l-üt-fen'' tekmeleri yüzünden konuşmak zorlaşıyordu. aradan geçen 15 dakikanın ardından yemediğim tekme,yumruk kalmamıştı vücudum artık acıdan titriyordu gözlerimden yaşlar boşalıyordu bir an öleceğimi bile düşünmüştüm. heryerim kanla kaplandıktan sonra yediğim dayağı yeterli görmüş olucak ki durmuştu alaylı gülüşüyle bana doğru doğru eğildi ''kalk'' sesi emir tonunda çıkmıştı ben ise duyduğum cümleyle ellerimden aldığım destekle kalkmaya çalışıyordum yeonjun ise dikkat ile beni izliyordu baş parmağını hafifçe yanağımda dolaştırmaya başladı ''yüzün güzelmiş yazık oldu'' dedi yara bere kaynayan yüzüme karşı yüzünde bir sırıtış ekledi.

''sanırım hatanı anlamışsındır'' konuşmaya bile halim yoktu ona hafif aralık gözlerimle bakmıştım ''sözümün ikiletilmesinden hoşlanmam'' sertçe çenemi sıkmıştı ''dimi'' ben ise titrek sesimle ''e-evet'' diyebilmiştim. ''aferin şimdi defol'' diyip kafamı arkaya doğru itti ben ise yavaş adımlarla yerdeki çantamı alıp kapıya doğru ilerledim. arkamdan attığı kahkahaları duyuyordum o an içimde bir şeylerin koptuğunu hissettim.

attığım her adımda canım yanıyordu eve gitmek ilk defa hayatımda bu kadar zor gelmişti ağlamak istiyordum ama içime attım. eve geldiğimde güçlükle çantamdaki anahtarı çıkardım kapının deliğine yerleştirdim ve çevirdim içeri geçince kapıyı kapattım üzerimdeki ceketi bir o kadar zorlukla asıp odama yöneldim. çantamı direkt yere bıraktım odamın kapısını kapatınca direkt yere çöktüm sırtımı kapıya yasladım kendimi daha fazla tutmak yerine bıraktım gözlerimden yaşlar akmaya başladı yavaş yavaş araya hıçkırıklar da girdi. kendimi çok kötü hissettim bir suçum yoktu ki benim. o an sadece anneme sarılmak istedim onun kokusunu içime çekmek o benim için her şey demekti her gün beni arasa da yanımda olmasının yerini tutmuyordu. bunları düşündükçe daha çok ağlamaya başladım. 

o sırada biri evimin kapısını yumruklamaya başladı. güçlükle oturduğum yerden kalktım odamın kapısını açıp dış kapıya yöneldim kapıyı açtığımda kai hızlıca bana sarıldı.

''beom o kadar korktum ki telefonlarımı açmayınca'' bana sarılan kainin beline kolları doladım kafamı ise onun boynuna koydum o olmasaydı sanırım bu güne kadar yaşayamazdım hayatımdaki ilk ve tek arkadaşımdı. kai bende ayrılıp bana baktı yüzümü görünce yüzünü endişe kapladı birden ''beom bu halin ne her yerin yara'' 

''sorun yok iyiyim ölmedim'' kaiye baktığımda gözleri dolmuştum yüzümdeki yara olan yerleri okşadı ''elleri kırılsın'' sadece kaiye bakmakla yetindim o ise gözlerini ile beni süzdü berbat bir haldeydim ''sen git duş al bende sana yiyecek bir şeyler hazırlıyım açsındır sonra vücuduna pansuman yaparız'' kaiye sarıldım ''iyiki sana sahibim yoksa ne yapardım ben teşekkür ederim''

kai ise başımı okşadı ondan ayrılıp odama gittim direkt banyoya girip üzerimdekilerden kurtuldum ardından sıcak suyun kollarına bıraktım kendimi.

duşumu aldıktan sonra kendimi daha iyi hissetmiştim havluyu belime doladım ve aynadan kendime baktım vücudum morluklarla kaplıydı. banyodan çıktım dolabıma yönelip bir gri şort beyaz tişört çıkardım onları üzerime geçirdikten sonra odamdan çıkıp mutfağa kainin yanına gittim. mutfağa girdiğimde kainin bakışları bana döndü yüzünde iç ısıtan bir ifadeyle

''daha iyi misin?''

''evet sıcak duş iyi geldi ama hala her yerim ağrıyor''

''tabam sana ramen yaptım ye  sonra pansuman yaparız'' 

ben başımı sallayıp masaya oturdum kai ise bir tencerede ramen ve iki tabak, çubuk koyup karşıma oturdu. bir kabı alıp içine bolca ramen koyup benim önüme koydu ardından kendine de bir tabak doldurup önüne koydu 

''teşekkürler''

''bir şey değil bebeğim ve yavaş ye sıcak dudağında patlak canın acır''

''tamam''

kaiyle konuşarak ramenlerimizi bitirdik ardından kai beni kolumdan tutup koltuğa oturttu

''bekle geliyorum iki dakikaya''

benim birşey dememe izin vermeden banyoya gitti ve elinde ilk yardım çantasıyla geri geldi. kutunun içinde bir krem çıkardı ve bana dönerek

''tişörtünü çıkarda krem sürim yaralarına''

ben bir şey demeden sadece dediğini yaptım tişörtümü eteklerinden tutup çıkardım

----------

selam yb geldi bölüm nasıldı bide seri sizce nasıl gidiyor yb 14 ağustosta gelicek bb


Bad habits ~°[yeongyu/beomjun]°Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin